Rusya’da yaşayan iki kadının bebekken karıştıkları ortaya çıktı. Soldaki Alyona Baulina ve sağdaki Gulsina Kudryakova, 38 yıl önce doğumda yer değiştirdiler.
Genç kadın Alyona ailesiyle hiç benzemediği için yaşadığı mahallede kendisiyle nasıl alay edildiğini anlattı. 1982'de bir Sovyet hastanesindeki sağlık görevlilerinin yeni doğanlara yanlış etiketler yapıştırmasından sonra karıştığı ortaya çıkan genç kadın ve ailesi şoke oldu
"Annen babanı aldattı!" dediler.
Alyona, kendi kocası tarafından bitmek tükenmek bilmeyen sataşmalara maruz kaldığını, Etrafındaki herkesin “Annen babanı aldattı ve hamile kaldı. Sen ikisine de bezemiyorsun.” Dediğini belirtti
Mağdur kadın, Moğolistan sınırındaki dağlık Sibirya Tuva cumhuriyetindeki birçok insan gibi belirgin bir şekilde Asyalı bir görünüme sahip sahiptir. Ancak Alyona’nın ebeveynleri Slav görünümlüdür.
Alyona, aslında karıştığı diğer bebeğin biyolojik annesi olan 78 yaşındaki Valentina Baulina tarafından büyütüldü. Genç kadın, annesi sandığı Valentina'nın kocasını aldattıktan sonra kendisine hamile kaldığına dair fısıltılarla büyümenin çok travmatik olduğunu söyledi.
"Bu çok travmatikti."
Kötü dedikoduların kendisini ve ailesini nasıl etkilediğinden bahsederek şöyle devam etti: “Annem önce bir şekilde bunu içinde tuttu ama bu söylentiler onu da kahretti. Hem kendim hem de annem için hala üzülmeye devam ediyorum. Bu acıyı tarif edemiyorum.”
Öte yandan karışan diğer kadının da ailesi sandığı kişilerle arasındaki fark çok barizdi. Karışan diğer bebek Gülsina, koyu saçlı ve esmer ailenin sarı saçları olan tek üyesiydi. O da kendisinden çalınan hayatla ilgili oldukça üzgün.
Sonunda gerçek ailelerini buldular.
Bir televizyon programına taşınan bu karışıklık DNA testiyle nihayet çözülebildi. Fotoğrafta Alyona ve biyolojik annesini görüyorsunuz. Rusya’da son yıllarda bu vakalar çok sık farkediliyor.
"İkisi de bizim kızlarımız."
Bu fotoğrafta ise Alyona’yı büyüten annenin asıl kızı yer alıyor. Onlar da tıpkı birbirlerine benziyorlar. Gülsina, “Hayatımı onlarla birlikte yaşamamış olmam, onları bir aile olarak tanımamış olmam beni üzüyor. Gözyaşlarıyla iyileşmeye çalışacağız” diyor. Annelerin söylediği ortak cümle ise, “İkisi de bizim kızlarımız” oldu.