Betonlarda dere kumu kullanmışlar

Yaşadığımız tarifsiz acının üzerinden bir hafta geçti bile. İnsanın uyumaya, üşüyorum demeye utandığı bir hafta. Türkiye’nin bir bütün halinde kenetlendiğini görünce iyi ki bu toprakların evladıyım diyorum…

Kahramanmaraş merkezli 10 ili vuran iki büyük depremin ardından yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz. Kurtarılanları görünce umutlanıyor, yardımları görünce gururlanıyor ama bölgeden gelen ölüm haberleriyle enkazın altından çıkamıyorum. Bu kadar acıyla nasıl çıkacağımı da bilmiyorum gerçekten.

Bu deprem bize bir kere daha acımasızca gösterdi ki biz depremlere hiç ama hiç hazırlıklı değilmişiz! Ya olursa diye ah vah etmekten başka hiçbir önlem de almamışız.

Deprem bölgesindeki afet eğitimi almış insanların ne kadar önemli olduğunu sanırım iyi anladık. Bu krizi atlatır atlatmaz ben en azından AFAD kursuna yazılacağım. Ve bu kurs bence belli bir yaş grubuna zorunlu hale getirilmeli. Mahalle sorumluları oluşturulmalı. Herkes olası bir depremde ne yapacağını bilmeli. İstanbulluların buna çok ihtiyacı olacak.

SİZE HAKKIMIZI HELAL ETMİYORUZ

Hemen hemen her gün GSM operatörlerinden gelen o anlamsız paket teklifleri, kampanyalar.

“Hadi bize hattını taşı” diye atılan müşteri kapma mücadeleleri. Ne güzel değil mi... Kotanızı doldurdunuz mu?

Asıl biz size bundan sonra hakkımızı helal etmiyoruz. Deprem bölgesinde bizi mağdur ettiğiniz için. O çekmeyen hatlarınız, işe yaramayan altyapınızla bu millet sizi unutmayacak. Ve hakkını hiçbir zaman helal etmeyecek. Çünkü siz o mağdurların umudu olamadınız. Yardımlar sizin yüzünüzden istenildiği yere tam ulaşamadı.

GSM operatörleri biz sizi hiç ama hiç unutmayacağız. Her zaman bu acizliğinizle hatırlayacağız.

KAÇAMAYACAKSINIZ!

Gelelim şimdi kansızlara. İki tür kansız var deprem bölgesinde. Biri enkaz altındaki masum insanların mallarını çalmaya çalışanlar, yağmala yapanlar. Diğeri ise malzemeden çalarak daha ucuza getirip daha pahalıya ev satan müteahhitler. Kaçamayacaksınız! Tek tek hesap vereceksiniz.

Hırsızlar ve yağmacılara karşı polis, jandarma ve MİT teyakkuzda. Çok sayıda polis, bekçi, jandarmaya bölgeye gönderildi. Polisin depremde hayatını kaybeden çok şehidi var. Mekanları cennet olsun. Yerlerine giden meslektaşları aynı hassasiyetle bu kansızlara göz açtırmıyor.

DERE KUMU KULANMIŞLAR

Türkiye’nin dört bir yanından savcılar da bölgeye gönderildi. Birinci öncelikleri bu kansızlara gereken cezayı vermek. Diğer görevleri ise yıkılan binalarda inceleme yapmak. Bilirkişiler oluşturuldu. Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığı düğmeye bastı. Şu an altı gözaltı var.

Bilirkişiler buradaki enkazlarda yaptıkları incelemede önemli kusurlar ve ihmaller tespit etti.

En büyük sorun kolon kiriş kusurları. Yumuşak yapı, zayıf kot. Kolon kesmeler ise oldukça fazla. Ama en önemli sorunlardan biri ise beton üretiminde dere kumunun kullanılması. Yazık!

İnsan hayatı bu kadar ucuz olamaz. Kaçamayacak, Türk milletine bu acıların hesabını vereceksiniz.