32 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan futbolcu Sezer Öztürk mahkemede cinayeti anlattı

Sancaktepe'de geçtiğimiz eylül ayında yol verme tartışması yaşadığı Halil İbrahim Scolten'i ruhsatsız tabancasıyla öldürdüğü iddiasıyla 32 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan eski futbolcu Sezer Öztürk ""Eski milli bir futbolcu olarak burada olmaktan duyduğum üzüntüyü dile getirmek istiyorum" dedi.

"Allah'a havale ediyorum"

Söz verilen Halil İbrahim Scolten'in annesi ise şikayetçi olmadığını belirterek "Neyinden şikayetçi olacağım. Şikayetçi değilim, Allah'a havale ediyorum" dedi. 

Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu müşteki-sanık Sezer Öztürk (36) ve Ömer Genç getirildi. Duruşmada tutuksuz mağdur-sanık Duran Genç ile taraf avukatları da hazır bulundu. 

Müşteki-sanık Sezer Öztürk savunmasına "Eski milli bir futbolcu olarak burada olmaktan duyduğum üzüntüyü dile getirmek istiyorum" sözleriyle başladı. Psikolojisi iyi olmadığı için ve aldığı ilaçlar nedeniyle emniyette ve savcılıkta verdiği ifadenin sağlıklı olmadığını öne süren Öztürk, olay günü arkadaşı Ömer Genç ve ailesiyle birlikte ailecek hayvanat bahçesinden döndüklerini kaydederek "Arabada benim 3 çocuğum, eşim ve çocuklarımızın bakıcısı vardı. Arka arabada da Ömer'in 2 çocuğu ve eşi vardı. Tatil için kiraladığımız eve doğru gidiyorduk" dedi. 

Eve 100 metre kala 2-3 arabanın yolu kapattıklarını gördüğünü, onlardan yol istediğini, karşı tarafın 'Bekle' demesinin üzerine 10 dakika kadar bekledikten sonra tekrar yol istediğini kaydeden Öztürk, bu sefer kendisine küfür edildiğini dile getirdi. "Yanımda ailem olduğu için hep alttan aldım ama arabada bir buçuk yaşındaki çocuğum ağlıyordu, eve gitmem lazımdı. Geçecek başka yol da yoktu. En son biri eşimin olduğu tarafın camından kafasını içeri sokarak küfür etti" ifadelerini kullandı. 

 Ölenin de 2 çocuğu varmış ama ben bunu başlatmadım

Almanya'da büyüdüğünü fakat Türk olduğunu belirten Sezer Öztürk, "Bizde eşin ve çocuğun olduğu yerde küfür edilmez. Biz şerefimiz için yaşarız. Ben söylediklerini hep hazmettim. Çünkü alkollü olduklarını anladım. Biz arabada durdukça üstümüze geldiler. İçlerinden biri arka kapıyı açmaya çalışınca ben arabadan indim. İner inmez biri bana yumruk attı, bijon anahtarıyla bana vurmaya başladılar. Biri üstüme sandalye attı. Ölenin de 2 çocuğu varmış ama ben bunu başlatmadım sorumuşu ben değilim" şeklinde konuştu. 

Öztürk, kendisinin çok darbe aldığını ve bunu gören arkadaşı Ömer Genç'in arabasından inerek havaya 2-3 el ateş açtığını belirterek, "Karşımızda 15-20 sarhoş insan var ve biz onlara karşı eşlerimizle mücadele ediyoruz" dedi. Karşı grubun dağıldığını belirten Öztürk, beyaz kamyoneti kullanan kişinin üstüne doğru aracı sürdüğünü, kendisinin kaçmak istediğini ama ayağının ezildiğini belirtti.

Üzgün olduğunu söyledi

Grubun dağılmasının ardından eve dönerek ailesini eve bıraktıklarını kaydeden Öztürk, Ömer Genç ile birlikte hastaneye gitmek için yola çıktıklarını, yolda maktulün de aralarında bulunduğu yaklaşık 20 kişilik grubun ellerinde delici aletler ve sopalarla önlerini keserek kendilerini ablukaya aldıklarını öne sürdü. Araçtan indiği sırada maktulün üzerine doğru geldiğini o sırada da Ömer Genç'in 'Abi silah var' deyince silahıyla hedef gözetmeksizin ateş açtığını söyledi. 

Ateş açarak tekrar arabasına bindiğini belirten Öztürk, Ömer Genç'in de havaya ateş açtığını toplamda 10-12 el ateş açtıklarını ve bunlardan birinin Halil İbrahim Scholte'ne isabet ettiğini, olanlardan dolayı üzgün olduğunu ifade etti.

Savunmasına devam eden Öztürk, "Bitmiyordu. Çocuklarımın yanında bu kadar gözleri dönmüş şiddete meyilli insanların çocuklarıma da bir şey yapacağını düşündüm. Ömer ilk önce havaya ateş etti. Biraz geri çekildiler ama yine gelip daha çok vurmaya başladılar. Ben bir ara kendimden geçer gibi oldum. Çocuklarıma bir şey olmasın diye sürekli dua ediyordum. O ana kadar kimseyi öldürmeyi düşünmedim. Allah hiçbir babayı bu pozisyona düşürmesin. Ömer'in kafasına vurduklarını ve Ömer'i yere düştüğünü gördüm. Ömer'in hanımı Ayşe abla eşini kurtarmaya çalışıyordu. Karşımızda 15-20 kişi var, biz eşlerimizle mücadele ediyoruz" dedi.

"Benim öldürme kastım yoktu"

Eve gittiklerinde sürekli kustuğunu ve görme kaybı yaşadığını belirten Öztürk, ''Eşim kafatasın görünüyor yarılmış hemen hastaneye gidelim dedi. Eşim ve çocuklarımı evde bıraktım. Ömer ile birlikte yeniden yola çıktık. Aynı yoldan geçmek zorundaydık. Aynı yerde 15-20 kişi yeniden yolumuzu kesti. Maktul de oradaydı. Keşke olmasaydı ama niyetleri iyi değildi. Benim hala başım dönüyordu. O kadar çok darbe almıştım ki tek bir darbe daha alsam öleceğimi biliyordum. Üzerime gelenlerde silah olduğunu zannettim ve ayaklarına ateş ettim. Maktul üstüme doğru geldi. Ben ayaklarına doğru ateş edince kaçtı. Koşmaya başladı. Benim öldürme kastım yoktu. Olsaydı arkasından koşardım. Hayatımda hiç suç işlemedim. Üzgünüm, sadece yol istemiştik. Ben size her şeyi içtenlikle anlattım. Üzerimden bir yük kalktı" dedi.

Diğer tutuklu sanık Ömer Genç de savunmasında kalabalık bir grubun kendilerine saldırdığını, o an grubun kendilerini öldüreceklerini düşündüğünü öne sürdü. Ömer Genç de yaşanan olaylardan pişman olduğunu dile getirdi. 

Annesi 'Allah'a havale ediyorum' diyerek şikayetçi olmadı 

Olayda hayatını kaybeden Halil İbrahim Sholter (25)'in dini nikahlı eşi Dilek Özdemir  olay anını görmediğini ancak şikayetçi olduğunu belirterek, "Benim çocuğum her gece baba diye ağlıyor. En ağır cezayı alsın" dedi. Söz verilen Halil İbrahim Scolten'in annesi ise şikayetçi olmadığını belirterek "Neyinden şikayetçi olacağım. Şikayetçi değilim, Allah'a havale ediyorum" dedi. 

Tutukluluk hali devam etti

Tutuklu sanıklar ayrı ayrı tahliyelerini talep etti.

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, dosyadaki delilleri dikkate alarak Sezer Öztürk ve Ömer Genç'in tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşmaya gelmeyen tanıklar hakkında zorla getirme kararı çıkartan heyet, Sezer Öztürk'ün avukatının olay yerinde keşif yapılması yönündeki talebi de reddetti. Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi. 

İddianameden

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Sancaktepe'de 19 Eylül 2021'de sanıklar Sezer Öztürk'ün yol verme tartışması yaşadığı Halil İbrahim Scolten'i arkasından tabancayla koşarak ve hedef gözeterek altı el ateş sonucu öldürdüğü anlatılıyor.

Sezer Öztürk ve arkadaşı Ömer Genç'in yol verme tartışmasında tartıştığı kişilerle birbirlerini karşılıklı yaraladıkları belirtiliyor. 

İddianamede sanık Sezer Öztürk'ün "Haksız tahrik altında kasten öldürme", "Haksız tahrik altında silahla yüzde sabit ize neden olacak şekilde kasten yaralama", "Haksız tahrik altında mala zarar verme", "Zincirleme şekilde silahla tehdit" ve "Ruhsatsız silah bulundurma" suçlarından toplamda 17 yıl 10 aydan 32 yıl 9 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor.

İddianamede sanık Ömer Genç'in ise "Haksız tahrik altında iştirak halinde kasten öldürme", "Vücutta kemik kırığına neden olacak şekilde kasten yaralama", "Kasten yaralama", "Basit yaralama" ve "Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması" suçlarından 15 yıl 9 aydan 28 yıl 1 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep ediliyor.

İddianamede Duran Genç'in ise Sezer Öztürk'ün kafasına sandalye fırlattığı gerekçesiyle "Silahla basit yaralama" suçundan 8 aydan 2 yıla kadar hapsi isteniyor.