Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık tv100'de! "319 bin 241 koruyucu aile müracaatı var"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, tv100 Ankara Temsilcisi Deniz Gürel ile Ankara'da Neler Oluyor? yayınında önemli açıklamalarda bulundu. Deprem bölgesinde kimliği bilinmeyen çocuk sayısının 82, koruyucu aile müracaatının ise 319 bin 241 olduğunu ifade eden Bakan Yanık, "çocuklar cemaatlere veriliyor" iddialarına da yanıt verdi. Yanık, "Herhangi bir şekilde çocukların, Diyanet'in Vakfı, cemaatler her kim olursa olsun 3'üncü şahıslara teslimi söz konusu değildir." dedi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, tv100 Ankara Temsilcisi Deniz Gürel ile Ankara'da Neler Oluyor? yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bakan Yanık'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Depremde can kaybının içerisinde kaç kaybımızın çocuk olduğu ya da kadın olduğu önümüzdeki süreçlerde, afetin yaralarını sarmaya başladığımızda paylaşılacaktır.
DEPREM BÖLGESİNDE KİMLİĞİ BİLİNMEYEN ÇOCUK SAYISI KAÇ?
Bizim takip ettiğimiz kısım devlet korumasına ihtiyacı olan ya da olabilecek çocuklar, ağırlıklı olarak da refakatsiz çocuklar.
Dün itibarıyla sisteme kayıtlı refakatsiz çocuk sayısı bin 901. Bin 465'ini ailesine teslim ettik. Hali hazırda tedavisi devam eden çocuğum 331. Kuruluş bakımına aldığımız çocuk sayısı 105.
Bu bin 901'den bin 819'unun kimliğini tespit ettik. Bugün itibarıyla kimliği bilinmeyen 82 çocuğumuz var. Bunlardan bir kısmı çok küçük, bebek yaşta. Bir kısmının da yabancı uyruklu olduğunu biliyoruz. Onları da ailesiyle buluşturmak için gerekli çabayı gösteriyoruz.
Teslim edeceğimiz aile ortamının çocuk için uygun olup olmadığına bakıyoruz. Ve ondan sonra çocuğu teslim ediyoruz. Eğer teslim edilen aile yakınının ekonomik anlamda bir sıkıntısı varsa, çocuğun bakımıyla ilgili zorluk yaşayacaksa ailelerimize sosyal ekonomik destekle destekliyoruz.
Biz depremin hemen akabinde deprem bölgesindeki bütün kuruluşlarımızı tedbiren güvenli bölgelere taşıdık. Ondan sonra deprem bölgesindeki kuruluşlarımızın sağlamlık denetlemesini, Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız 'sağlamdır' dedikten sonra peyder pey sakinlerimizi buraya taşıdık.
Hem bizim kuruluşlarımızda kalan hem de deprem sebebiyle devlet korumasına ihtiyacı olan çocuklarımız, engellilerimiz, yaşlılarımız hepsini kuruluşlarımıza alıp, takibe alıp destek mekanizmalarını harekete geçirdik.
Çocuğunu arayan ailelerin bir kısmı belkide kimliği tespit edilemeyen 82 çocuk arasında. Tanıdığı bir çocuğun aranması esnasında vatandaşlarımız lütfen bakanlığımıza müracaat etsinler. Danışma hattı olarak 10 ayrı hat belirledik. 0501 730 10 50. 50'den 60'a kadar 10 ayrı hat sırayla devam ediyor.
Biz sadece sağlık kuruluşları tedavisi devam eden çocuklarımıza değil, maalesef hayatını kaybetmiş çocuklarımızında kimlik tespitlerini yaptık ki aileleri ararsa, ailelere en azından çocuklarının vefat ettiği bilgisini verebilelim diye. Çünkü o belirsizliğin ne kadar kötü olduğunu tahmin edebiliriz.
Böyle bir zamanda ağır bir afetin içinden geçtiğimiz dönemde ailelerimizin hassasiyetinin böylesi bir siyaset malzemesi haline getirilmesi bizi de üzüyor. Başından beri çok açık, çok şeffaf bir şekilde gün gün bakanlığımızın ilgili iletişim mecralarında çocuklarımızla ilgili yaptığımız çalışmaları tek tek açıklamamıza rağmen şunları söyledik: Bizim için ast olan çocukların güvenliğidir. Aile fertleri dahil teslim ederken bile o çocuğa bakıp bakamayacağını, ihtiyaçlarını karşılayıp karşılayamayacağını aile fertlerinde bile takip ediyoruz.
"ÇOCUKLAR CEMAATLERE VERİLİYOR" İDDİASI
Ailesinin yanında olan, ailesinin bakımı ve gözetiminde olan bir çocuğun sorumluluğu ailededir. Eğer bir istismar, şiddet yoksa, ihmal yoksa, devlet olarak ailesinin yanındaki bir çocuğa müdahale etme şansımız yok.
Deprem dönemiyle alakalı, refakatsiz çocuk, devlet bakım ve koruma ihtiyacı olan çocukların Diyanet'te dahil olmak üzere bizim kuruluşlarımızın dışında herhangi bir yere alınması söz konusu değildir. Sağlık kuruluşları bizden başka bir yere veremez. Herhangi bir şekilde, bu Diyanet'in vakfı, cemaatler her kim olursa olsun, 3'üncü şahıslara teslimi söz konusu değildir. Bunlar kasıtlı çıkartılan haberlerdir. Doğru olmadıklarını ısrarla ifade ettik.
KORUYUCU AİLE
İlk günlerde koruyucu ailelik için çok talep geldi. Biz o zamanda açıkladık. Biz o çocukların kimliğini tespit etmeden, bu çocukların ailelerine dönüp dönmesini tespit etmeden çocukları evlat edindiremeyiz. Hala başvurular devam ediyor...
BAŞVURU SAYISI
6 Şubat'tan bugüne depremden sonra 319 bin 241 koruyucu aile müracatı var. 1 Ocak ile 6 Şubat arasındaki sayı 669. Bu rakam birden bire 319 bin 241'e yükseliyor. Yine 2023 başından 6 Şubat'a kadar 565 evlat edinme başvurusu var. 23 Şubat itibarıyla 62 bin 782.
KORUYUCU AİLELİK ŞARTLARI NELER?
Yaş sınırımız var. 25-65 yaş arası olması gerekiyor. Kişilerin tek ya da çift koruyucu olmaları mümkündür. Ekonomik olarak, duygusal olarak çocuğu yetiştirme noktasında herhangi bir sıkıntısı olmayacak. Bir çocuğu büyütmeye elverişli olması gerekiyor.
Koruyucu ailelerimize çocuklarımızın ihtiyaçları noktasında maddi destek de sağlıyoruz. Bugüne kadar pek çok koruyucu ailelerimizle bir araya geldik. Her birisi 2021 yılının babalar gününü online olarak, babalarla yapmıştık. Koruyucu ailelerimizin yüzde 62'sinin kendi biyolojik çocukları var. Çocuk sahibi olmak için değil, bir çocuğun hayatına dokunabilmek isteyen ailelerimiz.
"22 BİNE YAKIN DEVLET KORUMASINDA ÇOCUK VAR"
Koruyucu ailelede yaklaşık 9 bine yakın çocuğumuz var. Kurum bakımında da çocuk sayımız 13-14 bin civarında. Devlet korumasında 22 bine yakın çocuğumuz var.
Bakanlık olarak psikososyal destek ekiplerimizin hedefi 0'ncı dakikada afet bölgesinde olmak. Çadır kentlere çalışmalarımızı aralıksız yapıyoruz.
DEPREM SONRASI GÖÇ DALGASI
Psikososyal destek çalışmamız 2 yılı planlıyoruz. Bu çalışma tam da bunun için. Barınma için de 1 yıla kadar vatandaşlarımıza konutlarını teslim edeceğiz. Asıl sosyal etkilerini bu evler teslim ettikten sonra konuşmaya başlayacağız. 85 milyonun bu depremden kaynaklı travmasını iyileştirecek çalışmayı kendi bakanlığımızın sorumluluğu alanı içerisinde ki çalışmayı şimdiden başlattık.