Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Tank Palet açıklaması
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya'daki tank-palet fabrikasını ziyaretinde konuştu. Erdoğan, Tank Palet Fabrikası'nın Katar'a satıldığı iddialarına yanıt verdi. Katar'ın fabrikaya sadece finansal ortak olduğunu söyleyen Erdoğan, "Tapusu devlette, öyle de kalacak" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya'daki tank-palet fabrikasını ziyaret etti. Burada konuşan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları...
"Bugün burada sizlerle bir arada olmaktan memnuniyet duyuyorum. Bu fabrikamız 1973 yılından beri ordumuza hizmet veriyor. 4 yıl önce de bu tesisi Milli Savunma Bakanlığı bünyesine aldık. 2019 yılında Milli Savunma Bakanlığımız ile fabrikada yeni bir dönemi başlattık.
Fabrikamızın mülkiyeti Hazinemizin, tahisis Milli Savunma Bakanlığı'na aittir. Tapusu devlettedir, öyle de kalacaktır. Fabrikamızın işletmesini yürüten Türk firmasıdır. Kadrolarımız Asfat'ta bulunmaktadır. Hiçbir çalışanımız hak kaybına uğramamıştır. Üretim TSK'mızın ihtiyaç ve talepleri doğrultusunda askerlerimizin kontrolünde devam etmektedir. Yabancı ortak sadece finansal ortaktır. Yüzde 49'uyla. Yüzde 51 Türk ortaklara aittir. Fabrikanın fiili yönetiminde Tosyalı Holding'in dışında ortak yoktur. Buradaki çalışmalar ülkemizin önede gelen demir-çelik sanayici Tosyalı Holding tarafından yürütürlecektir. Kim satıldığını iddia ediyorsa, yalan söylüyordur. Bay Kemal işi gücü akşam yalan sabah yalan. Ne diyor? Katar'ın çocuklarını gençlerini, çocuklarını tıp fakültesine biz sınavsız alıyormuşuz. Yok böyle bir şey.
Desek ki gel ispat et yok böyle bir şey. Olamaz ve sen bizim gençlerimize hakaret ediyorsun, saygısızlık yapıyorsun. Bir gün önce bunu açıklıyorsun bir gün sonra imtihanlar var. Yiğidin mert olduğu Sakarya hani kim diyor suya vurulmaz perçin Sakarya böyle. Hele hele bu itham üzerinden ülkemize, ordumuza laf atıyorsa bilin devlet millet düşmanıdır. Yalan ve iftiraları pervasızca tekrarlayan bu zat yargı tarafından tazminat cezasına da çarptırılmıştır. Aynı yalanları sürekli tekrarlayıp duruyorlar. Milletimiz bu yalancıları 2023 seçimlerinde bir kez daha sandığa gömerek hak ettikleri cevabı verecektir. Bu ara ne diyor, 6 ay sonra seçim var biz geliyoruz diyor. Sen bu 6 ayı daha çok konuşursun. Bizim seçim tarihimiz belli haziran 2023. Bu leblebi çekirdek işi değil. Siyaset dürüstlük ister, ama dürüstlük bunların semtine uğramamış. Bu fabrikamızda Fırtına Obüsü, Poyraz Mühimmmat Aracı tasarımı yürütülmektedir. Palet ve askı donanımlarının tasarım, imalatı ve bununla ilgili yenilemesi ile ilgili en önemli entegre tesis buradadır. Bunun yanında fabrikamızda kamu ve sivil kuruluşların optik sistem ihtiyaçlarını karşılayan bir atölye de buradadır.
Ayrıca Altay tankımızın üretimini de burada yapmayı planlıyoruz. Yazılımdaki gençlerimize sordum dedim ne zaman bitiriyoruz bu işi en kısa zamanda diyorlar. En kısa zaman ne zaman bunu söyleyin. Dedim ki 2023'ün başında bunu yetiştirmeye var mıyız? Siz var mısınız? Evet biz de bütün ekibi inşallah sıkıştıracağız ve hedef buradan Altay'ı inşallah 2023'ün başında orduya teslim törenini yapacağız. BMC istihdam ettiği ilave mühendislerin de katkısıyla ülkemizin yerli ve milli tank projesini de inşallah gerçekleştirecektir.
Her ne kadar palet fabrikası olsa da tankı da burada üreteceğiz. 15 Kasım 2012'de burada 244'üncü Fırtına Obüsümüzün gövde kaynığını sizlerle birlikte atmıştık. 2016 yılına kadar 280 Fırtına Obüsü üretilerek TSK'nın hizmetine verildi. Sınır ötesi operasyonlarda destan yazan Fırtına Obüslerinin üretiminde emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum.
Geçtiğimiz yıl itibarıyla yeni nesil Fırtına Obüslerinin üretimine başladık. Türk Savunma Sanayii'nin gurur abidesi olan bu fabrikamızı yeni yatırımlarla, yeni insan kaynağı ile geleceğe taşımak boynumuzun borcudur.
İHA'larımızla, SİHA'larımızla yakında hizmete girecek TİHA'larımızla nasıl başarılara imza atıyorsak, karada da aynı başarılara imza atmakta kararlıyız.
Zırhlı taşıyıcıları çok önemsiyorum. Çünkü ona güvenle bakıyoruz. Bizi bu alana önem ve öncelik vermeye mecbur eden nedir? Savunma Sanayii'nde güvenilir olmaktır. Kendimiz, dostlarımız ve tüm insanlık için daha adil bir dünya kurmanın mücadelesini yürütüyoruz.
Bize ne dediler? Ne işiniz var Suriye'de, Libya'da, Karabağ'da, Doğu Akdeniz'de. Bunu diyenler ya dünyadan habersiz ya da düşmanın kılıcını çekmektedir. Biz buralarda varız olmaya da devam edeceğiz. Allah nasip ederse 20 Temmuz'da Kuzey Kıbrıs'tayım. Geniş bir ekiple orada olacağız. Avrupa Komisyon Başkanı ile konuşuyoruz. Diyor ki, "Duydum ki Kıbrıs'a gideceksiniz. Oradan sert mesajlar vermeseniz." dedim nasıl mesajlar vereceğimi de bana bildirirseniz ben o metni orada okurum. Yani bunlar kimin kim olduğunu daha öğrenememişler. Ben bu milletin bir evladıyım. Sen Erdoğan'ın ne zamandan beri talimatla konuşma yaptığını öğrendin. Biz hakkımız neyse bu hakkımızı söke söke alırız ve alacağız. Doğu Akdeniz'de ve Kıbrıs'da oralarda petrol arama işlerimizi sürdüreceğiz. Devamlı doğalgazın sinyalleri geldi şimdi inşallah hedef oradan doğalgazı çıkarmak. Doğalgazı çıkardıktan sonra benim milletim çok daha rahatlayacak."