Altılı Masa'nın gizli cumhurbaşkanı adayı Abdüllatif Şener mi?
Kılıçdaroğlu aday olmayacaksa aklındaki aday kim?
Kılıçdaroğlu, İmamoğlu, Yavaş aday gösterilmeyecekse İYİ Parti lideri Meral Akşener’in aklındaki isim kim?
Altılı Masa’da, adını sadece Kılıçdaroğlu ve Akşener’in bildiği ya da yalnızca Kılıçdaroğlu’nun bildiği sona saklanan bir isim mi var?
Aday olma ihtimali bulunan olası siyasi figürleri toplasanız bir elin parmaklarını geçmez. Bir solukta sıralayabilirsiniz.
Görünürde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına kilitlenilmiş durumda. İYİ Parti ve Akşener’in son videosundaki İmamoğlu vurgusuna bakarsanız da o cephede aday hâlâ İmamoğlu. Demokrat Parti, Kılıçdaroğlu’nun ağzına bakıyor. O ne derse o.
SP, DEVA ve Gelecek, İYİ Parti ve CHP’nin göstereceği adaya göre konumlanacak. İtiraz etmeyecekleri bir isim öne çıkarsa o cephede de sorun yok.
Ama gelinen noktada, Altılı Masa, henüz aday konusunda uzlaşamadı. İYİ Parti sağdan kazanabilecek bir aday peşinde. Kılıçdaroğlu ile kazanacaklarına inançları hâlâ yok. Kemal Bey, İYİ Parti’yi ikna edemez ise ki hâlâ öyle görünüyor, masaya süreceği güçlü ve gizli bir adayı var mı?
LONDRA’DAN GELEN İLGİNÇ KULİS BİLGİLERİ
İşte tam bu noktada uzun zamandır Londra’da yaşayan bir gazeteci arkadaşımla görüştüm. Bir isimle ilgili ilginç şeyler anlattı. Dikkate alınmaya değerdi. Söze şöyle başladı:
“Kılıçdaroğlu aday olmayacaksa ve İYİ Parti’nin istediği gibi sağdan bir aday gösterilecekse, geldiğimiz noktada bu ismin Abdüllatif Şener olma ihtimali yüksek. “
“Neden?” diye sormama fırsat vermeden devam etti:
“Bak, ilk zamanlar adı şöyle bir konuşuldu ama sonrasında hiç gündeme gelmedi. Abdüllatif Şener de hem ortalarda görünmüyor hem de medyadan uzak duruyor.
Hem şu an CHP milletvekili hem da AK Parti’nin kurucularından.
İYİ Parti’nin istediği gibi sağdan bir isim.
CHP’nin itiraz edemeyeceği ve rahatlıkla sunacağı bir CHP milletvekili.
Akademisyen, ekonomist, eski Maliye Bakanı.
Dindar ama radikal değil.
“Şarabın tadı hariç her şeyini bilirim” gibi söylemleri hafızalarda. Bir ara kendini “yeşil komünist” diye bile tanımlamıştı.
Masa’daki diğer partilerin itiraz edemeyeceği bir isim.
Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş ve Abdullah Gül öyle ya da böyle yıprandı. Şener, yıpranmamış bir isim."
“Yıpranmamış daha bir sürü isim çıkabilir” dedim.
“Öyle ama bir yerden duman çıkıyorsa ateş vardır” karşılığını verdi ve şöyle devam etti:
"İMAMOĞLU OLMAYACAKSA ABDÜLLATİF ŞENER"
“Abdüllatif Şener, zaman zaman İngiltere’ye geliyor. Daha önce Londra’ya özel İngilizce kursu almaya geldiğini de biliyorum. Kısa süre önce aralık ayı içinde Halk TV’nin patronu Cafer Mahiroğlu ile yemek yedi. Cafer Mahiroğlu, yakın zamanda Ekrem İmamoğlu’na verdiği destekle biliniyor. Yani mahkeme sürecinden hemen önce başladı bu destek.
Eğer İmamoğlu aday olmayacaksa, olamayacaksa, yıpranmamış başka bir isim çıkması gerekiyor ki; Abdüllatif Şener tam böyle bir isim.
AK Parti’yi iyi biliyor, Millî Görüş kökenli.
Devlet tecrübesi var.
Hitabeti güçlü.
Hepsinden öte AK Parti’den ilk ayrılan önemli isim ve şu an CHP milletvekili.
Bir kenara not et derim.”
Evet, Londra’dan gelen bu kulis bilgilerini, arkadaşımın da dediği gibi, bir kenara not etmekle kalmayıp, sizlerle de paylaşmak istedim. Şener’in Halk TV’nin patronu ile dostluğuna rağmen uzun zamandır, Halk TV ekranlarında bile görünmemesi ilginç geldi. Abdüllatif Şener ile çok uzun yıllara dayanan bir dostluğumuz var. Bu yazı ile ilgili söylemek istedikleri olursa, seve seve bu köşede yer veririm.
TV100’E YAPILAN HAKSIZLIKLAR
İçinde kasıt, art niyet olmayan, küçük bir iş kazası denilebilecek reklam yayını için tv100’e yapılan haksızlıklar, televizyonun sahibi Necat Gülseven’in, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu ziyareti ile nihayet buldu. Sayın Kılıçdaroğlu’nun kasıt olmadığına inanmış olması sevindirici. Zaten olamazdı. Tarafsızlık üzerine yayın politikasını oluşturmuş ve bu durumdan en çok zararı görecek olan kanalın böyle bir kumpasın içinde olması düşünülemezdi. Sayın Kılıçdaroğlu, Sayın Uğur Dündar ve tv100’e yapılan bu vicdansızlığın son bulması ve gerçeklerin anlaşılması ne güzel.
Kemal Bey’in bu hatadan dolayı işine son verilen iki tv100 çalışanının işe tekrar alınmasını rica etmesi de takdir edilecek bir incelik ve hakkaniyettir.