Devletten sonra özel sektör de kolları sıvadı! Kiralar 4 bin liraya düşecek

Dar gelirli vatandaşlar için başlatılan ucuz konut projesinde ilk kazma vurulurken özel sektörden de erişilebilir konut için öneri geldi. Kamu-özel işbirliği modeliyle devlet arazisinde konut geliştirmeyi öneren gayrimenkulcüler, projenin hayata geçmesiyle, vatandaşların 3+1 evleri ortalama 4 bin TL'ye kiralayabilmesini amaçlıyor.

Fahiş kira ve ev fiyatlarının ardından devlet, peş peşe attığı sosyal konut adımlarıyla vatandaşların yükünü azaltmayı hedefliyor. Dün ilk kazması vurulan Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesiyle milyonlarca kişi ev sahibi olacak. Ucuz konut için atılan bu adımlar sonrası elini taşın altına sokmak isteyen özel sektör temsilcileri, yeni bir öneride bulundu. Önerinin hayata geçmesi durumunda, 3+1 evlerin kirası 4 bin TL'ye kadar inebilecek.

Sabah'tan Betül Alakent'in haberine göre; Dar ve orta gelirli vatandaşlar için konut geliştirmeyi planlayan özel sektör oyuncuları, yeni bir öneri getirdi. Buna göre, devlet arazilerinde sosyal konutlar yapılacak, yıllık üst limiti belirlenen oranlarla kiralanacak.

Öneri hayata geçerse, vatandaşlar, bugünün koşulları baz alındığında 3+1 evleri ortalama 4 bin TL'ye kiralayabilecek.

Yeni bir rota oluşturulacak

Bu sene "Rota Yeniden Oluşturuluyor" mottosuyla düzenlenen ve 17'nci kez geçekleştirilen Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) Gayrimenkul Zirvesi'nde, GYODER Başkanı Mehmet Kalyoncu Erişilebilir Konut Modeli'nin detaylarını anlattı.

Gayrimenkul sektöründe yeni bir rota oluşturmak istediklerini aktaran Kalyoncu, bunu da özel sektör, kamu, yerel yönetimler, mimarlar, şehir planlamacılar ve değerleme firmaları gibi tüm paydaşlarla yapmayı hedeflediklerini ifade etti.

Ankara'da Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesinin temellerinin atıldığını hatırlatan Kalyoncu, "Her şeyi devletten beklememiz lazım. Biz özel sektör olarak toplumsal ihtiyaçları ve ülke menfaatlerimizi gözeterek bu konuya yaklaşıyoruz" dedi.

5 yıllık kontrat olacak

GYODER olarak Ocak 2022'de Erişilebilir Konut Komitesi'ni kurduklarını anlatan Kalyoncu, bu komite ile Erişilebilir Konut Modeli'ni kurguladıklarını kaydetti. İnşaatta en büyük maliyetin yüzde 50 ile arsa payından geldiğine dikkat çeken Kalyoncu, şöyle devam etti: "Bu yüzde 50'lerde olduğu sürece erişilebilirliği konuşamayız.

O nedenle bir kamu-özel işbirliği modelini devreye alalım. Devlet bu projenin yapılacağı arsaları ücretsiz tahsis etsin. Burada geliştireceğimiz konutları alt ve orta gelir grubuna kiralayalım.

Kirada her il için devlet yıllık üst limit belirlesin. Bu konutlar kiracılara 3-5 yıllık kontratlarla verilsin. Evlerde ortalama kira bedeli harcanabilir hane gelirinin yüzde 30'u olabilir. Çalışan anne-baba üzerinden düşündüğümüzde ikisinin gelirinin yüzde 30'u kiraya verilebilir. Bugünün koşullarında 3+1 daireni kirası ortalama 4 bin TL olabilir."

SPK denetlesin

Bu maksatla kullanılan arsaların gerçekten ihtiyaç sahibine gittiğinden emin olunması gerektiğine dikkat çeken Kalyoncu, "Projeler Sermaye Piyasası Kurulu tarafından denetlenen GYO'lar tarafından yapılabilir. TOKİ de buraları denetleyebilir" dedi. Projenin kabul edilmesi halinde 1-1.5 yılda konutların üretilebileceğini anlatan Kalyoncu, "Bu modelde 500 bine kadar konut üretebiliriz" diye konuştu.

Konutlar 15 yıl sonra devletin

Arsa maliyeti sıfırlansa dahi yatırımın 15 yılda geri döneceğini anlatan Kalyoncu, "Bu vadelerde bir fonlama imkânı oluşturulursa, devletin kontrol ettiği bir mekanizmada erişilebilir kira rakamıyla konutlar üretilebilir. İhaleye girip kazanıyorsunuz, inşa ediyorsunuz, işletip kiraya veriyorsunuz.

Maliyetler size yansıyacağı için nitelikli üretimin olacağı bir model. 15 veya 18 yılın (ihalede şartlar nasıl belirlendiyse) sonunda sağlam ve temiz bir şekilde devlete konutları teslim ediyorsunuz. Devlet arsalarını ekonomiye kazandırılıyor, sektördeki atıl kapasiteyi kullanmış oluyoruz. Şu anda ihtiyaç olan erişilebilir konut problemini çözmüş oluyoruz ve aslında devletin de bu süreler bittiğinde elinde yönetebileceği bir konut stoku oluşuyor" şeklinde konuştu.

Orta gelirli için konut üretilmeli

GYODER tarafından 17'ncisi gerçekleştirilen Gayrimenkul Zirvesi'nin, "Küresel Yatırımlar" panelinde konuşan Vonovia CEO Rolf Buch, "İnsanlar şehirlere göç ediyor. Türkiye'de de aynı tecrübe yaşanıyor. Orta ve alt gelir grubu için konutlar sunulmalı" dedi. Emaar Properties Yönetim Kurulu Başkanı Jamal Bin Theniyah da, "Türkiye çok büyük bir ekonomi.

Güney, Kuzey, Doğu ve Batı'nın birleştiği bir merkez İstanbul. Biz de daha fazla yatırım imkânı görmek istiyoruz" diye konuştu. Panelin son konuşmacısı Gaw Capital Partners Başkanı Goodwin Gaw da, "Türkiye Asya ve Avrupa'yı birbirine bağlıyor. İstanbul çok büyük bir köprü" ifadelerini kullandı.

Zirvenin ikinci paneli "Yeni Dünyanın Şifresi: 4T" oldu. Burada konuşan MESA Holding CEO'su ve MESA Mesken Yönetim Kurulu Başkanı Mert Boysanoğlu, MESA konutları için sıfır karbon ayak izi hedeflerinin olduğu bilgisini verdi. "Geleceğin Rotasında Türkiye Ekonomisi ve Gayrimenkul" başlıklı panelde konuşan DenizBank Finansal Hizmetler Grubu CEO Hakan Ateş, herkesin erişebileceği konutlar üretilmesi gerektiğini söyledi.

Artaş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya ise, "Elimiz değil, gölgemiz taşın altında çalışıyoruz"dedi. LC Waikiki Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük ise, "Türkiye'de AVM'ler olmasaydı bizim yurtdışında mağazamız olmazdı" ifadelerini kullandı.

Sonraki Haber