Adalet Bakanı Yılmaz Tunç açıklama yaptı: Türkiye demokratik bir hukuk devleti

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

Biz hukuku sadece kanunlar bütünü olarak görmüyoruz. Toplumsal temelimizin temel taşıdır. Demokrasinin olmazsa olmazı düşünce hürriyetinin geliştirilmesi için 23 yıldır önemli adımlar attık. Yargı reformu strateji belgeleri ile çok sayıda reforma imza atılmıştır. Köklü ve kapsamlı adımlar atıldı. Türkiye’de son çeyrek asırda siyasi katılımı artıran reformlarla katılımın arttığı sistem sağlanmıştır. Siyasal ve hak ve özgürlüklerin kullanılmasını engelleyenler ortadan kaldırılmıştır.

 "İBB'YE YÖNELİK SORUŞTURMALAR: 51 TUTUKLU VAR" 

İstanbul'da 106 şüpheliyi kapsayan 2 ayrı soruşturma başlatılmıştır. Her iki soruşturmada 106 kişiden 51'i tutuklanmış, 41 şüpheli hakkında adli kontrol kararı verilmiş, 14 şüphelinin yakalama işlemleri devam etmektedir.

Soruşturma dosyaları içinde MASAK raporları, müfettiş raporları ve delillerin olduğu belirtilmektedir. 

İhalelerde usulsüzlük yapıldığı iddiası, kaynağı belli olmayan paraların kişisel hesaplara aktarıldığı, menfaat elde edildiği iddiası, CHP İl Başkanlığı binasının satın alınması sırasında haksız kazanç sağlandığı iddiası İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca paylaşıldı.

"BUNU REDDEDİYORUZ"

Soruşturma kapsamında gözaltı işlemleri başladığı andan itibaren kamuoyunda bazı çevreler soruşturmanın içeriğini bilmeden soruşturma makamını baskı altına almaya çalışarak adli soruşturmayı siyasi soruşturma gibi göstermeye çalışmışlardır.

Adli soruşturmayı Sayın Cumhurbaşkanımızla ilişkilendirmeye çalışmışlardır. Bu iddiayı reddediyoruz.

Soruşturma bağımsız adli makamlar tarafından yürütülmektedir.

"GEREKLİ SAVUNMA MAHKEMEDE YAPILIR SOKAKTA DEĞİL"

Cumhuriyet savcısı şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplamakla yükümlüdür. Herkes bilmelidir ki hukuk devletinde suç işlendiğine dair bir delil varsa gerekli savunma mahkemede yapılır sokakta değil. Yargı makamında savunma yapmak bir hak ve sorumluluktur.

Tarafsız ve bağımsız Türk yargısına güvenilmelidir. Adaletin tecellisi için verilecek kararı saygı ile karşılamak hepimizin sorumluluğudur.

Uluslararası toplumun çifte standardını ret ediyoruz. Bazıları soruşturma makamını baskı altına almaya çalıştı.Türkiye küresel çapta da insan haklarını savunmaktadır. Küresel krizlere baktığımızda Türkiye’nin duruşunun ne denli anlamlı olduğunu görüyoruz. Türkiye sadece kendi halkı için değil insanlık için de güvenli liman olmuştur.