Bize çocukluğumuzdaki Reyhanlı’yı geri verin
Bazen ekranlarda, bazen yazılarımda mutlaka Reyhanlı’lı olduğumdan bahseder, Reyhanlı’nın taşından, toprağından, havasından, suyundan, insanından bahsederim .
Çocukluğumuzda ve gençliğimizin ilk yıllarında bir başka güzeldi Reyhanlı. Mis gibi bir havası, sakin yapısı, ne az ne de çok, kararında nüfusu, bereketli toprakları, mutlu, huzurlu insanları ile üzerine kitaplar, şiirler yazılacak bir ilçeydi Reyhanlı, Cemil Meriç‘in memleketi ,Ressam Faruk Cimok‘un memleketi ,yanık sesli sanatçı Gökhan Güney’in memleketi ,Kibar Feyzo filminin, Adak, Ezo Gelin, Kaçak ve bir çok filmin çekildiği Reyhanlı...
Kültürlü, okumuş, örf adet bilen, şık giyinen, zarif davranan insanlar vardı Reyhanlı’da. Türkmenlerin, Arapların, Çerkezlerin barış ve kardeşlik içinde yaşadığı örf adetleri, gelenek görenekleri olan, kendine has bir kültürü olan bir ilçeydi Reyhanlı.
Hiç unutmam 1994 yılında Mahmut Ekmen Reyhanlı Belediye başkanı olmuştu. 1960 sonları,1970 başlarında İstanbul Çamlica’da lise okuduğunu, o yıllarda İstanbul Teknik üniversitesi inşaat mühendisliğinden mezun olduğunu bildiğimiz, son derece şık giyinen, son derece beyefendi olan, ölçülü konuşan, ölçülü davranan, okumuş kültürlü modern bir adam Reyhanlı belediye başkanı olmuştu.
Hiç unutmam ilk icraatlarından biri de kendi çocukluğu döneminde ağalar tarafından ezilmiş, sindirilmiş bazı aşiret büyüklerini şalvarları, başlarındaki dolakları ile makam aracına bindirmiş Reyhanlı’da gezdirmiş itibarlarını iade etmişti.
Böyle belediye başkanları vardı Reyhanlı’nın. İnsanlar çiftçilik yapar, bazıları yurtdışında çalışır, bir kısmı çırçır fabrikalarında, bazıları küçücük sanayisinde çalışır, bazıları ise memur olan, ama çoğunluğunun helal para kazandığı bir ilçeydi Reyhanlı. Yani üzerine roman yazsanız Nobel ödülü alacak kadar güzel bir ilçeydi, film çekseniz milyonlarca izlenecek kadar güzeldi...
Gelelim günümüze!
Artık Reyhanlı’da değişik terör örgütlerine mensup insanlar var. Kimse kimseyi tanımaz olmuş, bombalar patlamış, insanlar göç etmiş, Eğitim seviyesi ve kalitesi düşmüş, Suriye’li nüfusu Türk nüfusundan fazla olmuş, çarpık şehirleşmesi, yıllardır bozuk yolları ve alt yapısı İle kendi kaderine terkedilmiş, Nüfus yoğunluğunu kaldıramaz hale gelmiş, esnafları, iş adamları Suriyelileşmiş, sırtına en fazla yük yüklenmiş bir ilçe oldu Reyhanlı. Siyasetin protokolde karşılanmak, düğünlerde halay başı çekmek için yapıldığını görünce geçmişi daha da özler oldum. Rivayet odur ki
Dünyada da kıyamet kopmadan 40 sene önce Antakya da kopacak, Bende derim ki hükümet sarsılırsa bu sarsılma ilk Reyhanlı’da başlar. Oradan tüm Türkiye’ye yayılır.
O sebeple diyorum ki bize çocukluğumuzdaki Reyhanlı’yı geri verin.
Allah vatana millete zeval vermesin.
Vesselam .