İnsanların ve hayvanların iç saatinin bozuk olabildiği durumlar olabiliyor. Bu durumun sadece hayvan ve insanlara özgü olmadığı, ağaçların da böyle bir durum yaşadığı belirtildi.
Ağaçlar da çevrelerindeki ekosistemden gelen girdilerden bağımsız olarak zamanı takip edebiliyor; ancak ısınan bir dünya, ağaçların karbonu ayrıştırmak, hatta hayatta kalmak için kullandığı bu sistemi karıştırıyor olabilir.
Arjantin'deki Ulusal Bilimsel ve Teknik Araştırma Konseyi (CONICET) tarafından yapılan yeni bir araştırmada, And Dağları'na özgü yaprak döken bir ağaç olan Nothofagus pumilio türünün lenga kayın fidanları incelendi.
SICAKLIK DETAYI
Her ne kadar -22 Fahrenheit dereceye kadar sıcaklıklarda hayatta kalabilse de, ağaç yakın kuzeni Nothofagus obliqua gibi sıcak havaları pek sevmiyor. Bilim insanları, daha yüksek sıcaklıklarda, lenga kayın ağacının iç saatini düzenleyen 24 genin salınımlarının değiştiğini keşfetti. Çalışma ön baskı sunucusu Biorxiv'de yayınlandı.
Daha sıcak bir dünyada bitkilerin hayatta kalması, biyolojik süreçlerin yeni çevredeki döngüsel değişikliklere zamanında uyum sağlamasını gerektirir. Makalede, sirkadiyen osilatörlerin bitkilerde termal adaptasyona ve plastisiteye katkıda bulunduğu öne sürülüyor. Makalede, "Doğru saat işlevi için üst termal sınırların, türün termal nişleriyle bağlantılı olduğunu ve doğal ortamlarda fide plastisitesine katkıda bulunduğunu ortaya çıkardık” denildi.
New Scientist'e göre sirkadiyen ritimler sıfırlandığında ağaç sürekli "genetik salınım" kalıpları gösterdi. Salınımlardaki ve daha yüksek sıcaklıklardaki bu değişiklikler, soğuğu seven And kayınlarının fidanlarını, sıcağı seven N. obliqua'ya göre daha küçük hale getirdi.
SEZON DIŞI KIŞ UYKUSU DURUMUNA GİRİYORLAR
Bu sirkadiyen salınımların etkilerine ilişkin veriler az olsa da, yanlış hizalanmış sıcaklık ipuçları, diğer ağaç türlerinin, bir ağacın donma sıcaklıklarına hazırlandığı dönem olan sezon dışı uyku durumuna girmesine neden oldu. Bu özellikle, küresel sıcaklıklar artmaya devam ederken sıcak havalardan hoşlanmaması sorun oluşturabilecek N. pumilio gibi ağaçlar için kötü bir haber.
Makalede şöyle yazıyor: "Bu bağlamda, sirkadiyen saatin termal stabilitesinden sorumlu genlerin araştırılması, ısınmaya karşı direnci artan bitki genotiplerinin/popülasyonlarının seçimine katkıda bulunabilir." "Artan sıcaklıkların osilatör işlevi üzerindeki etkisi, baskın tür olan N. pumilio'nun yenilenmesini kısıtlayan ve potansiyel olarak And-Patagonya ormanlarının ekosisteminin bütünlüğünü tehlikeye sokan bir faktör olabilir."
İklim değişikliğinin dünyamızı değiştireceği açık, ancak bitki krallığının görünmeyen zamansal dünyaları da zarar görmeden kaçamayacak.