Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Temmuz müjdesi! Asgari ücret, memur ve emekliye zam sinyali

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan işçi, memur ve emeklileri heyecanlandıran açıklama: "Temmuz’da enflasyon farkıyla, ocak ayındaki ücretlerde yeni düzenlemelerle milletimizi daha da rahatlatacağız"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye İhracatçılar Meclisi 29. Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni'nde dün Kadıköy'de terör örgütü lehine polise saldıranlara seslendi ve "Dört vatan evladının yüreğimizi yaktığı bir günde bölücü örgütün uzantılarının İstanbul'da polisimize saldırmaları kalleşliktir, kanı bozukluktur, namussuzluktur. Ben inanıyorum ki milletvekilliği dokunulmazlığı hiç kimseye teröristi övme hakkı tanımaz. Dünkü alçaklığın faillerine bunun bedelini yargı önünde ödeteceğiz. Türkiye terörün her türlüsüyle mücadelesini eninde sonunda zafere ulaştıracaktır" dedi.

Ekonominin güçlülüğünü sürdürdüğüne değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan ihracatı son 20 yılda 6 kat artırdıklarını ve 243 milyar dolara yükseltildiğini açıkladı. Erdoğan "Ücretlilerin gelirlerindeki azalışı telafi edecek adımlar atıyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:

İhracatın şampiyonları olarak ödül alacak olan firma ve iş insanlarımızı gönülden tebrik ediyorum. İhracatımızı 243 milyar dolara yükseltmeyi başardık. İnşallah her geçen ay bu oranı daha da yukarı taşıyacağız. 217 ülke ve bölgeye yaptığı ihracatla bayrağımızı her yerde dalgalandıran bir ülke haline geldik.

Türkiye'nin 2022'nin ilk çeyrek büyümesinin yaklaşık yarısını ihracatımız sırtlamış vaziyette. Bu tablo ülkemizi yatırım, istihdam, üretim, Ihracat ve cari fazla ile büyütme hedefi doğrultusunda emin adımlarla yürüdüğümüzün ispatıdır. Sağlık kriziyle başlayıp Karadeniz'in kuzeyindeki savaşla güvenlik krizine evrilen ve küresel ekonomik krizi tetikleyen süreçte bu başarıların elde edilmesi hepimiz için kıvanç vericidir. Bu başarıyı ileriye taşımak için üzerimize düşen sorumluluklar var. Yerli otomobilimiz TOGG'un hikayesi bunun en somut örneğidir. Kapasite artırımı, yeni yatırım gibi yöntemlerle üretimini yükseltmek isteyenlerin yanında olacağız. Bizim kimsenin şahsı, mezhebiyle bir derdimiz yok. Bizim tek gayemiz üretim, ihracatı artırmaktır. Aksini iddia edenler ya bizi tanımıyorlar ya da farklı niyetlere sahipler. Hep birlikte üretim ve ihracat yolunda adım atan herkesin yanında ve destekçisiyiz. Siz yeter ki plan, projenizi ortaya koyun, diğer sorunları birlikte çözeriz.

"20 yılda ihracatı 6 kat artırdık"

Sizlerin vizyonu, gayret ve becerisi ile küresel meydan okumalar karşısında daha güçlü duruş sergileyebiliyoruz. Allah'ın izniyle ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline de hep birlikte getireceğiz. İşte o zaman büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasında daha üst safhaya geçmiş olacağız. Hayalleri olmayanların hedefleri olmaz. 2023 hedeflerimizi ilk ifade ettiğimizde birileri bize dudak bükerek bakmıştı. Hedeflerimizin başlıklarından biri de 500 milyar Dolar ihracata ulaşmaktı. Maruz kaldığımız onca tehdide, ayağımıza takılan çelmelere rağmen hedefimizin yarısını hayata geçirdik. 11 yıl önce bu hedefi belirlerken birilerinin yaptığı gibi işkembe-i kübradan atmıyorduk. Ülkemizin inancı yanında sağlam araçlar, sağlam imkanlar vardı. Son 20 yılda ülkemizin ihracatını 6 kat, ihracatçı sayımızı 4 kat artırmış bir hükümetiz.

Karşılaştığımız engeller nedeniyle programımızın gerisinde almış olsak da ihracatımızı 2 kat artıramamanın önünde engel göremiyoruz. 2,5 yıldır etkin olan küresel sağlık krizi, güvenlik krizi tedarik merkezlerini yeniden şekillenmesini zorunlu hale getirdi. Geçtiğimiz 20 yılda ülkemizde kurduğumuz güçlü eğitim, sağlık, enerji, eğitim, teknoloji altyapısı sayesinde dünyanın önde gelen üretim ve ihracat üslerinden biri olma yolunda ilerliyoruz. Artan talepleri karşılama imkanına sahibiz.

"250 milyar dolar hedefini geçeceğimiz anlaşılıyor"

Bu yıl sonu için belirlediğimiz 250 milyar dolarlık ihracat rakamını fazlasıyla geçeceğimiz anlaşılıyor. 2023 hedefimize doğru giderek artan hızda yaklaşıyoruz. Rabbim kaza bela çıkarmadığı sürece hedeflerimize ulaşmamızın önünde bir mani görmüyoruz.

Dün Van'da meydana gelen depremden etkilenen vatandaşlarımıza geçmiş olsun diyor, rabbim bizi her türlü afetten korusun diliyorum.

Her alanda bu seviyeye kolay gelmedik. İlmek ilmek dokuyarak bu altyapıyı kazandırdık. Gazi Mustafa Kemal'in muhasır milletler seviyesine taşıma hedefini yerine getiren biz olduk. Sadece kendi vatandaşlarına değil, tüm dostlarına güven veren Türkiye için çok çalıştık. Sevr sevdalılarının, manda heveslilerinin ülkeyi teslim alma gayretlerine fırsat vermedik. Vesayetten darbeye nice oyunu boza boza ülkemizi büyüttük, özgürleştirdik. Ülkemizin Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından ortaya çıkan pastadan en az payı almasını sağlayan kirli oyunlarla boğuştuk. Kendi refah ve güvenlikleri haricinde hiçbir şeyi umursamayanların dayatmalarını aşarak ülkemizi büyüttük, güçlendirdik. Cudi'de Gabar'da Bestler Deresi'nde ezdik, inlerine girdik, gire gire yolumuza devam ediyoruz. Bölücü terör örgütüne en ağır darbeleri indirdik. Sınırımızın ötesinde ne işimiz var diyenlere sınır ötesinde kim olursa olsun oralara girmeye gitmeye varız dedik. Pençe Kilit harekatıyla da teröristlerin inlerine girmeye devam ediyoruz. Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Döktükleri her damla kanın hesabını teröristlerden soruyoruz. Terörün siyasi uzantılarıyla da hukuk mücadelesini sürdürüyoruz.

"Kalleşliktir, namussuzluktur, kanı bozukluktur"

Dört vatan evladının yüreğimizi yaktığı bir günde bölücü örgütün uzantılarının İstanbul'da polisimize saldırmaları kalleşliktir, kanı bozukluktur, namussuzluktur. Ben inanıyorum ki milletvekilliği dokunulmazlığı hiç kimseye teröristi övme hakkı tanımaz. Dünkü alçaklığın faillerine bunun bedelini yargı önünde ödeteceğiz. Türkiye terörün her türlüsüyle mücadelesini eninde sonunda zafere ulaştıracaktır.

Bugün ülkemiz her gelişmeye kendi penceresinden bakıyor tavır geliştirebiliyorsa her alanda verdiği bu mücadele sayesindedir. Dünyadaki her türlü gerilim bizi de etkiliyor. Ancak Türkiye dünün kendi içine kapanık, karşılık almadan bedel ödeyen Türkiye'si değildir. Bir süredir yaşadığımız dalgalanmalara bu anlayışla bakıyoruz. Küresel emtia fiyatlarındaki yükseliş kendi küçük hesapları uğruna fiyatları artıranların neden olduğu belirsizlik gibi sorunlar vardır. Biz buna bardağın boş tarafı diyoruz. Bardağın dolu tarafında ne var. 20 yılda 3,5 trilyon dolarlık yatırım yapan her alanda güçlü altyapıya sahip ülke var. 243 milyar doları yakalayan ihracatçılarımızın başarıları var. Uluslararası ilişkilerde temin ettiğimiz ilişkiler sayesinde her gün daha yüksek rakamlarla ülkemize gelen yatırımcılar var. Firmalarımızın ve vatandaşlarımızın döviz, Altın, TL cinsi varlıklarla gayrimenkul yatırımında duran birikimleri var. Hepsinden önemlisi gelişmiş ülkeler başta olmak üzere potansiyeline güvenerek hedeflerine daha sıkı sarılan Türkiye var. Türkiye 100 trilyon dolarlık dünya pazarından hak ettiği payı almak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırdır.İki asırda kayda değer atılım gösterememiş olmamızın sebebi bizlere yakışmaz. Biz ancak kendi eksiklerimizi ve hatalarımızı bulup bunları düzelterek içindeki kısır döngüden çıkabiliriz.

Erdoğan "Türkiye batıyor" diyenleri 3 gruba ayırdı

Ülkesini yüksek faizle yoldurmayacak, ihracatla ilerleyecek, cari fazlayla ilerleyecek bir yola ihtiyacı vardır. Kendi sorunlarını çözmek için kullanmadıkları yol ve yöntemleri bize dayatanların yol ve yöntemleri tezgahına tekrar düşemeyiz, düşmeyeceğiz. Türkiye Ekonomi programını kararlılıkla uygulayacağız. Bu konuda her gün yeni adım atıyoruz. İnsanlarımızın döviz ve altın tasarrufu alışkanlıklarını TL'ye yöneltmek için çeşitli alternatifler sunuyoruz. Milletimizin her kesimini daha da rahatlatacağız. Aralık ve Ocak gerçekleşmeleriyle enflasyonun sırtımıza bindirdiği kamburdan kurtulacağımız 2023 Şubat ve Mart aylarından itibaren önemli ölçüde geride bırakmış olacağız. Ücretlilerin gelirlerindeki azalışı telafi edecek adımlar atıyoruz. Herkesin hesabını, planını buna göre yapmasını özellikle tavsiye ediyorum. Hedeflerimizden de programımızdan da çalışmalarımızdan da kararlılığımızdan da en küçük bir geri adım atmak olmayacaktır. Rasyonel gerçeklerle izah edilemeyecek fiyat artışlarına karşı hukuki ve idari tedbirler geliştiriyoruz. Hem ümitlerimizin hem de hedeflerime ulaşma ihtimallerimizin en güçlü olduğu dönemdeyiz. Yaşadığımız acılar elde edeceğimiz sonuçlara fazlasıyla değecektir. İş insanları ve milletimizin kafasını karıştırmak için karamsarlık pompalayanların derdi ülkemiz değildir. Dünyanın dört bir yanında yaşanan sıkıntıları görmezden gelip ülkemizi batıyor bitiyor yaygarasıyla değerlendirmek isteyenleri 3 gruba ayırabiliriz. Bunların endişesi reel ekonomiyle büyüyen Türkiye'den eskisi kadar kazanç sağlayamayacak olanlardır. İlk gruptakilerin yönlendirmesiyle hareket eden akademisyen, gazeteci görünümlü tetikçiler bulunuyor. Tetikçiler çok da adam yerine koymuyoruz. Üçüncü grupta ise hükümetimize, ittifakımıza besledikleri husumetten dolayı her şeye körü körüne saldıranlar bulunuyor. İlk iki grubun en çok istismar ettiği de bu kesimdir. Temmuz ayında enflasyon farkları ile milletimizin her kesimini rahatlatacağız.

"Asgari ücreti yüzde 200 oranında artırdık"

Türkiye'nin siyasi ve ekonomik tökezlemesini isteyenlerin hevesini bu defa da kursaklarında bırakacağız. Milli gelirimizi 958 milyar dolara kadar çıkarmışken Gezi olayları ile başlayan çok yönlü saldırılarla hedefimizin gerisinde kalındı, bunlar olmasaydı 1,5 trilyon dolar sınırını aşmış olacaktık. Son 20 yılda asgari ücreti enflasyondan arındırılmış haliyle yüzde 200'e yakın artırdık. Aynı şekilde bu tuzaklarla uğraşmasaydık insanlarımızın gelir seviyelerini de iki katına çıkarmış olacaktık. Hesaplaşmadan son nefesimizi vermeyeceğiz. Bunlara en güzel cevabı ülkemizi dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri yaparak vereceğiz.

Bugün Zonguldak, Filyos'a geçiyorum ve doğal gaz ile ilgili denizaltı tüm boru hatları ile ilgili çalışmayı bugün başlatacağız. Bunlara en güzel cevabı eğitim ve sağlık başta olmak üzere kendi insanlarımıza en iyi hizmetleri sunmak üzere vereceğiz. İhracatçılarımızın da bunlara en güzel cevabı 500 milyar dolarık hedefe bir an önce ulaşıp çıtayı 1 trilyon dolara çıkararak vereceklerini umuyorum.

Sonraki Haber