Çorum'da kan donduran sapıklık!.. 3 yaşındaki çocuk hayata tutunamadı!

Çorum'da 3 yaşındaki çocuğun cinsel istismar sonucu öldüğü iddiasıyla gözaltına alınan annesi ile birlikte yaşadığı kişi tutuklandı.

R.E.Ş'nin ölümüyle ilgili gözaltına alınan annesi Z.B.A. (30) ile annesinin birlikte yaşadığı B.Ç. (27), İl Emniyet Müdürlüğündeki işlemlerinin ardından sağlık raporu ve Kovid-19 testi için Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü.

Daha sonra adliyeye sevk edilen şüpheliler, çıkarıldıkları sulh ceza hakimliğince "Nitelikli kasten öldürme ve ölümle neticelenen çocuğa karşı cinsel istismar" iddiasıyla tutuklandı.

Zanlıların adliye çıkışı ve hastanedeki işlemleri sürecinde geniş güvenlik önlemleri alındığı görüldü.

Öte yandan küçük çocuğun cenazesi, otopsi için Ankara Adli Tıp Kurumuna gönderildi.

Çorum Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Fatih Ağca, yaptığı yazılı açıklamada, önceki gün kalp rahatsızlığı gerekçesiyle annesi Z.B.A. ile birlikte yaşadığı B.Ç. tarafından Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürülen 3 yaşındaki erkek çocuğu R.E.Ş'nin müdahaleye rağmen vefat ettiğini, cinsel istismar şüphesi üzerine adli soruşturma başlatıldığını, Z.B.A ve B.Ç'nin gözaltına alındığını bildirmişti.

İşte minik R.E.Ş'nin yürek burkan hikayesi...

Çorum’da kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden ve cinsel istismara uğradığı belirlenen 3 yaşındaki erkek çocuğunun 1.5 ay önce kalp ameliyatı olduğu ortaya çıktı.

Doğuştan yakalandığı hipoplastik sol kalp sendromu nedeniyle yaşam mücadelesi veren 3 yaşındaki R.E.Ş.’nin yaşadığı rahatsızlık geçen Şubat ayında gündeme gelmişti. Çorum'da yaşayan ve oğlunun sağlık sorunları nedeniyle yardım talebinde bulunan Z.B.A.’nın çağrısına karşılık veren Sungurlu Belediye Başkanı Abdulkadir Şahiner, R.E.Ş'nin tüm ameliyat masraflarını karşılayacağını açıklamıştı. Yapılacak yardım üzerine anne ile birlikte minik R.E.Ş ile belediyeye gelerek Başkan Şahiner’i makamında ziyaret edip kendisine teşekkür etmişti.

Ameliyatı İstanbul’da yapıldı

Başkan Şahiner'in girişimleri sonucu ameliyat masrafları karşılanan R.E.Ş için İstanbul’da özel bir hastane ayarlanmış, 3 yaşındaki talihsiz çocuk da 26 Ağustos'ta İstanbul'da özel bir hastanede başarılı bir ameliyat geçirerek sağlığına kavuşmuştu. Anne de oğlunun ameliyatı sonrasında emeği geçenlere teşekkür etmişti.

Cinsel istismara uğradığı belirlendi

Yaşadığı kalp rahatsızlığı nedeniyle tekrar Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan minik R.E.Ş, yapılan tüm müdahalelere rağmen hayata tutunamadı. Hastanede yapılan müdahale esnasında görevliler, çocuğun cinsel istismara uğramış olabileceği şüphesi üzerine polise haber verdi. Bunun üzerine polis ekipleri anne Z.B.A. ve birlikte yaşadığı erkek arkadaşı B.Ç.’yi gözaltına aldı. Emniyetteki sorgularının ardından “nitelikli kasten adam öldürme ve ölümle neticelenen çocuğa karşı cinsel istismar” suçlarından adli makamlara sevk edilen anne ve erkek arkadaşı tutuklanarak cezaevine gönderildi. Minik R.E.Ş da dün toprağa verildi.

‘Eve birileri girmiş olabilir’

Olayla ilgili anne Z.B.A. ve birlikte yaşadığı erkek arkadaşı B.Ç.’nin savcılık ifadeleri ortaya çıktı. Anne Z.B.A., oğlunun cinsel istismara uğramasının olmayacağını belirterek, "Oğlum doğuştan kalp hastasıdır. Sık sık hastaneye götürüyoruz. Hasta İstanbul’da tedavi gördü. Ayrıca koronavirüs nedeniyle de ben eve hiçbir zaman misafir almadım. Oğlum öldüğü gün kabızdı. Ayrıca oğlumun kanaması olsa ben görürdüm. O gün oğlumun altını ben değiştirdim. Öyle bir bulgu olsa ben de mutlaka fark ederdim. Oğlumu doğduğu günden bu yana hastalığı nedeniyle de yanından hiçbir zaman ayrılmadım. İstismar olayını kabul etmiyorum” dedi.

B.Ç. ise “Çocuk kalp hastası olduğu için fenalaşmıştı. O gün hastaneye götürdük. Hastanede serum takmışlar. Aslında biz çocuğu İstanbul’a götürmek istedik, çünkü bugüne kadar tüm tedavileri orada yapılmıştı. O gün buradaki hastanede yatmasını istemedim. Doktor ise ‘Bu çocuğu götürmeyin yolda çocuğu kaybedebilirsiniz’ dedi. Pandemi dolayısıyla eve zaten hiç misafir almıyorduk, enfeksiyon kapma riski oldukça fazlaydı. İstismar olayını bilmiyorum. Eve herhangi birileri girmiş olabilir” diyerek kendini savundu.

Sonraki Haber