Erdoğan Aktaş mikrofon uzattı! Depremden 6 gün sonra burnu bile kanamadan çıkan Menekşe teyzeye acı gerçek söylenemedi

Merkez üssü Kahramanmaraş'ta meydana gelen 7,7 ve 7,6 iki büyük deprem 10 ili etkiledi. Arama kurtarma çalışmaları devam ederken tv100 ekibi deprem bölgesine, Kahramanmaraş'a gitti. Erdoğan Aktaş 6 gün sonra kurtarılan Menkeşe Teyze ve yakınlarına mikrofon uzattı. 

YAKINLARI CENAZESİNİ BEKLEMİŞ

Erdoğan Aktaş röportajına başlamadan önce şunları söyledi: Hastanede dolaşırken Menekşe Kabak ile karşılaştık. 6 gün boyunca enkaz altında kalan 70 yaşındaki kadının yakınları cenazesini alalım diye beklemiş. 

  YAKINLARININ ÖLDÜĞÜNÜ SÖYLEYEMEDİLER

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde röportaj yapan Erdoğan Aktaş; "Yaşanan acı koridorlara yayılmış durumda." diyerek Menekşe Kabak'ın yakınları ile konuştu. 70 yaşındaki Menekşe teyze depremden tam 6 gün sonra kurtarıldı. Sağlığı ise son derece iyi. Oğlunu, gelini, iki torunu kaybetmiş ve ancak ona söyleyemiyorlar.

Röportajın devamı şöyle:

Menekşe Kabak: 6 gün bir yerde karanlıkta oturdum. Depremin olmasıyla apartmanın göçmesi bir oldu. Hiç kımıldayamadık. 

Erdoğan Aktaş: Evde kaç kişiydiniz

Menekşe Kabak: Benim odam ayrıydı. 2 çocuk ayrı odada.

Erdoğan Aktaş: Nasıl oldu? Sesinizi mi duyurdunuz?

Menekşe Kabak: Evet iyiyim hiçbir şeyim yoktu. Tahtanın üstüne oturdum. Dualarımı okudum

Erdoğan Aktaş: Ailenizden kimse var mıydı?

Menekşe Kabak: Çocuğun sesini duydum. Beni de kurtarın diye

Erdoğan Aktaş: Kurtarma ekibine nasıl duyurdunuz?

Menekşe Kabak: Beni kurtarın dedim duymadılar. Ümidi kesmiştim. Elimde tahta vardı. Onu duvara vurdum. Kaçınçı kattasın dediler. 5 kere duvara vurdum. İyiyim dedim. Öylece geldiler buldular beni. Allah herkesten razı olsun. 

Menekşe Kabak'ın kardeşi: Biz ölüsünü bekliyorduk. Bacım karanlıktan çok korkardı. Allah ile baş başa. Üç gün namazını kılmış. 

Menekşe Kabak'ın erkek kardeşi: Acımızı henüz ablamızla paylaşamadık. 6 gün boyunca dişimizle tırnağımızla harfiyatları kazıdık. Rabbim bize ablamı bahşetti. Darısı inşallah enkaz altındakilere. Ablama söyleyemedik. Yeğenimi ben büyütmüştüm. İstanbul'a Ankara'ya götürdüler dedim. Ne kadar inanmasa da inandırmaya çalşıyoruz. Küçük olan kızı sağ çıkarmıştık. Beyin kanamasından vefat etti.