Oğlu pompalı tüfekle vurdu! Kangren olabilir! "Yürümek istiyorum"

Diyarbakır'ın Bağlar ilçesine bağlı Şeyh Şamil Mahallesi'nde yaşayan 36 yaşındaki Hediye T., Adana'dan gelen oğlu Y.T. tarafından pompalı tüfekle vuruldu. Kurşunun ayaklarına isabet ettiği genç kadın kanlar içinde kalırken oğlu olay yerinden kaçtı.

Hediye T. Selahaddin Eyyubi Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Polis ise kaçan Y.T.'yi annesini vurduğu pompalı tüfek ile birlikte yakaladı ve gözaltına aldı. Pedagog ile birlikte poliste ifadesi alınan Y.T., annesini neden vurduğunu açıklamazken, Adana'dan Diyarbakır'a otobüsle geldiğini söyledi. Y.T. "Çantanın içerisine silahı bırakıp, onunla birlikte otobüse binip geldim. Kendim, bunu yaptım." dedi. 

Yapılan işlemlerin ardından adliyeye sevk edilen genç, çıkarıldığı mahkeme kararına göre tutuklandı.

Oğlunun, babasının dolduruşuna geldiğini iddia etti

Eşi İ.T.'den (43) 5 yıl önce boşandığını ve Diyarbakır'a yakınlarının yanına geldiğini söyleyen Hediye T., oğlunun kendisini vurmasının arkasında babasının dolduruşu olduğu ifade etti. 10 yaşındaki çocuğunun da velayetinin kendisinde olmasına rağmen babası tarafından alıkonulduğunu öne sürdü. Boşanmalarının üzerinden yıllar geçse de eski eşinin kendisini hala rahat bırakmadığını ve sürekli takip ettiğini söyledi. 

Hediye T., "Çoğu defa başkalarını peşime takıyordu. 10 yaşındaki kızım D.T., benim velayetimdeydi ama babanın da görme hakkına sahip olduğu için ona gönderiyordum. Şimdi ise çocuğumu bana göndermiyorlar." dedi.

“Kızım sürekli ağlayarak gel beni al diyor”

Çocuğum şu an Adana’da. Çocuğum sürekli ağlayarak 'Anne gel beni al' diyor. Bana bunu yaşatan eski eşim. Çocuğumu dolduruşa getirerek, ‘Git anneni 2 bacağından da vur. Ne kendine bakabilsin ne de çocuğuna bakabilsin’ demiş. Onun amacı bu. İ.T. benim çocuğuma bakabildiğimi, ayakta durabildiğimi duydu ve adam artık dayanamayıp ‘Ben bunu ayaklarından bir şekilde sakat edeceğim’ dedi. Daha sonra oğlumu dolduruşa getirdi.

“Bunları bana başkası yaptırıyor”

Benim oğlum beni çok sever. Çocuğumu artık öyle bir şekilde dolduruşa getirdi ki bana düşman kesildi. En son oğlum beni aradı, ‘Anne ben babamdan dayak yedim. Çabuk bana bilet ayarla ben Diyarbakır’a geleceğim. Babam bana 7/24 dayak atıyor, küfrediyor, artık dayanamıyorum’ dedi. Ben de ona tamam deyip biletini ayarlayıp para da yolladım. Beni aradı ve otobüste olduğunu, onu dert etmememi istedi.

Sabah 06.30 sıralarında beni aradı ve Polis Okulu’nun orada olduğunu evi bilmediğini söyledi. Onu almaya gittim. Beni görünce sarıldı ve elimden, boynumdan öptü. Bana, ‘anne sana kurban olurum. Anne benim sana kötülüğüm olsa da bil ki benden değil. Bunları başkası bana yaptırıyor’ dedi.

Ben de ona, ‘Kim ne yapıyor’ dedim. O da bana, ‘Neyse evde sonra konuşuruz’ dedi. Sonra eve geldik. Tam anahtarı kapıya koyunca silah sesleri geldi. Ona dönerek, ‘Oğlum ne yapıyorsun’ dedim. Bana ‘Amacım senin ayağına sıkmaktı’ dedi. O esnada 2 ayağıma sıktı. Sonra beni Selahaddin Eyyubi Devlet Hastanesi'ne kaldırdılar. Daha sonra Dicle Üniversitesi Hastanesi’ne götürdüler.”

“Ayaklarım bitmiş vaziyette”

Yaralarının enfeksiyon kaptığını ve kangren olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını söyleyen Hediye T., “Ameliyat oldum ama iyi bakılmadım. Benim sağ bacağım biraz çalışıyor, sol bacağım ise hiç çalışmıyor. Ayaklarım bitmiş vaziyette. Ben sakat kalmak istemiyorum. Yürümek istiyorum. Bacağıma bir çare bulsunlar. Bir de çocuğumu istiyorum başka bir şey istemiyorum.” dedi.