Ekrem İmamoğlu'ndan sokak hayvanları yasa teklifiyle ilgili açıklama! Çözüm önerisi sundu

Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, sokak hayvanlarıyla ilgili yasa teklifine ilişkin belediyelerin görüşü alınmadan hazırlandığını ve bilimsel olmayan yöntemlerle sorunlar içerdiğini vurguladı. İmamoğlu, hayvanların öldürülmesinin zorunlu hale getirileceği bir ortam yaratıldığını belirtti ve TBB olarak çözüm önerilerinin kısırlaştır-aşıla-yaşat politikasının uygulanması gerektiğini savundu.

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, birliğin Altındağ ilçesi Hamamönü'ndeki Tevfik Bey Konağı'nda düzenlenen TBB Encümen Toplantısı'na katıldı. Toplantının ardından konuşan İmamoğlu, deprem bölgesinde araştırmalarda bulunacak TBB komisyonunun çalışmalarına başladığını belirtti. Komisyonun bir aylık süre içerisinde, deprem bölgesindeki hizmetlerin hem merkezi hem de yerel idare boyutunda sürecin nasıl yönetildiğine ilişkin tespitlerde bulunacağını aktaran İmamoğlu, "Yerinde yapılan tespitler çerçevesinde TBB eylem planı ortaya çıkmış olacak. Katkılarımızla o bölgede olmayı hedefliyoruz. Aynı zamanda o sonuçları açıklayacağımız encümen toplantımızı da deprem bölgesindeki bir şehrimizde yapmayı arkadaşlarımızla karar verdik." dedi.

“HAYVANLARIN YEREL YÖNETİM TARAFINDAN HAYATLARINA SON VERİLMESİ ZORUNLU HALE GETİRİLMEKTEDİR”
Belediyelere, Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin sorulmadan hazırlandığı iddiasında bulunan İmamoğlu, teklifin yöntem, bilimsellik, uygulama açısında sorunlar içerdiğini öne sürdü.

İmamoğlu kanun teklifiyle ilgişi şunları dedi:

Hayvan üretim tesislerini yasal ve yasal olmayan sayıları binlerle ifade eden, edilen hayvan satış noktaları ilgili denetimler yapılmamak ve sınırlandırma getirilmemektedir ve çok önemli husus yasa TBMM’ye sunulmadan önce yasa taslağında tüm sorumluluğun yüklendiği yerel yönetimlerle ve konunun uzmanlarıyla istişare edilmemiş olması ve konunun kamuoyuna açık bir şekilde tartıştırılmamış olması ne yazık ki bildiğimiz bir yöntemle sanki birileri tarafından basına sızdırılıp kamuoyu kendi kendine tartışsın yönteminin tercih edilmiş olması, uygar olmayan, demokratik olmayan bir zeminde bu taslağın TBMM'ye gelme döneminin sürecini bize yaşatmıştır. Bakanlık verilerine göre Türkiye'de 2 milyon sahipsiz köpek bulunmakta. Yine bakanlık verilerine göre Türkiye genelinde hayvan bakım evlerinin toplam kapasitesinin 105 bin adet olduğu ortaya çıkmakta. Bu bağlamda sokak kedilerinin, köpeklerinin toplanıp bakım evlerine muhafaza edilip sahiplendirilmesi için yeterli altyapı bulunmamaktadır. Bu yılın sonuna kadar tamamlanması öngörülen bakımevleri için süre de 2028 yılına uzatılmıştır. 2028 yılına kadar bu altyapının sağlanamadığı her hayvanların yaşamına son verileceği ortadadır bu mevzuata göre. Kanun teklifinde ikincil aşama gibi gösterilmesine karşın hayvanların yerel yönetim tarafından hayatlarına son verilmesi böylece zorunlu hale getirilmektedir.

“KISIRLAŞTIR-AŞILA-YAŞAT” ÖNERİSİ
Köpek üretimi ve satışıyla ilgili denetim ve kısıtlamalar arttırılmadıkça köpeklerin ve kedilerin öldürülerek sokaklardan nüfusunu azaltmayacağını biliyoruz. Çünkü boşalan alanlara yeni sokak hayvanlarının hızlıca yerleşeceği bilimsel çalışmalarda bir gerçektir. Bu yönüyle biz TBB olarak canlıların yaşamına son vermeden kısırlaştır-aşıla-yaşat politikasının en üst seviyede bir seferberlikle yönetilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Özellikle belediyelerimiz arasında koordinasyon gerek ilçeler gerekse ilde sınır illerde çözüm çok büyük önem taşımaktadır. Kısırlaştırma işlemlerinin süpürme şeklinde yapılması sayesinde bölgesel olarak kısırlaştırılmamış hayvan kalmaması hedef olmalıdır.
 
“TBB HİÇ GÜNDEME DAHİL EDİLMEDİ”
Türkiye'nin dünyada en az kuduz vakası gören ülkelerden biri olması önemli bir tespittir. Dünya Sağlık Örgütü köpeklerin toplu şekilde yok edilmeye çalışılmasının işe yaramadığını hatta ters etki yaptığını da raporlamış olması bu yasa çalışılırken bu tür verilere dikkat edilmediğini tarafımızca tespit edilmiştir. Öte yandan kentlerde ve kırsalda yaşayan kedilerin ve köpeklerin özellikle fare sıçan gibi hastalık yiyen canlıların istilasını önlediği özellikle de kırsal bölgelerden kent merkezlerine inecek yaban hayvanlar için de bariyer görevi gördüğü uzmanlarca tespit edilmiştir. Dolayısıyla birçok canlının başka türlü sakıncalı hallerini istilalarının baş edilmez duruma geleceği özellikle teknik arkadaşların tespit ettiği bir durum.  Bu manada özellikle ülke genelinde düzenli ve etkili bir kısırlaştırma kampanyası, ilgili bakanlıkların kamu kurumlarını tüm yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, gönüllüleri sürece dahil edilmesi, bakım bakımevi açma zorunlu olmasına rağmen bunu yerine getirmeyen yerel yönetimlerle ilgili sıkı denetimlerin yapılması, mali zorluk yaşayan belediyelere ve özellikle işletilmesi konusunda ve yapımı konuda bakanlığın destek sağlaması, hayvan üretim tesislerinin ruhsatlandırılması ve işletilmesiyle ilgili çok sıkı kriterlerin belirlenmesi ve özellikle internet üzerinden illegal satış yapan işletmelerin, kişilerin hakkında ciddi caydırıcı cezaların yapılması gibi hususların ekleneceği ve şeffaf bir biçimde çalışılarak, düşünün ki TBB hiç gündeme dahil edilmedi.

Sonraki Haber