BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: Bu bir vahşettir, bu bir katliamdır, bu bir savaş suçudur
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarının 40. gününde şiddetlenerek devam ettiğini söyledi. Destici "Bu sabah terörist İsrail askerleri Şifa Hastanesi'ne, Hamas üyelerinin saklandığı gerekçesiyle operasyon düzenliyor. Bu bir vahşettir, bu bir katliamdır, bu bir savaş suçudur." dedi.
Saldırıların dışında hastanelerde de tedavi için asgari şartlar sağlanamadığı için ölümlerin devam ettiğini belirten Destici, "Bu sabah terörist İsrail askerleri Şifa Hastanesi'ne, Hamas üyelerinin saklandığı gerekçesiyle operasyon düzenliyor. Bu bir vahşettir, bu bir katliamdır, bu bir savaş suçudur. Dünyaya kafa tutan, çocuk, kadın, yaşlı masum insanların katili İsrail elbet bir gün bunların hesabını verecektir." diye konuştu.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, Arap liderlere yönelik "Sessiz kalın yoksa koltuklarınızdan olursunuz" tehdidinin üzerine herhangi bir Arap ülkesinin liderinden ciddi tepki gelmemesinin olayın boyutunu tüm çıplaklığıyla gösterdiğini dile getiren Destici, tüm dünyanın önceliğinin ateşkesi sağlamak olması gerektiğini vurguladı.
Destici, çoğunluğunu çocuklar, kadınlar ve yaşlıların oluşturduğu sivillere yönelik saldırılara sebep olan tüm yetkililerin savaş suçlusu olarak yargılanması gerektiğini söyledi.
"YENİ, DEMOKRATİK VE SİVİL BİR ANAYASA YAPILMALIDIR"
Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay'ın verdiği kararlarla ilgili tartışmalara da değinen Destici, parti olarak ilkesel manada kuvvetler ayrılığı ve kuvvetlerin birbirlerini denetleyebileceği bir sistemden yana olduklarını belirtti.
"Adalet mülkün temelidir. Temelin, adalet kurumları arasındaki tartışmalarla zarar görmesini istemeyiz." diyen Destici, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Yaşananlardan çıkartılabilecek ilk sonuç, hukuk sistemimizin zaman zaman karşı karşıya kaldığımız benzer problemlere, istismarlara, devlet aleyhindeki faaliyetlere hukukun alet edilmesine yol açmaması için kendi içindeki boşlukların ve zaafların giderilmesi mecburiyetidir. Hukuk, devletin aleyhindeki faaliyetlerde araç olarak kullanılamaz. Son yıllarda Anayasa Mahkemesi bazı şahıslarla ilgili milletimizin gönlünde karşılık bulmayan kararların altına imza atmıştır. Suçluların, özellikle terör örgütü mensuplarının, Meclis'e taşınarak, yargıdan, cezadan kurtarılması gayretleri, demokrasimize de bütün olarak siyaset kurumuna ve siyasi partilere de Meclisimize de zarar vermektedir. Anayasa Mahkemesinin bu tutum ve davranışlarını açıkça yanlış olarak değerlendiriyoruz. Anayasamız değişikliğe uğradı ama tümüyle değişmeden bu tartışmalar bitmeyecek. Yeni, demokratik ve sivil bir Anayasa yapılmalıdır."
Destici, parti olarak asgari ücretin enflasyonun altında kalmamasını istediklerini belirterek, en düşük emekli maaşının da en az yeni belirlenecek asgari ücret kadar olması gerektiğini kaydetti.