Denizanasına benzeseler de onların çok uzak akrabası olan taraklıların (Ctenophores) boyu birkaç milimetreyle 1,5 metre arasında değişiyor. 700 milyon yıl önce ortaya çıkan bu canlıların, halen hayatta olan en eski hayvan grubu olduğu tahmin ediliyor. Bu şubedeki Mnemiopsis leidyi gibi türlerin kendini yenileme becerisine sahip olduğu bilinirken, yakın zamanda başka bir çarpıcı özellikleri tesadüfen keşfedildi.
ARAŞTIRMACILAR ŞAŞKINA DÖNDÜ
Independent Türkçe'nin aktardığına göre laboratuvardaki akvaryumda tuhaf şekilli bir M. leidyi gören araştırmacılar şaşkına döndü. İki ağzı ve iki poposu olan hayvanın ayrı ayrı organizmalarının birleşiminden oluştuğundan şüphelenen ekip bir deney yürüttü. Sabah olduğunda 10 çiftten 9'u birleşerek tek bir organizma haline gelmişti.
BİRKAÇ SAAT İÇİNDE GERÇEKLEŞTİ
ABD'deki Kaliforniya Üniversitesi Berkeley kampüsünden çalışmanın ortak yazarı Dr. Oscar Arenas şöyle diyor: Kaynaşmayı tutarlı bir şekilde yeniden üretebileceğimizi fark edince, süreyi kısalttık ve nihayetinde petri kabındaki kaynaşmanın birkaç saat içinde gerçekleştiğini gördük.
İKİ AĞZI VAR
Kaynaşmış organizmanın önceden tek başına yaşayan bir tarafını dürten ekip, bütün canlının tepki verdiğini gözlemledi. Bu durum sinir sistemlerinin birleştiğine işaret ediyor. Araştırmacılar ayrıca sindirim sistemlerinin de kaynaştığını söylüyor. Birleşik Krallık'taki Exeter Üniversitesi'nden makalenin sorumlu yazarı Dr. Kei Jokura "Kaynaşmış taraklıların iki ağzı var" diyerek devam ediyor:
DIŞKI, FARKLI ANÜSLERDEN ATILDI
Bir tarafa yiyecek verildiğinde, sindirilen madde komşu sindirim sistemine taşındı. Fakat ilginç bir şekilde dışkı iki anüsten farklı zamanlarda atıldı. M. leidyi'lerin doğal ortamlarında da kaynaşıp kaynaşmadığı henüz bilinmiyor. Fakat bu özelliğin kazandırabileceği evrimsel avantajlar düşünülünce, bu ihtimalin güçlü olduğu söylenebilir.
ÇOK DAHA HIZLI İYİLEŞTİRİYOR
Science Alert'e konuşan Dr. Jokura "Kaynaşmanın, kendini yenilemeye kıyasla yarayı çok daha hızlı iyileştirebilmesi, olası avantajlardan biri" ifadelerini kullanıyor. Ekip, birleşen organizmaların üç hafta sonra halen epey sağlıklı olduğunu kaydetti.
ALOTANIMA ÖZELLİĞİNDEN YOKSUN OLABİLİRLER
İki ayrı organizmanın bu kadar sorunsuz bir şekilde kaynaşabilmesi, bireylerin kendi dokularını başkalarından ayırmasına yarayan alotanıma özelliğinden yoksun olmaları anlamına gelebilir. Dr. Jokura, "Taraklıların evrimsel konumu göz önüne alındığında, alotanıma için gereken genlerden yoksun olabilirler fakat bu kesin değil" diye açıklıyor. Taraklıların çok uzun yıllardır var olması nedeniyle yeni çalışma, kendini ayırt etme özelliğinin diğer türlerde nasıl geliştiğini inceleme fırsatı da sunuyor.
NASIL BU KADAR ETKİLİ BİR ŞEKİLDE KAYNAŞIYORLAR
Norveç'teki Bergen Üniversitesi'nden araştırmacı Pawel Burkhardt, yer almadığı çalışma hakkında şu ifadeleri kullanıyor: Bana en etkileyici gelen şey, bulguların, ilk hayvanların daha esnek olduğu, daha iyi uyum sağlayabildiği anlamına gelme ihtimali taşıması. Araştırmacılar bundan sonra iki organizmanın sinir sisteminin nasıl bu kadar etkili bir şekilde kaynaştığını bulmayı planlıyor.