Enkaz üzerine kurulan kağıttan ilişkiler

Etrafınızda duymuşsunuzdur 4 senelik, 6 senelik hatta 10 senelik bir ilişkiden çıkıp bir iki ay içerisinde evlenen insanları. Ben bu durumu her duyduğumda garipserdim fakat zamanla bunun altında yatan bazı nedenleri anladım diyebilirim.

Bir ilişkiye başladığınızda heyecan ve heves seviyesi 10 üzerinden 10’dadır. Yeni şeyler keşfetmek birini tanımak ona alışmak belirli bir zaman alır, keşfettiğiniz her şey 10’dan bir sayı düşürür, bir noktadan sonra, yani tamamen tanıdığınıza inandığınız noktada ilişki bir düzlem üzerinde ilerler.

Bana kalırsa sevgililiğin miadı maksimum 3 senedir. 3 sene sonra evlilik ile sonuçlanmayan ilişkiler ya toksikliğe döner ya da ilişki içerisindeki her şey tüketilir. Her şeyden kastım sadece olumsuzluk değil bence ilişkiler olumlu anlamda da tüketiliyor.

Her iki durumda da bir ilişkinin evliliğe evrilmesi çok zor bir ihtimal. Sonraki süreç ise şöyle ilerliyor toksik ya da heyecanını kaybetmiş bir ilişkiden çıkan biri 2 yoldan birini seçiyor ya evlilik düşüncesini hayatından çıkartıp uzun süre hayatına kimseyi almamak ya da kısa süre içerisinde çok hızlı bir evlilik kararı.

Bu kararın alınmasının altındaysa yatan sebeplerden ilki eski sevgiliye ‘Bak sorun bende değil, ben yapabiliyorum’ mesajı verebilmek, diğeri ise yas sürecinden kaçmak. Tabii bir enkazın kalıntılarını temizlemeden yapılan bir evlilik ne kadar sağlam olur o konu da biraz şüpheli.