Ali Babacan’ın adaylık çıkışına CHP sözcüsü Faik Öztrak'tan yanıt: Türkiye'nin 13'üncü Cumhurbaşkanı...

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) lideri Ali Babacan'ın cumhurbaşkanı adaylığına ilişkin "Altılı Masa böyle bir mutabakata varırsa hem seçilebilme sorunu olmaz hem de en iyi şekilde yaparım, hiç sorun yok" sözleriyle ilgili soruyan soruya CHP Sözcüsü Faik Öztrak "Türkiye'nin 13'üncü Cumhurbaşkanı, Altılı Masa'nın belirleyeceği aday olacaktır" yanıtını verdi.

CHP'li Faik Öztrak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde gerçekleştirilen Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısıyla ilgili açıklama yaptı. Öztrak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı ihracat verilerine ilişkin, "Önceki Cumhurbaşkanlarımızdan, Rahmetli Demirel'in dediği gibi; 'Başarının anası, babası çoktur. Başarısızlık ise öksüz ve yetimdir.' Bu sözün haklılığına, bu hafta 2022 dış ticaret rakamları açıklanırken bir kez daha şahit olduk. Erdoğan, Türkiye İhracatçılar Meclisi'ni (TİM) topladı. Dış ticaretin 3 kardeşinden birini seçti. Saatler boyunca 254 milyar dolarlık ihracat rakamıyla övündü. 'İhracat rekor kırdı' deyip sahiplendi. Oysa 2022'de sadece ihracat değil; hem ithalat, hem de dış ticaret açığı, Cumhuriyet tarihimizin rekorlarını kırdı. Ama ihracatı sahiplenen Erdoğan, ne 364 milyar doları aşan ithalatı, ne de 110 milyar doları aşan dış ticaret açığına sahip çıktı. İhracatın nesebi, ne kadar sahih ise ithalatın da dış ticaret açığının da nesebi o kadar sahih. Erdoğan, ihracatı sahipleniyor, ithalatı ve dış ticaret açığını, cami avlusuna bırakıp sorumluluktan kaçıyor. Erdoğan sorumlu davransın. İhracatıyla, ithalatıyla, dış ticaret açığıyla, sebep olduklarını sahiplensin. Her şeyden önce son 11 yıldır, 2023 hedefleri içinde söz verdiği 500 milyar dolarlık ihracatın, neden bunun yarısına zar zor geldiğini bir açıklasın. Milletten bir özür dilesin" diye konuştu.

"Memurumuza, emeklimize açık çağrımızdır"
Toplantıda, gündemi değerlendiren Öztrak, memur maaşı ve emekli aylıklarına artış oranının önce yüzde 25 olarak açıklandığını, bugün de yüzde 30'a çıkarıldığını belirtti. Öztrak, "İhale yapmıyorsunuz memurun maaşını, emeklinin aylığını belirliyorsunuz. Madem imkanınız vardı neden baştan yüzde 30'u vermediniz. Siz böyle mi devlet yönetiyorsunuz?" diye sordu. Bazı ürünlerdeki fiyat artışlarını hatırlatan Öztrak, yapılan yüzde 30 zammın yetersiz olduğunu söyledi. Öztrak, "Memurumuza, emeklimize açık çağrımızdır. Bunları sallayabildiğiniz kadar sallayın. Salladıkça dökülecekler, salladıkça düşecekler" diye konuştu.

"Şahsi değil milli olacak"
Dış ilişkilere yönelik değerlendirme yapan Öztrak, Türkiye-Rusya ilişkilerine ilişkin, "Rusya bizim elbette önemli bir komşumuzdur. Uzun tarihi geçmişimiz var. Önemli ticari ve kültürel ilişkilerimiz var ve bizim nezdimizde iki ülke arasındaki dostluk, kesinlikle kişilerden bağımsızdır. Biz bu dostluğun bozulmasını istemeyiz ama muhataplarımız, Türkiye'de topal ördek olmuş bir hükümetin zaaflarını kullanarak ülkemizin ali menfaatlerine halel getirmeye çalışırsa, dostluğumuz baki kalmak kaydıyla, buna rıza da göstermeyiz. Çünkü bizim için öncelikli olan partimizin değil, ülkemizin çıkarlarıdır. CHP iktidarında dış politikamız şahsi değil milli olacaktır. Bunu herkes böyle bilsin" dedi.

"Bunlara artık milletin karnı tok"
Haziran 2015'teki seçimden bu yana Türkiye'de normal şartlarda bir seçim yapılmadığına dikkat çeken Öztrak, "2016'da hain darbe girişimi, 2017'de tek adam şahsım rejimine giden yolların, OHAL rejimi altında döşenmesi, mühürsüz oy pusulası skandalı, 2018'de ucube rejime geçiş, 2019'da Yüksek Seçim Kurulu (YSK) eliyle millet iradesine kurulan kumpas, dış müdahaleler ve şimdi, yeni siyasi cinayet ve komplolar. Başka ülkelerden alınan seçim rüşvetleriyle, siyasi kumpaslarla, siyasi cinayetlerle, ortalığı karıştırıp milletin iradesine çökebileceklerini sananlara, koltuğunu böyle koruyacağını umanlara şunu hatırlatırız: 'Aynı nehirde 2 kez yıkanılmaz.' Bu millet, 2015 Haziranı'ndan sonra benzer senaryoları yaşadı. Bunlara artık milletin karnı tok" açıklamasında bulundu.



"Hayırlısı olsun, demek ki kendi göbeklerini kendileri kesecekler"
Erken seçim konusundaki iddialar ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın adaylık konusundaki açıklamaları sorulan Öztrak, "Türkiye'nin 13'üncü Cumhurbaşkanı, Altılı Masa'nın belirleyeceği aday olacaktır. Seçimle ilgili tutumumuzu başından belli ettik. Nisan başına kadar yapılacak bir seçim erken seçimdir. Destekleriz dedik. Bu tarihten sonra yapılacak seçimin ise siyaset mühendisliği olduğunu ve bizim bu siyaset mühendisliğinin parçası olamayacağımızı söyledik. Hayırlısı olsun, demek ki kendi göbeklerini kendileri kesecekler. Biz her an seçim olacakmış gibi hazırız" ifadelerini kullandı.

"Partimizi hiçbir şekilde bağlamaz"
Soruları cevaplayan Öztrak, Genel Başkan Danışmanı Nurşirevan Elçi'nin yabancı bir kanala yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ve özerklik söylemine ilişkin, "Sayın Genel Başkan'ımızın, Parti Sözcüsü olarak benim ve grup başkan vekillerimiz dışında her beyan, ancak şahsi görüşleri yansıtır. Partimizi hiçbir şekilde bağlamaz. Bu konunun partimizde gündemde olmadığını anladığım kadarıyla ilgili danışman ifade etmiş" dedi. 

Nuşirevan Elçi ne demişti?
Kılıçdaroğlu'nun Başdanışmanı avukat Nuşirevan Elçi, CHP Genel Merkezi’nde Rûdaw’a verdiği röportajda “Zaten CHP iktidar olmadığı sürece bu sorunu çözemez. Projeleri tabii ki var. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi diyoruz artık adı özerklik veya başka türlü de konulabilir. Bunun değiştirilmesi gerekiyor zaten. Tüm yetki ve imkanların tek bir yerde toplanması zaten başından beri yanlıştı. Hem Kürtler için hem de diğer halklar için yetkilerin dağıtılması zaten gerekli. Bunun yanı sıra Kürtçe anadilde eğitim konusunda adımların atılması gerekir. Türkiye zaten bugün bunları gerçekleştirebilecek durumda. Belki eskiden kadroları yoktu, imkanları yok, ekonomik gerekçeler vesaire ileri sürebilirler ancak Türkiye bugün bu imkanlara sahip. Bugün Kürt sorununun çözümü de çok kolay, neden? Bugün Türkiye’deki Kürtler arasında bağımsızlık isteyenlerin sayısı çok az. Bağımsızlık, ayrılık olmadığı sürece sistem içerisinde Kürtlerin haklarını elde etmesi de gayet kolaydır. Velev ki bugün Türkiye Ortadoğu’da böyle kalmış. Bugün Edirne’den öteye gittiğimizde bu tür konuları konuşursak bize gülerler. Anadilde eğitim hakkı zaten üzerinde konuşulması bile gerekmeyen bir mesele gibi.” demişti. 

Sonraki Haber