Ali Erbaş Hoca üzerinden mukaddesat düşmanlığı!

Türkiye’de son zamanların en çok hedefe konan isimlerinden biri de Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş Hocamız olsa gerek!

Niçin hedefte?

Siyasete mi giriyor? Hayır!

İnsanları mı ayrıştırıyor? Hayır!

Farklı inançları mı öteliyor? Hayır!

Tek suçu (!) hareketli, aktivist ve enerjik bir şekilde milletin arasında olması ve milletin hislerine tercüman olması!

Ali Erbaş Hoca şehir şehir, ülke ülke geziyor. “Ankara’da sus pus oturan” bir Başkan değil!

Aslında birilerinin “algı yönetimleriyle” saldırıyor olması Ali Erbaş Hocamızın “doğru işler” yaptığının da önemli bir göstergesi!

Bizler evlerimize ve işyerlerimize her gün girerken “Allah’ın adıyla” başlıyoruz.

Yeni bir eşya alınca bile “Hayırlı eyle Allah’ım” diyoruz.

Diyanet İşleri Başkanımız da devletimizin yepyeni ve modern eserleri açılınca “Hayırlı eyle Allah’ım” diyor.

Sırf bu sözlerden dolayı “laiklik” tartışması açanlar var.

Sene olmuş 2023, hâlâ bu zihniyetler bitmedi!

Bitmezse bitmesin, önemli olan sizin sırat-ı müstakim üzere dümdüz yürümeniz!

 “ERBAŞ HOCA’DAN İSVEÇ’E VE SUSKUNLARA TEPKİ”

Hafta başında Ali Erbaş Hocamızın davetiyle Diyanet İşleri Başkanlığı’ndaydık.

Ali Erbaş Hocamız genel hatlarıyla şunları söyledi:

- Kur’an-ı Kerim’e karşı yapılan düşmanlığı bir kez daha telin ediyorum. Bir inancın kutsal kitabına karşı yapılan hukuk ve insanlık dışı muamele karşısında, önlem almadığı gibi bu çirkin ve provokatif davranışta bulunanları korumayı tercih eden ülke yetkililerini de kınıyorum. Böylece, inançlara saygı konusunda ne kadar ikiyüzlü olduklarını tüm dünyaya bir kez daha göstermiş oldular. 

- Avrupa’da hukuka ve insan haklarına inanan, inanca saygıyı ve toplumsal barışı önemseyen tüm entelektüellerin, akademisyenlerin, aktivistlerin, sivil toplum kuruluşlarının, medya mensuplarının ve aklıselim insanların kutsallara yapılan bu açık saldırılara karşı tepki göstermesi ve inisiyatif alması gerektiğini düşünüyorum.

- Türkiye’nin NATO’ya İsveç’in girmesine engel olmasını bir şekilde gündemde tutmak düşüncesinden vazgeçirmek yönünde bir hareket ya da girmesini istemeyen bir provokasyon olabilir diye düşünüyorum.

- Saldırıların ürkütücü noktalara geldiğini görüyoruz. “İslamofobi” uydurulmuş bir kavramdır, zira İslam korkulan bir şey değil. Yapılanlar “İslamofobi”yi aşarak Anti-İslam konumuna gelmiştir. 

- Mahkemeye başvurma şeklinde eylemimiz olacak. Çeşitli yerlere mektuplar yazarak bir duruş sergileme noktasında tavrımızı göstereceğiz. 

“ÜÇ AYLAR”

Recep, Şaban ve Ramazan aylarından oluşan “üç aylar” mevsimine girdik.

Hayırlı olsun, Allah milletimizi ve ülkemizi güçlendirsin!

“Üç aylar” döneminde Regâib, Miraç, Berat ve Kadir Gecesi gibi çok önem verdiğimiz gecelerimiz var.

23 Mart 2023 Perşembe günü ilk oruçlarımızı tutacağız.

Ramazan Bayramı ise 21 Nisan 2023 Cuma günü başlayıp 23 Nisan Pazar günü bitecek.

Bayramdan tam üç hafta sonra da Türkiye’de cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri var.

Evet, söz milletindir ve neye layıksanız öyle yönetilirsiniz!

Ülkemizin en güzeline, en iyisine layık olduğunu düşünüyorum.

SON SÖZ: “Düşman okunu takip edin, o sizi hak ehline götürür.”