Adil Öksüz'ün savunmasına hakim itibar etti
Öksüz’ün serbest kalmasında ihmalleri bulunanların yargılandığı davada verilen kararın gerekçesi açıklandı. Kararda, bazı sanıklar için “ Öksüz’ü serbest bırakan hakimin dahi ‘tarla bakmaya geldim’ şeklindeki savunmaya itibar ettiğini, buna karşın sanıkların Öksüz’ü yakaladıkları” anlatıldı.
FETÖ’nün TSK imamı olduğu iddia edilen Adil Öksüz’ün serbest bırakılmasında ihmalleri bulunduğu iddiasıyla 28 sanık hakkında “Görevi Kötüye Kullanma, Suç Delillerini Yok Etme, Gizleme veya Değiştirme, Suçluyu Kayırma” suçlamasıyla Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı. Yapılan yargılama sonucunda 2 sanığa görevi kötüye kullanma suçundan 5 ay hapis cezası verilirken, 24 sanığın beraatına karar verilmişti. Mahkeme iki sanığın da dosyasını ayrılmasına hükmetmişti.
Önce Oruç ve Batmaz sonra Öksüz yakalandı
Mahkeme 600 sayfalık gerekçeli kararını tamamladı. Kararda, sanıklardan Abdulsamet Gürler’in darbe girişiminin yönetildiği merkezlerden biri olan Akıncı Hava Üssü yakınlarından FETÖ’nün sivil imamları Nurettin Oruç ve Kemal Batmaz’ı yakalayıp, jandarma karakoluna döndükleri sırada Adil Öksüz’ü farkettikleri, Öksüz’ün “Ben sivilim tarla bakmaya geldim” sözlerine itibar etmeyerek yakaladıkları anlatıldı. Gerekçeli kararda özetle şöyle denildi :
Sivil imamları yakaladı sanık oldu
“Darbe teşebbüsünün 3 önemli isminin yakalanmasında önemli rol üstlenen, Adil Öksüz’ü serbest bırakan Sulh Ceza Hakiminin dahi itibar ettiği anlaşılan ‘tarla bakmaya geldim’ şeklindeki savunmaya itibar etmeyerek Adil Öksüz’ü yakalayan sanığın, Adil Öksüz’ün örgütün mahrem imamlarından biri olduğunu öğrendiği kabul olunsa dahi, bu kapsamda sanığın üzerine düşeni ve görevinin gereklerini yerine getirdiği..
Mahkeme hakimi işaret etti
Adil Öksüz ile beraber Ankara Batı adliyesine getirilen toplam 100 darbeye teşebbüs şüphelisinin tutuklanması istemiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildiği, 99 darbe şüphelisinin tutuklandığı, darbeye teşebbüsün sabahında ‘tarla bakmaya geldim’ şeklindeki hayatın olağan akışına aykırı savunmaya rağmen, birlikte sorguya sevk edildiği tüm şüpheliler tutuklanırken, sorgu zaptında tutuklanması için delil bulunduğu belirtilen Adil Öksüz’ün ise Sulh Ceza Hakimince serbest bırakıldığı da bir vakadır.
Müşavirin baz ortaklığı
(Hakkında beraat kararı verilen eski Başbakanlık Müşaviri Ali İhsan Sarıkoca için) Sanık Ali İhsan Sarıkoca’nın bahçedeki kulübenin orada duvar dibindeki Adil Öksüz’ün yanına gittiği ve beyanlarına göre Adil Öksüz’e darbe ve FETÖ aleyhine bir takım olumsuz sözler söyledikten sonra Adil Öksüz’ün yanından ayrıldığı şeklindeki savunmasının aksini gösterir bir kamera kaydı, sanık veya tanık beyanı da bulunmamaktadır. (Sarıkoca ve Öksüz’ün 18 Temmuz tarihinde İstanbul’dan telefon sinyali vermelerine de değinilerek, sanığın, Erol Olçok’un cenazesine katılması nedeniyle İstanbul’dan sinyal aldığı ifade edildi.)”
F4 koduyla kodlandı
Sanık Alp Arslan’ın olay tarihinde Ankara Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü olduğu, darbe girişiminin ardından kendisine verilen görevleri yerine getirdiği, suikast timin başında bulanan Gökhan Şahinsönmezateş’in yakalanmasında gayreti olduğu, FETÖ tarafından ‘zararlı görülen zarar verebileceği personeli’ ifade etmek olduğu değerlendirilen “F4” koduyla kodlandığının anlaşıldığı anlatıldı. Kararda, sanığa bu faaliyeleri nedeniyle Valilik tarafından taktirname belgesi verildiği, Öksüz’ün yakalanıp Ankara Batı Adliyesine getirilinceye kadar olan süre zarfında, soruşturma evrakının eksik olması süreçlerinde sanığın dahlinin ve bilgisinin olmadığı savunuldu.
O ortaya çıkardı
Hakkında beraat kararı verilen sanıklardan bir diğeri olan Serter Koçak’ın Adil Öksüz’ün örgütün mahrem imamı olduğunu ilk ortaya çıkartanın kişi olduğu, bununla kalmayıp sanık tarafından, Adil Öksüz’ün örgütün mahrem imamı olduğunun karakol bahçesinde bulunanlarca bilinmesini sağlandığı, yine sanığın bu bilgiyi üst amirlerine de ayrıca ileterek üzerine düşeni yerine getirdiğinin sabit olduğu belirtildi.
Mavi dosyayı teslim etmedi
Kararda, 5 ay hapis cezası verilen Kazan ilçesi Kışla Jandarma Karakol Komutanı Osman Gök’ün Adil Öksüz’den ele geçen GPS’e ilişkin tutanağın da olduğunu bildiği buna rağmen Öksüz’e ait tutanakların da bulunduğu mavi şeffaf dosyayı Cumhuriyet Savcılığına teslim etmeyerek görevi gereği yapması gerekeni yapmadığı, yine sanığın, Adil Öksüz ve bir kısım şüphelilerin Adil Öksüz’e ait telefon ile görüşmelerin imkan sağladığı, böylelikle de görevi gereği yapmaması gerekeni yapmak suretiyle görevini kötüye kullandığı belirtildi.
Öksüz'ün GPS'i incelenmedi
Adil Öksüz serbest kaldıktan sonra eşyalarını teslim eden Kazan İlçe Jandarma Komutanlığında motorsikletli asayiş tim komutanı olarak görev yapan sanık Zeki Çınkır’ın, savcılığın talimatı olmadan söz konusu eşyaları teslim ettiği belirtilerek, “Sanığın bu fiili nedeniyle darbeye teşebbüste aktif rol oynadığı anlaşılan Adil Öksüz’e ait içerisinde telefonlar ve GPS aletinin incelenme imkanın ortadan kalktığı, sanığın norma aykırı davranış hareket içeriği ve objektif cezalandırma şartı olan kamu zararının da bu nedenle gerçekleştiği açıktır” denildi.