Hükümet ve belediyeler köpekçi çetelere teslim oldu

Harekete geçmeniz için köpeklerin sizin çocuğunuzu da yemesini mi bekleyeceğiz?

Çünkü başka türlü empati yapacağa benzemiyorsunuz. Başıboş sokak köpeklerinin kimseye zarar vermesi değil dileğimiz ama insanın aklından geçmiyor da değil Sayın Hükümet yetkilileri; İçişleri Bakanı, Tarım ve Orman Bakanı, Sayın belediye başkanları; İBB Başkanı, ABB Başkanı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve diğerleri…

Vurdumduymazlığınız, adam sendeciliğiniz, nasıl olsa daha çok yoksul kesimlerde ve kırsal alanlarda çocukları ve insanları parçalayıp öldürüyor, henüz tehlike yakında değil diye düşünmeniz yüzünden milleti kışkırttığınızın farkında bile değilsiniz. Bir patlamanın ateşine her gün odun attığınızı acaba ne vakit tam olarak anlayacaksınız, hakikaten merak etmekteyim.

Hepinizin üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi sanki.

Köpekler daha kaç insanı, kaç yaşlıyı, çocuğu parçalayıp öldürecek?

Daha kaç cinayeti böyle izleyeceğiz?

Vicdan denen kavram bir kelimeden ibaret değil.

Başkent’in göbeğinde, Çankaya ilçesinde Gazi Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan bir Profesör; Meliha Yılmaz evine giderken başıboş 9-10 köpeğin saldırısına uğradı. Sakin durmaya çalışsa da işe yaramadı ve Meliha hanımın deyimiyle köpeklerin gözleri dönmüştü. Akademisyen’in bacaklarını, kollarını ve yüzünü parçaladılar.

Çankaya Belediyesi’nin saldırgan köpekleri toplamak için lütfen gönderdiği ekiplerin önünü büyük bir utanmazlıkla kesen hayvansever kisvesi altındaki köpekperestlere hiçbir güvenlik ekibi müdahale etmedi. Saldırgan köpeklerin alınmasını engelleyip etraftaki vatandaşlara saldırdılar bir de üstelik.

Dediğim gibi, yasa çıktı. Daha neyi bekliyorsunuz? Yasaya uymamak haddinize mi sizin ey belediyeler! Toplayın şu köpekleri, barınakları yapmak bir aylık iş. Belediyenizin bürokratları sokak köpekleri için bir tarafını yırtan dönemi geçmiş bir paçoz kadının karşısında yavşayıp lak lak edeceğine işini yapsın.

Size daha açık ne söyleyebiliriz?

Hukukçu Aslıhan Ergün Ercan bakın ne diyor?

Başkentimizin göbeğinde bir profesör hanımefendi başıboş köpekler tarafından saldırıya uğruyor… Safari yaparken araçtan düşüp aslanların saldırısına uğramıyor… Yahut ormanlık alanda kaybolup kurtların saldırısına uğramıyor… Ülkenin başkentinin göbeğinde, evinin yakınında yürüyüş yaparken sokaklarda rant uğruna tutulan başıboş köpek sürüsünün saldırısına uğradı… “Vücudumu parça parça kopardılar” demiş hanımefendi… Tunahan Yılmaz yavrumuz da o küçücük aklı ile parçalanırken “Birbirleri ile kavga ettiler beni parçalamak için, o sırada beni biraz bıraktılar, kafamı ısırdıklarını hissettim sonra gözlerim karardı” diye anlatıyor yaşadıklarını. Evet, bunları başkentte okuluna giderken 20 başıboş köpek tarafından paramparça edilip etleri parça parça koparılan 9 yaşında minicik çocuk söyledi… İlkel, çağdışı, saçma sapan bir durum içindeyiz… Utanmayı bırak bir de insanlara saldıran kontrolsüz bir güruh var… Bu güruhun karşısına sabrı taşan vatandaş dikilse ne olacak… Bizim normalimiz bu mu?

Bu kadar yıllık gazetecilik hayatımda böylesi bir duyarsızlığa hiç tanık olmadım.

Kimse kusura bakmasın.

Bu işi nihayetlendirin arkadaş.

Belediyelere sesleniyorum.

İşinizi yapın. Barınak kurup o sokak köpeklerini toplayın.

Hükümete ve ilgili bakanlara sesleniyorum.

İşini yapmayan belediyelere yasa gereği cezai müeyyide uygulayın. Yapanlara yardımcı olun. Sokak köpekleri toplanırken cazgırlıkla gürültü çıkaran ruh hastalarına gereken müdahalede bulunun ve bu işi vatandaşa bırakmayın.

Daha ne diyeyim.