Amatör arkeologlar toprağı kazarken onu buldular. “Arkeolojinin en büyük gizemlerinden biri” Tam 1700 yıllık
İngiltere’de kazı çalışması yapan bir amatör arkeolog, şimdiye kadar bulunan en büyük Roma dodekahedronun birini buldular. 1700 yıllık olduğu belirlenen nesne için “Arkeolojinin en büyük gizemlerinden biri” değerlendirmesi yapılıyor.
Geçmiş dönemlere ışık tutmak ve o döneme ait nesneleri bulmak için çalışmalar yapan bir grup arkeolog İngiltere’de çok önemli bir çalışmaya imza attı.
İngiltere'deki amatör arkeologlar şimdiye kadar bulunan en büyük Roma dodekahedronun birini buldular. Söz konusu cismin gerçekte ne için kullanıldığı hala gizemini koruyor.
"ARKEOLOJİNİN EN BÜYÜK GİZEMLERİNDEN BİRİ"
12 kenarlı nesne, Roma Britanya'sında var olduğu bilinen 33 nesneden biri ve dünyada yaklaşık 130 nesneden biri. Haziran ayında bulunduğu İngiltere'nin Lincolnshire bölgesindeki amatör bir grup olan Norton Disney Tarih ve Arkeoloji Grubu'na göre, "arkeolojinin en büyük gizemlerinden biri" olarak değerlendiriliyor.
1700 YILLIK
Çapı yaklaşık 8 santimetre (3 inç) olan dodecahedronun içi boştur ve farklı boyutlarda 12 delik ile kaplı. 1700 yıllık nesne 4 Mayıs'tan Eylül başına kadar Lincoln Müzesi'nde sergilenecek.
Müzedeki sergiler ve yorumlamalar müdürü Andrea Martin, Lincolnshire İl Konseyi basın açıklamasında şöyle konuştu:
"Norton Disney dodecahedronun aramıza katılması gerçekten büyük bir mutluluk... Bulunduğu yerden sadece bir taş atımı uzaklıkta. Serginin açılışının Lincoln Tarih Festivali'ne denk gelmesi gerçek bir darbe.” Martin, dodecahedronu "keşfedilen en büyük örneklerden biri" olarak tanımlıyor.
Ancak uzmanlar Romalıların dodecahedronu ne için kullandıklarından hâlâ tam olarak emin değiller.
"BU TAMAMEN BENZERSİZ"
Norton Disney Tarih ve Arkeoloji Grubu sekreteri Richard Parker, "Bu tamamen benzersiz" dedi ve şimdiye kadar benzer nesnelerin bulunmadığını ekledi. Diğer dodekahedralardan farklı olarak bunun hasarsız olduğunu söyledi.
"Bizimki kesinlikle muhteşem bir durumda” diyen Parker, "Tamdır, hasarsızdır ve onu kim yaptıysa ve onu kullananlar tarafından büyük bir değere sahip olduğu açıkça değerlendirilmiştir. Yani bu şekilde toprağa bırakılmasının çok önemli bir nedeni olmalı” ifadelerini kullandı.
Parker, CNN'e, Roma edebiyatında dodecahedronun tanımının bulunmadığını ve bunların mozaiklerde resimli olarak tasvir edilmediğini söyledi. Ayrıca amaçlanan amacın ne olduğunu ayırt etmeyi zorlaştıran çeşitli özellikler de vardır. Dodecahedra'ların hepsinin farklı boyutlarda olduğunu, yani ölçüm için kullanılmadıklarını söyledi. Parker, hasarsız olduğundan ve herhangi bir aşınma belirtisi olmadığından, bunun bir alet olması ihtimalinin düşük olduğunu ekledi.
Ancak Parker'ın grubunun işleyen bir teorisi var. Parker, "Büyük olasılıkla bunlar bir çeşit dini veya ritüel nesneydi" dedi. Parker, "Romalılar çok batıl inançlıydılar ve genellikle günlük yaşamlarında karar vermelerine olanak sağlayacak işaretlere ihtiyaç duyuyorlardı” değerlendirmesinde bulundu.
Parker, bu fikri destekleyen bir göstergenin, nesnenin "güçlü dini bağlantıları" olan küçük bir Roma atlı binici tanrı heykelcikin yanında bulunması olduğunu söyledi. Eser, 1989 yılında metal detektörleri tarafından keşfedildi ve heykelcik "genellikle tapınak alanlarında bulunuyor."
Kuruluş, daha fazla kazı yapmak üzere bu yılın sonlarında kazı alanına geri dönmeyi planlıyor. Parker, bunun bölgenin nasıl kullanıldığına ilişkin bağlamın oluşturulmasına yardımcı olacağını umuyor.
Parker, bu dodecahedronun bir arkeolojik kazı alanında bulunması nedeniyle gizemin çözüleceği konusunda iyimser olduğunu, oysa "200 veya 300 yıl önce bulunanların çoğunun bulundukları yerle ilgili hiçbir bağlamı olmadığını" söyledi.
"Daha yeni yeni çözmeye başladığımızı anlatmak oldukça karmaşık bir hikaye" diye ekledi.