AKP’deki cesarete bakın: Peki; CHP ve İYİ Parti’nin suçu neydi?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “türban ve başörtüsüne yasal güvence” talebi sonrası başlayan tartışma sürüyor. Kılıçdaroğlu’nun konuyu gündeme getirmesinin ardından “Bize gollük pas verdi” diyen Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Yasal yetmez, anayasal güvence verelim’’ çıkışını yaptı. Erdoğan’ın sözlerinin ardından ise ‘’anayasa değişikliği” görüşmeleri başladı.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ve AKP Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, bu bağlamda CHP, İYİ Parti ve HDP’yi ziyaret etti. HDP ziyaretinde HDP adına grup başkanvekilleri Meral Danış Beştaş, Saruhan Oluç ve HDP Parti Sözcüsü Ebru Günay hazır bulundu.
KAMUOYU ÖNÜNDE İKİNCİ KEZ…
AKP ve HDP 2020 yılından bu yana “kamuoyu önünde” görüşmüyordu. 2020 yılının ilk aylarında “İkinci Baro Yasası”na destek bulabilmek için HDP’nin kapısını çalan iktidar partisi, istediği desteği alamamış, bu yüzden HDP’ye tepki göstermişti.
Neredeyse o günden beri; AKP ile HDP arasında açık bir görüşme yapılmıyordu. AKP zaten uzun süredir HDP’yi adeta “terörist” ilan etmiş, HDP’ye ilişkin bakışını MHP’nin pozisyonuna göre belirlemeye başlamıştı.
NE OLUYOR?
Ancak Bekir Bozdağ’ın üstelik de ‘Adalet Bakanı’ sıfatıyla HDP temsilcileriyle görüşmesi yeni soruları da beraberinde getirdi. Kimi siyasi analistler “Yeni bir çözüm süreci mi başlıyor?” kimileri ise “MHP bu duruma ne diyecek?” sorusunun cevabını arıyordu.
Yeni bir çözüm sürecinin başlama ihtimali çok ama çok zayıf…
AKP’nin bunu yapabilecek gücü yok.
Ayrıca uluslararası konjonktür de buna uygun değil.
ASIL SEBEP…
AKP’nin HDP’yi ziyaret etmesinin altından yatan sebep AKP’ye giden Kürt oylarının her geçen gün daha da azalması…
Uzun bir süredir HDP’yi adeta ‘’şeytanlaştıran’’ ve HDP’ye karşı çok sert bir dil kullanan AKP, ortağı MHP’nin diline teslim olduğu için Kürt seçmenle arasındaki makası açtı.
AKP şimdi ‘anayasa görüşmesi’ni bahane ederek HDP ile AKP arasında kararsız kalan seçmene seslenmeye ve bölgede sempati kazanmaya çalışıyor. HDP’nin anayasa değişikliğine destek vermeyeceğini bildiği için, muhafazakâr Kürt seçmene “bakın HDP de başörtüsü karşıtı” demenin zeminini yaratıyor.
AKP, HDP ile görüşürken bir yandan da MHP'ye mesaj veriyor ve "alternatifsiz değilsin" diyor.
Tabii bu bağlamda; AKP’nin ‘’hayli cesur olduğu”nun altını da çizmek gerekiyor.
“TERÖRİST” DESELER DE…
Bir parti düşünün ki; neredeyse 2015 yılından beri “terörist’’ ve ‘’terör uzantısı’’ ilan ettiği HDP ile ‘’anayasayı değiştirme’’yi görüşüyor ve bunu da olağan bir şekilde izah ediyor.
CHP’nin adı HDP ile gazete haberlerinde bile yan yana geçse ortalığı ayağa kaldıran AKP, iş kendisine gelince, “Görüşmeseydik samimi olduğumuza kimse inanmazdı’’ açıklamasını yapıyor.
Yetmiyor; bir milletvekili, “HDP yasal bir partidir, niye görüşmeyelim?” diyor.
MKYK üyeleri görüşmenin önemli olduğunu söylüyor. Bazıları ise HDP’ye “Bu fırsatı kaçırma” diye sesleniyor.
AKP medyası ise şaşkın…
Adeta dut yemiş bülbüle dönen yandaşlar, ‘’hani bu HDP teröristti?” ya da “bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” diyemiyor.
İnsan bu tabloyu görünce “iyi de o halde CHP ve İYİ Parti’nin suçu neydi?” sorusunu sormak istiyor.
CHP VE İYİ PARTİ’YE LİNÇ…
AKP ve medyası, CHP ve İYİ Parti’yi, adları gazete haberlerinde dahi HDP ile yan yana anılınca lince tabi tutuyor ancak iş kendilerine gelince düne kadar söylediklerini birdenbire unutuyor.
Tabii bu bağlamda ele alınması gereken esas konu yukarıda da ifade ettiğim üzere, AKP’nin siyasi cesareti…
Muhalefetteki CHP ve İYİ Parti, HDP’lileri görünce yolunu değiştirmek zorunda kalırken, AKP ‘terörist’ dediği HDP ile ANAYASAYI DEĞİŞTİRİYOR!
Sanırım bu tablodan en önemli dersi ise CHP ve İYİ Parti’nin çıkarması gerekiyor.
