Cerrahpaşa taşınıyor mu? Cerrahpaşa hastanesi kapatıldı mı, yıkılıyor mu? Cerrahpaşa Tıp nerede?

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi kapatıldı mı? sorusu alınan son kararın ardından gündemde! Yaşanan depremlerin ardından İstanbul’da resmen alarm verildi. Depreme dayanıksız binaların tespiti yapılmaya devam edilirken İstanbul'un köklü hastanelerinden olan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ile ilgili karar verildi. Cerrahpaşa’ya ait olan yapılan tek tek kontrol edildi ve depreme dayanıksız olduğu tespit edildi. Peki, Cerrahpaşa taşınıyor mu? Cerrahpaşa Tıp nerede? Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ne zaman kuruldu?

İstanbul’daki hastaneler için kritik adım! Yaşanan depremlerin ardından İstanbul’da resmen alarm verildi. Deprem riski nedeniyle kamuya ait başta hastaneler olmak üzere pek çok bina için depreme dayanıklılık tek tek kontrol ediliyor. İstanbul’un en eski hastanelerinden olan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin depreme dayanıklı olmadığı tespit edildi ve gereken önlemler alındı.

CERRAHPAŞA HASTANESİ KAPATILDI MI YOKSA TAŞINIYOR MU?

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nin büyük bir bölümü kapatıldı. Yerleşkedeki yapılar incelendi, binalar depreme dayanıksız çıktı.

İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa (İÜC) Rektörü Prof. Dr. Nuri Aydın, 6 Şubat'taki Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremlerden sonra, beklenen İstanbul depremi nedeniyle üniversitelerindeki tüm binaların güvenlik seviyelerinin tekrar sorgulandığını belirtti.

Cerrahpaşa Yerleşkesi'nde halihazırda eğitim, araştırma, hasta hizmetleri ve yönetim binalarından oluşan yaklaşık 180 bin metrekarelik kapalı alanın kullanıldığını ifade eden Aydın, bunların bir kısmının tarihi özellikte bir kısmının betonarme bir kısmının da geçici çelik konstrüksiyon yapılardan oluştuğunu aktardı.

Prof. Dr. Aydın, son depremlerden sonra betonarme bina stokunun değerlendirilmesi amacıyla Rektörlük tarafından geçen hafta başında üniversitenin İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyelerinden oluşan bir heyetin görevlendirildiğini, Cerrahpaşa Yerleşkesi'ndeki tüm yapıların değerlendirildiğini dile getirdi.

Rektör Aydın, "Yapılan değerlendirme neticesinde, tüm dahili ve cerrahi bilimleri içerisinde barındıran, toplam 17 ayrı binadan oluşan Monoblok binalar kompleksi ile Uğur Derman binası, yemekhane binası ve öğrenci yurt binalarının emniyetle hizmeti yerine getirecek güvenlik seviyesine sahip bulunmadığı ve bu binaların risk taşıdığı tespit edilmiştir. Bu nedenle, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nin ana omurga yapısını oluşturan yaklaşık 105 bin metrekarelik kapalı alan hizmete devam edemeyecektir." diye konuştu.

CERRAHPAŞA TAMAMEN BOŞALTILDI MI, AMELİYATLAR NE OLACAK?

Aydın, şu andan itibaren Acil ile Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Birimi haricinde sayacağı bazı birimlerin devre dışı kalacağını belirterek, "Dahili ve cerrahi bölümlere ait toplam 800 hasta yatağı, 32 ameliyathane, yoğun bakım, kemik iliği ve diyaliz üniteleri, karaciğer ve böbrek nakil merkezi, ayaktan sağlık hizmeti veren 117 birim ve ünite, ileri düzey robotik cerrahi merkezi, endoskopi üniteleri, ileri düzey girişimsel ve tanısal görüntüleme üniteleri ile birlikte tüm erişkin ayaktan ve yatan hasta kabulü ve tüm ameliyatlar durdurulmuştur." ifadelerini kullandı.

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nin bundan böyle çelik konstrüksiyon yapılar, tarihi tescilli yapılar ve güvenlik riski bulunmayan betonarme yapılardan oluşan yaklaşık 75 bin metrekareIik kapalı alanda faaliyetlerine devam edeceğini aktaran Aydın, "Bu alanlar, kısa süre içerisinde düzenlenerek Cerrahpaşa'da kısıtlı da olsa ayaktan hasta hizmetine yeniden başlanacaktır. Acil, medikal onkoloji ve radyasyon onkolojisi alanlarında sağlık hizmetleri, imkanlar ölçüsünde devam edecektir. Çocuk sağlığı ve hastalıkları, ayaktan ve yatan sağlık hizmetleri, bu durumdan etkilenmeyecek ve faaliyetlerine devam edecektir. Hastalarımızın yaşanan bu durumdan en az şekilde etkilenmeleri için ilgili kurumlar ile iletişim halinde gerekli tedbirler alınmaktadır." değerlendirmesini yaptı.

Prof. Dr. Aydın, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nin eğitim ve sağlık hizmetinin kesintisiz devamı için gerek ulaşım gerekse koordinasyon açısından Cerrahpaşa Yerleşkesi yakınında bulunan, Yeşilköy'de Atatürk Havalimanı'na komşu Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi'nin tamamının yapım amacına uygun şekilde geçici süreyle Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nin kullanımına verilmesi konusunda görüşmeler yapıldığını söyledi.

CERRAHPAŞA YIKILACAK MI?

Yeni Cerrahpaşa Projesi'nde de önemli bir aşamaya gelindiğini belirten Prof. Dr. Aydın, şu ifadeleri kullandı:

"Yaklaşık 220 bin metrekare kapalı alandan oluşacak 1. etap hastane yapıları inşası, TOKİ tarafından yaklaşık 1 ay önce ihale ilanına çıkılmış ve ihalesi de 28 Şubat 2023 tarihinde yani yarın gerçekleştirilecektir. Bu ihalenin sonucu ile birlikte mevcut yerinde inşa süreçleri başlayacak olan Yeni Cerrahpaşa Projesi tamamlandığında, şu anda ülkemizin en üst düzey tıp eğitim merkezi ve aynı zamanda QS sınıflamasına göre dünyada ilk 500 içerisine yerleşmiş olan Cerrahpaşa Tıp Fakültemiz, hak ettiği eğitim ve sağlık alanlarına kavuşmuş olacaktır. Böylelikle gelecekte Cerrahpaşa, kendi yerleşkesinde varlığını sürdürecektir."

Aydın, tıp fakültesinin uygulama alanı olarak kullanılan, üniversitenin diğer birimleri olan Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Diş Hekimliği Fakültesi ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunun yaklaşık 4 bin 500 öğrencisinin, bu süreçten etkileneceğine dikkat çekti.

CERRAHPAŞA HASTANESİ NEREDE?

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Yerleşkesi, İstanbul’da Tarihi Yarımada’nın sınırları içindeki Yedinci Tepe’nin olduğu bölgede, Marmara Denizi’ne doğru alçalan eğimli bir arazi üzerinde yer alır. Yerleşkenin olduğu bölge, Bizans döneminde, XII. Bölge’nin içinde ve kentin en önemli anayolu olan Mese’yi Altın Kapı’ya bağlayan aks üzerindeki Forum Arkadios’un güney batısındadır. Günümüzde Fatih ilçesi, Cerrahpaşa Mahallesi içinde bulunan yerleşkenin sınırlarını; Doğuda Yokuş Çeşmesi Sokağı, Batıda Etyemez Tekkesi Sokağı, Güneyde Org. Abdurrahman Nafiz Gürman Caddesi ile Kuzeyde Kocamustafapaşa Caddesi çizer. Bu kapsamdaki yerleşkenin Kuzeybatısında Esekapı Külliyesi / İbrahimağa Medresesi (Şu anda, Yeşilay Danışmanlık Merkezi; YEDAM), Kuzeyinde Haydar Kethüda Camii, Güneyinde ise İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Beyazıd-ı Cedid (Etyemez) Camii, Kadem-i Şerif Tekkesi (Şu anda, İsra Uluslararası Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği), Nefise Hanım Çeşmesi ve Kasap İlyas Camii aynı ada içinde bulunmakla Cerrahpaşa Tıp Fakültesi yerleşkesine sınır komşuluğu yapar. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin bugünkü yerleşimi üç ana eksen / aks üzerinden konumlandırılabilir.

Bu bağlamda birinci eksen; Kocamustafapaşa Caddesi’ne açılan Kuzey / ana giriş kapısının sağındaki tarihi Göğüs Hastalıkları Binası ile solundaki Cerrahpaşa Tıp Tarihi Müzesi’ni geçtikten sonra başlayan ve iki tarafa doğru meydancık ve yeşil alanlar boyunca soldaki Psikiyatri Anabilim Dalı’nın önünden en sağdaki Temel Tıp Bilimleri Prefabrik Binası’na kadar uzanan alan ve çevresindeki yapılar olarak tanımlanabilir.

Yerleşkenin ikinci eksenine; solda deprem hasarı nedeni ile boşaltılan Kadın ve Doğum Hastalıkları, Çocuk Acil, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları binası ve Çavuşzade Cami ile sağda şu anda yıkılmış bulunan banka/başhekimlik Kulak Burun Boğaz Poliklinikleri ve Santral binalarının bulunduğu adanın arasından Dahiliye Binasına doğru uzanan yoldan ulaşılır. Bu eksen solda Cerrahi Binası’nın yanındaki Doğu kapısından, ortadaki otopark alanları ve yolu takiben en sağdaki Yemekhane binasına kadar uzanır.

Yerleşkenin üçüncü eksenine ise Dahiliye ve Eski Temel Tıp Bilimleri Binası’nın arasındaki otoparktan inilen merdivenlerden geçilerek ulaşılabilir.  Bu eksen de soldaki II. Doğu kapısından, sağdaki İstanbul Eğitim Araştırma Hastanesi duvarına kadar olan bölümü kapsar.

Yerleşkenin Nisan 2020 itibariyle fiziksel yerleşimi genel olarak bu şekildedir. Ancak fakülte bir yerinde dönüşüm sürecinde olduğundan tarihi binaların haricinde neredeyse tüm binaların boşaltılıp yeniden inşasına yönelik yıkım çalışmaları hızla devam etmektedir.

CERRAHPAŞA HASTANESİ NE ZAMAN YAPILDI?

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin mekânsal temelini ya da çekirdeğini ise 1893’de geçici kolera hastanesi olarak kullanılan Taküyiddin Paşa Konağı oluşturur. Bina, günümüzdeki yerleşke alanında yer almış olan sağlıkla ilgili ilk yapıdır. Bu bağlamda Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin mekânsal tarihi, 1890’larda, şimdiki yerleşke alanının kuzeyindeki Kocamustafapaşa Caddesi üzerinde yer alan büyük bir ahşap bina olan Taküyiddin Paşa Konağı’na dayanır. Binanın sahipleri olan Mutasarrıf Hasan Rüştü ve İhsan Efendiler, 1893 yılında çıkan kolera salgını sırasında boş olan Taküyiddin Paşa Konağı’nı, geçici kolera hastanesi olarak kullanılmak üzere Belediye emrine verirler. Salgın, Nisan 1894’te sona erdiğinde bina boşaltılır ve Üçüncü Belediye Dairesi buraya yerleştirilir. Bu sırada bahçesine kargir bir bina da eklenir. Ancak konak 10 Temmuz 1894 İstanbul depreminde hasar gördüğünden bir süre sonra satışa çıkarılır. Dönemin Padişahı II. Abdülhamit de aynı sıralarda, geçici kolera hastanesi olarak kullanılan yerlerin daimî hastaneye dönüştürülmesini emrettiğinden, konak 1896 yılında hastane yapılmak üzere Belediye tarafından satın alınır. Konak, hastaneye dönüştürülmek üzere Müessesat-ı Hayriye-i Sıhhiye’ye teslim edildiğinde boşaltılarak gerekli tamirat ve tadilatı yapılır ayrıca bahçesine 100 yataklı bir pavyon ilave edilir. Hastane 23 Temmuz 1910 (R. 10 Temmuz 1326) tarihinde Cerrahpaşa Zükûr (erkek) Hastanesi adı ile hizmete açılır. Açılışından kısa bir süre sonra, 1912 kolera salgını İstanbul’u etkilediğinde konak yeterli olmaz, bu nedenle hastanenin bahçesine koleralı hastaların bakımı için üzerleri oluklu çinko ile kaplı barakalar yaptırılır. Erkek kolera pavyonu 24 yataklı, kadın pavyonu ise 12 yataklı bir barakadır. Bu sırada deniz tarafındaki ahşap bir bina ise cerrahî hastalıklar ve ameliyathane binası olarak kullanılır. Her ne kadar uzun süren bir tamir ve tadilat geçirdiyse de artık eskimiş olan ve verimli hizmet sunulamayan Taküyiddin Paşa Konağı’nın yıktırılarak yerine yeni bir bina inşa ettirilmesi 1911’den itibaren gündeme gelmeye başlar. Ancak arazinin yeterli olmaması nedeniyle çevresindeki arazilerin satın alınması ya da istimlaki gereklidir. Bu sırada yapılan istimlaklerin yanı sıra eski şeyhülislamlardan Cemalettin Efendi’nin bahçenin bitişiğindeki değerli arsasını hastaneye bağışlamasıyla arazi genişler. Bu arazi üzerinde yapımına başlanan Cerrahpaşa Belediye Hastanesi Merkez Dairesi (şimdiki Müze Binası) ve Cerrahi Pavyonu (şimdiki Dekanlık Binası) inşaatı 1916 yılında tamamlanarak hizmete açılır. 1927 yılına gelindiğinde 150 yatakla hizmet veren hastaneye yeni bir Dahiliye Pavyonu (şimdiki Psikiyatri binası) inşasına başlanılır. 200 yataklı olarak planlanan ayrıca 75 yataklı bir verem bölümü de eklenen bina 1930’da tamamlanarak hizmete girer.

Sonraki Haber