Erdoğan: NATO üyelerinin bize yanlış yapmalarını bizim kabullenmemiz mümkün değil

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;

Yeni Zelanda ve Sri Lanka'da yaşanan saldırılar terörün ve nefretin ulaştığı noktayı açıkça ortaya koymuştur. 

Giderek yoğunlaşan ırkçı, ayrımcı islam karşıtı saldırılar karşısında tutarlı tepki gösterilmemesi tehlikeyi büyütüyor.

DEAŞ'la mücadelede ülkemize destek verenler, sığınmacılar konusunda da tüm yükü üzerimize bıraktı. 

Suriye'de 4 bin kilometrekarelik alanı teröristlerden temizleyerek bölge halkını huzursa kavuşturduk. Yakında Suriye'nin sınırlarımız boyunca uzanan diğer bölgelerini de teröristlerden temizleyerek 4 milyona yakın sığınmacının evlerine dönebilmelerine imkan sağlayacağız.

Suriye'nin kuzeyindeki terör örgütleri

Bu tür eylemler bireysel görülerek veyahut da bunlar terörist değil, sıradan örgütler denilerek geçiştirilemez. Aksi takdirde yakın bir gelecekte dünyamız hiç kimsenin güvende olmadığı, huzurlu yaşayamadığı bir yer haline dönüşmeye mahkumdur."

Filistin meselesinde iki devletli çözüm anlayışına karşı gelecek tüm girişimlere karşıyız. 

Kıbrıs ve Doğu Akdeniz'de istikrar ancak Türkiye ve KKTC'nin hak ve özgürlüklerinin gözetilmesiyle sağlanır. 

Artan yoksulluk, yasadışıu göç ve iklim değişikliği gibi sorunlar mevcut durumu daha da zora sokuyor. 

Uluslararası kurumsal yapıların acil ve kapsamlı reform ihtiyacı her geçen gün daha önemli hale geliyor. Biz haklı olan güçlüdür diyoruz, güçlü olan haklıdır demiyoruz. 

Biz NATO üyesiyiz. Öyleyse diğer NATO üyelerinin bize yanlış yapmalarını bizim kabullenmemiz mümkün değil. Hem NATO üyesi olacaksın, NATO'da stratejik ortak olacaksın, ondan sonra size yaptırım konuşulacak. Bu anlaşılabilir bir şey değil.

AB üyeliği bizim için başından beri stratejik bir dış politika hedefi oldu, olmayı da sürdürmekte ama AB hala bize çalım atıyor.

Uzak ya da yakın demden tüm ülkelerle ilişkiler geliştiriyoruz. Düşmanı azaltma, dostu artırma politakımızdır bu.

Türkiye sizlerin her birinin dostudur, sizler için de öyle olmak ve görülmek istemektedir.