6'lı Masa-Millet İttifakı her gün yenilmeye devam ediyor

0:00/ 0:00

Başta CHP olmak üzere, 6’lı Masa–Millet İttifakı bileşenlerinin büyük başarısızlığı seçimi kaybetmekten çok, bu sonucu yönetememeleri oldu.

Öyle ki…

Seçim bitti, üzerinden üç aydan fazla zaman geçti. 6’lı Masa yani Millet İttifakı, AK Parti, Erdoğan ve Cumhur İttifakı karşısında tekrar tekrar yenilmeye devam ediyor.

Her gün yapılan açıklamalar, bir başka mağlubiyet olarak partilerinin hanesine yazılıyor. Ortaya koydukları, seçim sonucunu hakkıyla analiz edememiş, bundan sonra yoluna nasıl devam edeceğini bilemeyen, önümüzdeki yerel seçime değil de parti içi mücadeleye dönük olduğu anlaşılan bir fotoğraf. Bunu fark edemiyor olamazlar ama durum tam olarak böyle.

Oysa önümüzde bir yerel seçim var ve Cumhur İttifakı seçime şimdiden daha hazır görünürken, muhalefet, siyasi tarihimize “6’lı Masa travması” olarak geçebilecek bir psikoloji altında eziliyor.

Ekrem İmamoğlu, tekrar İstanbul’a aday olduğunu açıkladığı basın toplantısında şu vurguyu yapmıştı: “Yerel seçime değişen CHP ve ittifak ile gidilmeli.”

O açıklamayı ben şöyle okumuştum: “CHP değişmezse, 2019’daki gibi bir ittifak kurulmazsa, seçimi kazanmak mümkün olmayabilir.”

6’lı Masa–Millet İttifakı’nı oluşturan partiler, içinde bulundukları psikolojiden kurtulmayı başaracak mı bilmiyorum ama sokağa çıkıp sadece insanlarla konuşsalar bile halkın gözünde ne durumda olduklarını görecekler. 

LEVENT GÜLTEKİN’İN İDDİALARINA KARŞIN BİR AÇIKLAMA YAPILMAYACAK MI?

Gazeteci Levent Gültekin bir süre önce, Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı seçimini kaybedeceğini bile bile aday olduğunu iddia etmiş ve büyük tartışma yaratmıştı.

Levent Gültekin kısaca şöyle söylemişti: “Seçimden önce Kılıçdaroğlu ile konuştum. Aday olmamasını istedim. Fakat o bana, ‘Ülke bitti. Hiçbirimiz kurtaramayız. Kendi adaylığımı engelleme şansım yok’ dedi.”

Bu iddia uzun süre konuşulmuştu.

Levent Gültekin kendi YouTube kanalında bir kez daha konuştu ve iddiasını daha da ileriye taşıdı.

Gültekin, Kemal Kılıçdaroğlu aslında AK Partili olan Hasan Cengiz ile çok sayıda toplantı yaptığını iddia ediyor. Aynı Hasan Cengiz’in kendi sosyal medya hesaplarından açık açık AK Partili olduğunu ilan etmesine rağmen, Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığını desteklediği gibi, CHP Genel Başkanlığı’nda kalması gerektiği konusunda çalışmalar yaptığını da söylüyor.

İddialar bununla sınırlı değil. Meral Akşener’in bir elektronik posta ile Kemal Kılıçdaroğlu’nu desteklemezse, Hasan Cengiz’den 100 milyon dolar aldığının ses kayıtlarının yayınlanacağı şeklinde tehdit aldığını da ileri sürüyor. İnanılır gibi değil.

Ayrıca İmamoğlu ve Yavaş’ın başkan adayı olmasını aslında Akşener’in engellediğini de iddia ediyor.

Kısacası gazeteci Levent Gültekin son cumhurbaşkanlığı seçiminin büyük bir kurgu olduğunu iddia ediyor.

Levent Gültekin’in iddialarının tamamını yarım saatlik YouTube videosundan izleyebilirsiniz.

Fakat tüm bu iddialar yanlış, her biri sahte olduğu ileri sürülse bile, her iki partinin de çıkıp açıklama yapması gerekmez mi?

CHP’nin, iddialarda adı geçen Hasan Cengiz ile yapılan toplantılara bir açıklık getirmesi gerekmez mi?

Aynı şekilde İYİ Parti’nin de iddia edildiği gibi Akşener’e bir elektronik posta gelip gelmediğini, geldiyse bile sahte olup olmadığını, savcılığa başvuru yapılıp yapılmadığını anlatması gerekmez mi?

Her ne kadar iddialar korkunç, inanması güç olsa bile, her biri açıklamayı hak etmiyor mu?

Çok merak ediyorum, her iki parti bu iddialar karşısında neler söyleyecek?