Gezi Parkı davasında Osman Kavala'ya tahliye çıkmadı

Gezi Parkı davasında dosya, esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için cumhuriyet savcısına gönderildi. 16 sanığın yargılandığı dava 18 Şubat'a ertelenirken Osman Kavala'nın tahliye talebi de reddedildi.

Gezi Parkı odaklı olaylara ilişkin, Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala'nın da aralarında bulunduğu 1'i tutuklu, 6'sı firari 16 sanığın, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan yargılandığı dava dosyası esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için cumhuriyet savcısına gönderildi. 

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki binada yapılan duruşmada söz alan sanık avukatları, heyetin bir önceki celsede Murat Pabuç adlı kişinin tanık olarak dinlenilmesine hükmettiğini, ancak bu kişinin "can güvenliği olmadığı" gerekçesiyle itirazda bulunması üzerine beyanının celse arasında alınmasının usule aykırı olduğunu savundu.

Avukatlar, iddianamede "bilgisine başvurulan" sıfatıyla yer alan tanık Pabuç’un duruşmada sanıklar ve avukatlar huzurunda dinlenilmesi gerektiğini ve heyetin usul ve yasalara aykırı davrandığını öne sürerek, reddihakim talebinde bulundu. 

Bir kısım sanık avukatları ise bir önceki celse, Eskişehir'deki Gezi Parkı odaklı eylemlerde üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz'ın dövülerek öldürüldüğü iddiasına ilişkin davada "kasten yaralama sonucu ölüme neden olma" suçundan 10 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılan polis memuru Mevlüt Saldoğan’ın bu davaya "katılan" sıfatıyla kabul edildiğini belirterek, bu karardan dönülmesini talep etti.

Bir sanık avukatı, mahkemenin Saldoğan hakkında verdiği katılma kararına ilişkin, "Saldoğan, mağduriyetini ifadesinde şöyle dile getiriyor: 'Ölümden beni sorumlu tuttular. Bu olay sebebiyle işimden atıldım. Aile birliğim bozuldu, şikayetçiyim.' Bir katili, adam öldürdüğü için mağdur kabul ediyorsunuz." ifadelerini kullandı. 

Mahkeme Başkanı Galip Mehmet Perk ise "Sopayla yaralandığı için o yönden katılma kararı verdik." dedi. Bu sırada salonda izleyici olarak bulunan Ali İsmail Korkmaz’ın annesi ayağa kalkıp tepki göstererek, "Ben Ali İsmail’in annesiyim." diye bağırdı.

Mahkeme heyeti, kısa bir müzakereye çekildikten sonra yargılamayı uzatmaya yönelik olduğu gerekçesiyle reddihakim talebini reddetti. 

Bunun üzerine söz alan sanık Osman Kavala’nın avukatı, talepleri reddedildiği ve tarafsız yargılama yapılmadığı için savunmadan çekildiklerini söyleyerek, diğer sanık avukatlarıyla salondan çıktı. Avukatın bu sözlerinin duruşma salonundaki izleyiciler tarafından alkışlanması üzerine mahkeme başkanı, salondaki izleyicilerin dışarıya çıkarılmasına hükmetti.

Kısa bir aranın ardından devam eden duruşmada tutuklu sanık Osman Kavala sanık kürsüsüne çağrılarak, tanık Murat Pabuç’un ifadesine ilişkin diyecekleri soruldu. 

Sanık Kavala, Pabuç’un beyanlarının yasaya uygun alınmadığını, bu nedenle bir değerlendirmede bulunamayacağını söyledi. 

Mahkeme başkanı, tanık Pabuç’un ifadesini duruşma salonunda okuduktan sonra Kavala’ya yeniden savunmasını sordu. 

Bu sırada CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, avukatlar olmadan sanık savunması alınmayacağını söyledi. Mahkeme başkanı ise söz verilmeden konuşulamayacağı konusunda birkaç kez uyardığı Tanrıkulu’nun salondan çıkarılmasına karar verdi. 

Yeniden sanık kürsüsüne alınan sanık Kavala, tutukluluğuna son verilmesini, davanın AİHM içtihatlarına uygun şekilde yapılması talep etti.

 Kavala’nın ardından diyecekleri sorulan tutuksuz sanıklar, avukatları olmadan konuşmayacaklarını dile getirdi. 

Taleplere ilişkin görüşü sorulan cumhuriyet savcısı da dosyanın geldiği aşama ve dosya kapsamı da göz önünde bulundurularak mütalaasını hazırlaması için kendisine süre verilmesini ve sanık Osman Kavala’nın tutukluluk halinin devamını istedi.

Kavala'nın tahliye talebi reddedildi

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, mütalaasını hazırlaması için dava dosyasının cumhuriyet savcısına gönderilmesine hükmetti.  

Sanık avukatlarının kovuşturmanın genişletilmesi talebini, yargılamaya bir katkı sağlamayacağı gerekçesiyle kabul etmeyen heyet, aralarında Mevlüt Saldoğan’ın da bulunduğu 6 kişinin olaylar nedeniyle taş ve bilye gibi materyaller ile yaralandıklarını belirterek, Saldoğan'ın davaya katılma kararının kaldırılması talebini de reddetti. 

 Firari sanıklar hakkındaki yakalama kararlarının infazının beklenmesine ve istinabe taleplerinin reddine karar veren heyet, sanık Osman Kavala hakkındaki AİHM kararının henüz kesinleşmemiş olması, üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, dosyadaki deliller, tanık beyanları, tutukluluğun ölçülü oluşu, tutuklama sebeplerinde bir değişiklik olmaması, sanık hakkında Anayasa Mahkemesinin hak ihlali kararı vermemiş olmasını göz önüne alarak, tutukluluk halinin devamına hükmetti. 

Duruşma, Silivri’de yapılmak üzere 18 Şubat’a ertelendi. 

Sonraki Haber