Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 14 Mart Tıp Bayramı İftar Programı'nda konuştu! "Hedef her büyükşehire şehir hastanesi"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen 14 Mart Tıp Bayramı İftar Programı'nda önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Türkiye 2002'den bu yanan devasa yatırımların karşılığını salgın döneminde fazlasıyla almıştır. Depreme dayanıklı yeniden inşa ettiğimiz sağlık tesislerimiz depremden sonra elimiz ayağımız her şeyimiz oldu. Şehir hastanelerimiz sembol hale geldi. Her büyük şehrimizi 1 şehir hastanesiyle buluşturmayı hedefliyoruz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen iftar programına katılarak, burada önemli açıklamalar yaptı. 

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: 

"SAĞLIK PERSONELİMİZ, İNSANIN EN ÇARESİZ HİSSETTİĞİ ZAMANDA İMDADIMIZA İLK KOŞANLARDIR"

Bugün 14 Mart Tıp Bayramı'nı idrak ediyoruz. Tüm doktorlarımızın, sağlık çalışanlarımızın bayramını canı gönülden tebrik ediyorum. Hastalara şifa olabilmek için sağlık kuruluşlarımızda görev yapan 1 milyon 300 bini aşkın sağlık personelimiz var. Sağlık personelimiz, insanın en çaresiz hissettiği zamanda imdadımıza ilk koşanlardır. Kendinin evinin rızkını kazanırken sağlık personelimiz kadar dua alan başka kimse yoktur. Canı yanan umut arayan hastanın şifa bulmasına vesile olmanın yeri asla doldurulamaz. Rabbim hepinizden razı olsun.

"SALGIN DÖNEMİNİ BAŞARIYLA YÖNETTİK"

Sağlık kadar sağlık hizmetine ulaşım imkanları da çok önemlidir. İyi işleyen sağlık sisteminin önemini başta COVID-19 salgını olmak üzere son yıllarda pek çok kez gördük. Salgın her ne sebeple olursa osun sağlık yatırımlarının ihmale gelemeyeceğini göstermiştir. Türkiye 2002'den bu yanan devasa yatırımların karşılığını salgın döneminde fazlasıyla almıştır. Depreme dayanıklı yeniden inşa ettiğimiz sağlık tesislerimiz depremden sonra elimiz ayağımız her şeyimiz oldu. Şehir hastanelerimiz sembol hale geldi. 36 bin 300 yataklı 24 şehir hastanemizi hizmete açtık. Engellenmeye çalışılan sağlık üsleri bu dönemlerde kritik görevler üstlendiler. Salgın dönemini başarıyla yönettik. Her büyük şehrimizi 1 şehir hastanesiyle buluşturmayı hedefliyoruz.

"SAĞLIKTA TÜRKİYE'NİN ELİNE SU DÖKECEK ÜLKE YOK"

Göreve geldiğimizde sağlık sistemi de aksayan Türkiye vardı. İnsanlar cenazelerini teslim almak için senet imzalamak zorunda bırakılıyordu. İnsanımızın sosyal ve ekonomik statüsünden bağımsız en iyi sağlık hizmetini alabilmesi için her türlü adımı attık. Sağlık altyapısında dünyada Türkiye'nin eline su dökecek ülke olmadığını hemen herkes kabul ediyor. Öyle bir seviyeye ulaştık ki Avrupa'dan ABD'ye onlarca ülkeden insanlar şifalarını Türkiye'de arıyor. Her yıl yüzbinlerce insan sağlığını Türk hekimlerine emanet ediyor.

"SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA ŞİDDET UYGULANMASINA MÜSEMMAMIZ YOK"

Şehir hastanelerimize yenilerinin eklenmesiyle sağlık turizminde daha iyi yerlere geleceğimize inanıyorum. Özlük haklarından çalışma şartlarına her alanda sağlık kadromuza destek verdik. Beyaz Reform ile bir dizi değişimle mali haklar konusunda iyileştirmeler yaptık. Sağlık çalışanlarımızın 3600 ek göstergeden faydalanmasını sağladık. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti katalog suçlar kapsamına aldık. Bunlara rağmen sınırlı da olsa şiddet haberlerine rastlıyoruz. Sağlık çalışanlarımıza şiddet uygulanmasına müsemmamız yoktur.

Sonraki Haber