Sıla'nın babası ilk kez konuştu: Kızım tehdit edildiğinden bahsetmedi
Giresun'da Hüseyin Can Gökçek tarafından bıçakla boğazı kesilerek öldürülen 16 yaşındaki Sıla'nın babası ilk kez konuştu. Acılı baba, "Kızım tehdit edildiğinden bahsetmedi" dedi.
Hüseyin Can Gökçek tarafından bıçakla boğazı kesilerek öldürülen 16 yaşındaki Sıla Şentürk’ün babası Bekir Şentürk, yaşananlarla ilgili olarak ilk kez konuştu.
Acılarının çok büyük olduğunu belirten Şentürk, "Eşimle ayrı olduğumu söylemişler. Zorla nişanlandırdığımız da söylenmiş. Bunlar tamamen yalan. Kızımla en son annem rahatsızlanınca 20 gün önce eve geldiğim zaman görüştük. Ben balıkçı olduğum için genellikle denizde oluyorum. 8 gün kadar evde durduktan sonra tekrar işime geri dönmek zorunda kaldım. Telefonla sürekli irtibat halindeydik. Kızım bana bir tehdit aldığı konusunda bir şeyden bahsetmedi. Belki de korkuyordu, tehdit ediliyordu, o yüzden bana bir şey söyleyemedi. Korkuttular mı artık ne oldu bilmiyorum. Çok içine kapanık bir kızdı" dedi
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Şentürk ailesine taziye ziyaretine gelen AK Parti Giresun İl Başkanı Kenan Tatlı’nın cep telefonundan Sıla Şentürk’ün babası Bekir Şentürk’le görüştü.
Taziyelerini sunan ve adli sürecin yakından takipçisi olacağını belirten Bakan Bozdağ, şunları kaydetti:
84 milyonun yüreği yandı'
"Rabbim sabrınızı versin; Sıla sadece sizin yüreğinizi yakmadı. Emin olun 84 milyon her bir Türk vatandaşının yüreği yandı. İçimiz acıdı çok üzüldük. Allah sizlere sabır versin. Bu konunun bilesin ki yakın takipçisi olacağım her aşamasında. ‘Yeni Sıla’larımız da olmasın’ diye de büyük bir çabanın içerisinde olacağız. Sıla kızımızın belki hatırasını bu tür canavarca hisle vahşice cinayet işleyen kişilerle ve bu tür şiddete bulaşan kişilerle devletimiz hukuk içinde adil bir mücadele vererek onun hatırasına saygıyı öyle gösterebiliriz. Bunların üzerine biz hükümet olarak da gideceğiz."
'Titizlikle takip edeceğiz'
Yargının konuyu takip ettiğini vurgulayan Bakan Bozdağ, “Bu tür olaylar bir daha Türkiye’mizde yaşanmasın başka Sıla’lar olmasın diye titizlikle takip edeceğiz. Geriye getiremeyiz ama hiç olmazsa yenileri olmasın diye uğraşacağımızı özellikle bilmenizi istiyorum. Sıla’mız da bu vahşice canavarca cinayet işleyerek hayallerini ve geleceğini söndüren insanlıktan nasibini almamış kişide elbette adaletin önünde yargıya hesabını verecektir. Ben bu vesile ile tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim tekrar sabrını versin. Telefonum her daim sizlere açık. Ankara’ya geldiğinizde de beklerim” ifadelerini kullandı. Görüşme sonrası acılı baba Şentürk, Bakan Bozdağ’a teşekkür etti.
'Kızım tehdit edildiğinden bahsetmedi'
Kızı Sıla'yı kaybeden baba Bekir Şentürk de, ilk kez yaşananlarla ilgili konuştu.
Acılarının çok büyük olduğunu belirten Şentürk, "Adalet yerini bulsun istiyoruz. Sayın Bakan'ımızla da görüştük telefonda. Onlar da işin takibindeler. Kamuoyunda oluşan bilgi kirliliği var. Taziyeye gelenlerden duyuyorum. Eşimle ayrı olduğumu söylemişler. Zorla nişanlandırdığımız da söylenmiş. Bunlar tamamen yalan. Avukatlar evimize geldiler. Gerekli bilgilendirmeyi şu saatten sonra avukatlar yapacaklar. Kızımla en son annem rahatsızlanınca 20 gün önce eve geldiğim zaman görüştük. Ben balıkçı olduğum için genellikle denizde oluyorum. 8 gün kadar evde durduktan sonra tekrar işime geri dönmek zorunda kaldım. Telefonla sürekli irtibat halindeydik. Kızım bana bir tehdit aldığı konusunda bir şeyden bahsetmedi. Belki de korkuyordu, tehdit ediliyordu, o yüzden bana bir şey söyleyemedi. Korkuttular mı artık ne oldu bilmiyorum. Çok içine kapanık bir kızdı" dedi.
Ailesi mezarda
Bekir Şentürk ile babaanne Hatice Şentürk ve hala Hayriye Öztürk, Sıla Şentürk'ün mezarına geldi. Babaanne Hatice Şentürk, torununun mezarına sarılıp ağladı. Komşuları da aileye taziye ziyaretinde bulundu. Evinin önündeki 'Balım' adlı köpeği de Sıla'nın bakıp büyüttüğü belirtildi.
Pencereden kaçmış
Hüseyin Can Gökçek’in, olay günü eve geldiğinde tartıştığı Sıla Şentürk'ün kaçtığı üst kata çıktığı, ardından yeniden alt kata inip mutfaktan bıçak aldığı ortaya çıktı. Elinde bıçakla çıktığı üst katta Sıla'nın boğazını kesen Gökçek'in, evin arka tarafındaki pencereden alt kattaki deponun üzerine atladığı, oradan da bahçeye inip tarladan kaçtığı öğrenildi. Köy yoluna inen ve yaya olarak merkeze ulaşan Gökçek'in buradan taksiye binerek havalimanına gittiği belirlendi.