Finans Analisti İslam Memiş yorumladı: Manipülasyon önlenecek

Finans Analisti İslam Memiş, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BBDK) kredi kullanacak şirketlerin 15 milyon TL'lik yabancı varlık sınırının 10 milyon liraya indirildiğini duyurmasının ardından tv100 canlı yayınında yaptığı açıklamada, kararla döviz kurlarındaki manipülasyonların önüne geçilebileceğini söyledi.

This browser does not support the video element.

Finans Analisti İslam Memiş, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BBDK) kredi kullanacak şirketlerin 15 milyon TL'lik yabancı varlık sınırının 10 milyon liraya indirildiğini duyurmasının ardından tv100 canlı yayınında yaptığı açıklamada, kararla döviz piyasalarında manipülasyonun önüne geçilmesinin hedeflendiğini söyledi.

Döviz kurlarının yüksek olması ve seçim sürecinin yaklaşması nedeniyle finans kurum ve kuruluşlarının yeni tedbirler açıkladıklarına dikkat çeken İslam Memiş, konuyla ilgili şöyle konuştu:

Kurulun son kararında bankalar ve finansal kuruluşlar dışında bağımsız denetime tabi olan yabancı şirketlere 10 milyon TL üzerinde bir varlığı varsa bunu direkt TL kredisinden ziyade kendi varlıklarını kullandırmakla ilgili bir karar çıktı. Aktif toplamda da 1 yıllık net satış karının hasılasının büyük oranını yüzde 5'i aşmaması kaydıyla oluyor. Bu rakam daha önce 15 milyon liraydı. Bu 10 milyon liraya inmiş oldu.

Karar 1 Kasım itibarıyla uygulanacak. Alınan karardan sonra tekrar kendi dövizini banka mevduatlarında tutup TL ile ihtiyaç veya şirket kredisinde kullanmak gibi bir zorunluluk ortadan kalkmış olacak. Çünkü kendi döviziniz kendi paranız var. TL'ye ihtiyacınız yok. Daha önceki süreçlerde de biz bu kredileri döviz alınmak suretiyle veya farklı enstrümanlara yatırım yapmak suretiyle piyasaları da manipüle edildiğini görüyorduk. Verilen kredilerin de aslında daha önce de takibi pek mümkün değildi ve ihmal edilmişti.

Bundan sonraki süreçlerde herkesin kendi kasası ve öz sermayesine göre ihtiyaç doğrultusunda kredi verilecek. Bu da özkaynakların biraz daha bilinçli kullanılması daha çok yerel sahaya sürülmesi veya ihtiyaç sahiplerine sürülmesi anlamında ciddi bir katkı sunuluyor.  1 Kasım itibarıyla da özellikle döviz kurlarında manipülatif atakların önüne geçilmiş olacak.

Ancak bu kararların da kalıcı değil geçici kararlar olduğunu özellikle belirtmek isterim. Sadece Türkiye değil diğer ülkeler de bu finansal kriz içerisinde farklı tedbirler almaya devam ediyorlar. Yine asya piyasalarında da yaşanan dolar satış müdahalesi gibi sık sık yaşanmaya devam ediyor. İngiltere'de siyasi kriz yaşanıyor. ABD ve Avrupa'da da ciddi bir enerji krizi, enflasyon sürecinin konuşulduğu bir dönemden geçiyoruz.