Korona virüsün maliyeti 8.5 trilyon dolar 

Birleşmiş Milletler tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüsün ekonomiye etkilerini raporladı. Raporda, 2020 ve 2021 yıllarında yaklaşık 8.5 trilyon dolar toplam üretim kaybı yaşanacağı, önceki dört yılın neredeyse tüm üretim kazanımlarının ortadan kalkacağı kaydedildi.

This browser does not support the video element.

Birleşmiş Milletler (BM), yeni tip korona virüs salgınının küresel ekonomilere maliyetinin 2020 ve 2021’de 8.5 trilyon doları bulmasının beklendiğini açıkladı. BM’ye bağlı Ekonomik ve Sosyal İşler İdaresi’nin (DESA) yılda iki kez yayınladığı, ‘‘Dünya Ekonomik Durumu ve Beklentiler Raporu’nun ikincisine göre küresel ekonominin COVID-19 sebebiyle yüzde 3.2 küçülmesi beklenirken, bu oranını gelişmiş ülkelerde yüzde 5, gelişmekte olan ülkelerde ise yüzde 0.7 seviyesinde olması öngörülüyor. Tahmin edilen ekonomik daralmanın küresel ekonomiye maliyetinin 8.5 trilyon dolar olabileceği hesap edilirken, beklenen ölçüdeki olası daralmanın 2020’den önceki 4 yılın ekonomik kazanımlarını silebileceği bekleniyor.

Belirsizlik sürüyor

Korona virüs salgınının, benzeri görülmemiş bir sağlık ve ekonomi krizi başlattığı belirtilen raporda, “Hükümetler tarafından uygulanan önlemler çerçevesinde kapanan ekonomiler, ülkelerin ulusal sınırlarının kapatılması, milyonlarca çalışanın işten çıkarılması, küresel olarak ekonomik faaliyetleri felç etti.” ifadeleri yer aldı. Raporda, salgın hastalığın seyrinin ne olacağının bilinmediği ancak çok daha kötü ekonomik sıkıntılara neden olabileceği kaydedilerek, “Hükümetler salgın hastalıkla mücadele ve etkilerini azaltmak için neredeyse gayrisafi milli hasılalarının yüzde onuna eşdeğer mali teşvik tedbirleri uyguladılar. Son haftalarda COVID-19 ile ilişkili vaka ve can kaybı sayısında azalmalar kaydedilse de hastalığın gelecekteki seyri ve bunun ekonomik ve sosyal sonuçları hakkında belirsizlikler halen devam etmektedir. Hayat kurtarmakla ekonomiyi kurtarmak arasında kalan bazı hükümetler ekonomilerini hızlı bir şekilde başlatmak için kısıtlamaları dikkatli bir şekilde kaldırmaya başladılar” denildi.

‘Dünya Ekonomik Durumu ve Beklentiler Raporu’nda, devletlerin krizden kurtulma hızı ve sırasının çok büyük bir ölçüde, virüsün yayılmasını önleyici tedbirlere, yeniden bulaşma risklerinin azaltılmasına, tüketici güvenini geri kazandıracak, halk sağlığı ve mali önlemler konusunda alınacak kararlara bağlı olduğu belirtildi. Birleşmiş Milletler DESA -1.14% raporunda, tüm bu tedbirler alınmış olsa da salgın hastalığa karşı en büyük çözümün, korona virüsü aşısının bulunması olduğu belirtildi.

Ulaşım, hava yolculuğu ve imalat durdu

Raporda salgın hastalığa bağlı ekonomik krizin dünyaya hızla yayıldığı belirtilerek, “Salgın hastalık üç aydan az bir sürede neredeyse her ülkeye yayılarak ülkelerin ekonomileri de etkisi altına aldı. Etkili bir aşı ve tedavi olmaksızın, çoğu ülkeler, yayılmayı yavaşlatmak için sosyal mesafeye ve evde kalma önlemlerine güvendi. Dünya ekonomisinin yaklaşık yüzde 90’ı nisan ortasına kadar kapanmaya yönelik bazı önlemler aldı. Küresel çapta mal ve hizmetlere olan talepler azaldı. Birçok ülkede ulaşım, hava yolculuğu ve imalat durdu. Bu olumsuz gelişmeler birçok ülkenin ekonomisini durma noktasına getirdi. Ham petrol ve diğer ürünlerin fiyatları keskin bir şekilde düştü. Gelişmiş ülkelerdeki mali piyasalarda belirsizlikler arttı’’ denildi.

Yüzde 5 daralma bekleniyor

Gelişmiş ülkelerin ekonomilerinin bu yıl yüzde 5 daralacağı, önümüzdeki yıl ise yüzde 3.4 büyüyeceği öngörüldü. Raporda yer alan verilere göre 2020 yılında, ABD’de yüzde 5, Japonya’da yüzde 4.8, AB ülkelerinde yüzde 5.5, İngiltere’de yüzde 5.4, Rusya’da yüzde 4.3, Çin’de yüzde 1.7, diğer gelişmiş ülkelerde de yüzde 4.8 oranında ekonomik daralma gerçekleşecek.

2021’de kayıp geri kazanılabilir

Rapora göre büyük mali açıklar ve yüksek seviyedeki kamu borcunun yanı sıra, ticaret ve turizm gelirlerinin düşmesi nedeniyle, başta küçük ve gelişmekte olan devletler olmak üzere birçok ülke için önemli zorluklar yaşanacak. Küresel ekonomide 2021 yılında bir toparlanma da öngören raporda, 2020 yılında yaşanan üretim kaybının geri kazanılması da bekleniyor.