İnsanlık tarihinin en gizemli kişileri arasında yer alan budistlerin düşünceye hükmederek insanüstü şeyler yapabildikleri bir şehir efsanesi olarak devam etse de, buna inanan insan sayısı hiç de az değil. Ortaya çıkan yeni bulgular ise bu anlatılanları doğrular nitelikte. 2015 yılında ultrason ile röntgeni çekilen budist heykelinin içinde gerçek bir budist olduğu ortaya çıktı. Yapılan incelemede budistin iç organlarının yerinde tarihi kağıt parçaları ve paçavra tespit edildi.
Doğaüstü dini işlem
Zhang Meditasyon Okulu'na ait budist heykelinin Patrik Zhanggong ve Liuquan Zhanggong olarak bilinen Zhang'ın kalıntıları olduğu düşünülmekte. Kendisini mumyaladığına inanılan budistin yaptığı bu işlemin tarihte sadece bir kaç kişi tarafından yapılabilidiği düşünülüyor.
2 bin günlük diyet
Normal bir insanın yapabilmesi fiziksel olarak mümkün görünmeyen işleme göre budist bu operasyona toplam 2 bin günde hazırlanıyor. İlk bin gün boyunca budist rahip sadece fındık ve tohum yiyor. Sonraki bin gün ise Urushi ağacının özünden yapılan zehirli çayları kademe kademe tüketmeye başlıyor. Ağacın kabuk ve köklerinden yapılan bu çay diyetin en tehlikeli aşamasını oluşturuyor. Kusma ve hızlı sıvı kaybına neden olan bu karışım ölümden sonraki çürümeyi durdurmak için koruyucu görevi üstleniyor.
Zil çalmayı bıraktığında...
6 bin günü aşan diyet ve zehirli çay içmenin ardından yapılan işlem ise olayın en korkutucu bölümü. Budist rahip bu evreden sonra taş bir mezarın içine girerek ölene kadar meditasyon yapmaya başlıyor. Lotus (Nilüfer) pozisyonunda duran ve elinde bir zil tutan budist rahip belirli aralıklarla zili çalıyor. Ta ki, bedeni son raddeye gelip ölene kadar.
Son etap mumyalanma
Tüm bu işlemlerin ardından ise öğrencileri tarafından mumyalanması geliyor. Ustalarının öldüğünü anlayan öğrenciler, iç organları çıkardıktan sonra budist rahibi mumyalıyorlar.
İçinde kağıt ve eski parçalar bulundu
Normal bir mumyalama işleminin aksine budist rahibin bedeninde yapılan incelemelerde Çinçe yazıların bulunduğu kağıtlar ile eski kumaş parçaları bulundu.
Nirvana'ya ulaşmak
Bir çok budist, bu şekilde hayatına son vermiş bir rahibin ölmediğini, yüksek meditasyon seviyesinde olduğuna inanıyor. Yapılan işlemin Nirvana'ya ulaşmak olduğuna inanan rahipler, bu nedenle budiste büyük saygı duyuyor.
Kıpırdamadan kendisini yakmıştı
11 Haziran 1963 bir keşiş Thich Quang Duc, Güney Vietnam Hükümeti’nin din adamlarına yaptığı baskıyı protesto etmek amacıyla Saigon’un işlek bir caddesinde yere oturup iki öğrencisinin üzerine döktüğü benzinle kendisini yakmıştı. Olayın en çarpıcı yönü ise Thich Quang Duc'un bu protesto sırasında hiç kıpırdamadan durması olmuştu. Günümüze kadar yanıtlanamayan soru ise, "Tüm vücudu yanarken bir insan kıpırdamadan nasıl durabilir?" oldu.
Tek inananlar Çinliler değil
Mumyalanma sadece Çinli rahiplerde değil, Japonya'da da yapılan bir uygulama olarak biliniyor. Mumyalanacak olan Japon rahipler, kurt ve bakterilerden arınmak için her biri bin gün süren iki ayrı diyet uyguluyorlardı. Diyetin ardından taş bir mezara yerleştirilen rahipler burada ölümü bekliyordu. Gömülmelerinden bin gün sonra mezarları açılan mumyalar, tapınaklarda saygı sembolü olarak yer alıyordu.
Nirvana nedir?
Sanskrit dilinde "dışarı" anlamına gelen "nir" ve "esmek, üflemek, nefes vermek" anlamındaki "va" sözcüklerinden türetilmiş olup, Doğu dinlerinde, mistizminde ve Hint Teozofi'sinde manevi kurtuluş'u belirtmek üzere, sözcük anlamıyla "dışarı esmiş", "dışarıya üflenmiş" anlamlarının yanı sıra "sönmek, yok olmak" anlamlarına gelir.
Hinduizm'de ve yoga felsefesinde nirvana, kişinin yeryüzünde tekrar doğma ihtiyacından kurtulacak derecede gelişmiş, olgunlaşmış olması anlamında ele alınır.
Budizm'in temel ilkelerinden birini oluşturan nirvana, Gautama Buda'ya göre, Dünya'yı ilgilendiren karma yasasına (nedensellik kuralı) artık bağlı olmayacak derecede her şeyden arınmış olarak tüm karmik telafilerini gidermiş olmaktır. Gautama Buda, ıstırapların nedeninin geçici dünyasal unsurlara bağlanmanın ve maddî isteklerin olduğunu söyler.
Bu bakımdan nirvana, arzuların, maddî isteklerle beraber ıstırapların, acıların, nefretin sönmesi anlamına da gelir. Daha açık bir deyişle Budist felsefeye göre Dünya bir çile yeridir; insan iyilik yaparak yaşamalı, zulüm etmekten kaçınmalı, daha da önemlisi vicdanının sesini dinlemelidir.
Budist Asanga'ya göre nirvana, öte-âleme ait bir ödül olmayıp insanların ruhsal gelişim sonucunda yeryüzünde erişebilecekleri bir haldir; bu, saf bilinçlilik hâlidir. Eski Türklere ait ilahilerde "nirvanaya doğmak" ve "nirvanaya ulaşmakta" da kastedilen budur.
Lotus (Nilüfer) duruşu nedir?
“Padma” yani lotus Sanskrit dilinde nilüfer çiçeği anlamına gelir. Padma-asana (tam lotus) oturuşu ilk görünüşte basit gibi görünse de oldukça uğraş gerektiren bir oturuş şeklidir.