İçişleri Bakanı Süleyman Soylu AK Parti'nin düzenlediği "Genişletilmiş Danışma Meclisi Toplantısı"nda konuştu

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AK Parti Muş İl Başkanlığınca Gençlik Merkezinde düzenlenen "Genişletilmiş Danışma Meclisi Toplantısı"nda açıklamalarda bulundu.

Süleyman Soylu, Doğu ve Güneydoğu'daki açılan fabrikaların ve tarımın gelişmesinin milletin ortaya koyduğu irade sayesinde olduğunu belirterek, "Hiç kimseden korkma, kimse önünde diz çökmeme anlayışımızın yansımasıdır ve gerçekleşmesidir. Bunu da silahla ve hukuksuzlukla korkutarak baskıyla ve şiddetle yapmadınız. HDP de Kılıçdaroğlu da duysun. Meral Akşener de duysun" dedi.

AK Parti Muş İl Başkanlığınca Gençlik Merkezinde düzenlenen "Genişletilmiş Danışma Meclisi Toplantısı"na katılan Soylu, bugün gelinen noktaya bir umudu koruyarak ulaştıklarını, umut ve inançla aştıklarını ve bunun da kolay olmadığını söyledi. Türkiye'nin 21. yüzyıla bir vesayet kurgusunun gölgesinde ulaştığını anımsatan Soylu, dini özgürlükler üzerine kurgulanmış, yüksek yargı ve darbeci zihniyet destekli vesayet aklının, buradan millet iradesine tahakküm ettiğini, zaman zaman da ekonomik vesayetle yıllarca bu ülkenin ayağına pranga olduğunu aktardı.

Bu vesayet aklının zaman zaman 21. yüzyılda da tekrar dirilmeye çalıştığını, 27 Nisan e-muhtırasında, Gezi'de, 17-25 Aralık'ta, 15 Temmuz'da hep aynı aklın izlerini gördüklerini dile getiren Soylu, şöyle konuştu:

"Her seferinde milletimizin oylarıyla ve bizzat şehitler vererek yok ettiğimiz bu yapı, özellikle 2010 yılından sonra terör üzerine evrilmişti. Doğu ve Güneydoğu'da PKK, Suriye'de PKK/PYD, Kuzey Irak'ta DEAŞ, içeride FETÖ, Türkiye'yi bir terör vesayetiyle sarmaya çalışmıştı. Güney sınırımızın altındaki istikrarsızlık ortamının doğurduğu kitlesel göçle bu terör vesayeti tahkim edilmeye çalışıldı. 20. yüzyılda siyasete dini özgürlükler penceresinden bir baskı vardı. Biz Alevi, Sünni, Türk ve Kürt ayrımlarını da 20. yüzyılda bırakmıştık. Çorum, Kahramanmaraş ve Gazi Mahallesi olaylarında bırakmıştık ama 21. yüzyılda karşımıza DEAŞ'ı, FETÖ'yü çıkardılar. PKK ve onun siyasallaşmış kadroları tarafından 6-8 Ekim çukur barikat eylemlerini çıkardılar. Tek tük de olsa birkaç evin kapısına çarpı atmak gibi eylemlerle bazen de göçmen karşıtlığı üzerinden hem içeride hem de etrafımızdaki coğrafyada yeniden bir vesayet kurgulamak istiyorlar."

Bakan Soylu, yollarıyla, havaalanlarıyla, modern şehir hastaneleriyle, istikrarıyla, teröre karşı ortaya koyduğu ciddi operasyon kapasitesiyle özellikle de dışa bağımlılığı büyük ölçüde bitirerek vesayete karşı mücadele etmenin ilk temel şartını yerine getirdiklerini aktardı.

"Terörle mücadelede..."

Türkiye'nin, terörle beraber terörizmle de mücadele ettiğini anlatan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye bunu, Doğu ve Güneydoğu'ya yaptığı yatırımlarla, havaalanlarıyla, kadın ve gençlik merkezleriyle, yaptığı yollarla, çocuk parklarından okullara kadar ürettiği yüksek seviyede hizmetle, PKK'nın sivil yapılanmalarının, özellikle de kadın ve gençler üzerinden yaptığı propagandaya darbe vurarak PKK'nın kültür terörizmine müsaade etmeyerek aştı. Her türlü meselenin konuşulabildiği, ret, inkar ve asimilasyon politikalarının terk edildiği bir ortamı oluşturmuştur. Bugün Türkiye'de huzur varsa, Doğu ve Güneydoğu'da PKK terör örgütünün etkinliği kalmamışsa, turizmden tutun çarşı pazara kadar bölge ekonomisinde bir hareketlilik varsa, yaylalarda arıcılık, hayvancılık yapılabiliyorsa, ovalarda tarım yeniden yeşeriyorsa, Doğu ve Güneydoğu'daki okullarda okuyan çocuklarımız iyi üniversitelerin iyi bölümlerini kazanabiliyorlarsa, doktor, mühendis, avukat, bilim insanı olabiliyorlarsa, Ağrı'da Muş'ta kodlama sınıflarında eğitim alan çocuklar projeleriyle uluslararası yarışmalarda boy gösterebiliyorsa, organize sanayi sitelerimize talep varsa, üretim artıyorsa, işte bu stratejinin tavizsiz uygulanması sayesindedir. Terörle mücadelede ortaya koyduğumuz bu bakış, özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin verdiği hızlı karar alma avantajıyla çok daha yüksek bir performans üretmiştir."

Belediyeleri teröre yönelik bir kaynak üretme merkezi haline getiren, benzer şekilde bazı sivil toplum örgütleri üzerinden belediyelere kaynak ve eleman temin eden bir anlayışı ve uygulamayı tamamen işlevsiz hale getirdiklerini belirten Soylu, hem çocukların dağa kaçırılmasının önüne geçtiklerini hem de paraların PKK'ya değil, millete hizmet için harcanmasının önünü açtıklarını anlattı.
Türkiye'de vesayet eliyle yıllarca Kürt'ü, Alevi'yi, dindarı, bu ülkenin her kesimini yaftalamaya çalıştıklarını dile getiren Soylu, batıya tabi olmayan, batıyı tapınak bellemeyen herkesi ötekileştirmek ve 21. yüzyılda da terörü bir vesayet aracı olarak kullanmak istediklerini kaydetti.

Bakan Soylu, "Etrafımızdaki coğrafyanın istikrarsızlığını bizim üzerimize bir vesayet aracı olarak kullanmak istediler. Türkiye bunların hepsini elinin tersiyle itmiştir. Cumhurbaşkanımız ve cumhur ittifakının gücüyle beraber sizlerin demokrasi mücadelesindeki emeğinizle samimiyetinizle ayağına vurulmak istenen bu prangayı söküp atmıştır. Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakının gücü Doğu ve Güneydoğu Anadolu'ya nasıl huzur ve barışı getirmişse şimdi de etrafımızdaki coğrafyaya nakış nakış işleyecek ve geleceğe taşıyacaktır." diye konuştu.

15 Temmuz anısı anlattı

15 Temmuz'da Cumhurbaşkanı'nın Marmaris'ten uçağa binerek İstanbul'a geldiğini anımsatan Soylu, şunları söyledi:

"Amerika'da, herkes takip ediyor. Onun için cesaretli ve imanlı olmak lazım. O İstanbul'a geldi. Kılıçdaroğlu eve kaçtı saklandı. Zorda kaçana bu millet emanet vermez, güvenmez, emanet teslim etmez. AK Parti teşkilatlarını kendisi gibi zannediyorlar. Bu ülkede Başbakan idam edildi, korkmadık. Sizin tehdidinizden korkan namerttir. Sevgili gençler, yapacağınız çok iş var. 2023'de bu sandıkları gençlerle öyle bir dolduracaksınız, ne HDP kalacak ne CHP kalacak. Birçok şey yaşadınız. Bu ülkede hep beraber yaşadık. Vatandaşlarımızın kıyafetlerine karıştılar, insanları fişlediler, okullara göndermediler, devlet memuriyeti yaptırmadılar. Bugün bunlar bize yüzyıl öncesinde yaşanmış gibi geliyor. Bunları çok yakın bir zamanda yaşadık. Ellerine fırsat geçse bugün yine aynısını yaparlar ama bu millet onlara fırsat vermez. Erdoğan'ın ortaya koyduğu ufuk, millete olan sevgisi ve sadakati ve bu teşkilatın dimdik iradesi büyük değişikliklerin altına imza attı. Sadece şehir hastanesi yapmadık, havalimanları, 81 kente üniversite, spor salonu, gençlik merkezileri, otobanlar, Marmaray ve yollar yapmadık, bir zihniyet dönüşümünü sağladık."

"Ret, inkar, asimilasyon politikaları bu ülkede dokunulmazdı, elinizin tersiyle ittiniz. Türkiye'de büyük bir değişimin altına imza attınız. Şimdi bir sorumluluğunuz daha var bunu korumak ve daha ileriye götürmektir." diyen Soylu, Türkiye'yi eskiye götürmek isteyenlere fırsat verilmemesi gerektiğini kaydetti.

Bugün Doğu ve Güneydoğu'da fabrikalar açılıyorsa, yaylalarda hayvancılık, yaylalarda tarım şenleniyorsa, Muş Ovası yeniden kendine gelmişse bunun milletin ortaya koyduğu irade sayesinde olduğunu anlatan Soylu, şunları aktardı:

"Hiç kimseden korkma, kimse önünde diz çökmeme anlayışımızın yansımasıdır ve gerçekleşmesidir. Bunu da silahla ve hukuksuzlukla korkutarak baskıyla ve şiddetle yapmadınız. HDP de Kılıçdaroğlu da duysun. Meral Akşener de duysun. Bunu merhametle, şefkate, demokrasiyle, hukukun üstünlüğüyle ve oyla yaptınız. Türkiyemizi etrafımızdaki coğrafyaya örnek şekilde bir hukuk deryası yapma sorumluluğumuz var. Onlar bizden örnek alacaklar. Sadece Türkiye adına görevli değiliz. Bu ülkenin her kesimi de görevlidir. Bütün dünyaya medeniyetimizi nakşetmek için görevliyiz. Huzur, barış ve kardeşlik için görevliyiz. Bir sorumluluğumuz daha var. Huzuru koruma sorumluluğumuz var."

Geçen hafta bölge illerini gezdiğini, Hakkari'de gezerken yanına gelen bir gencin kendisine tıp fakültesini kazandığını söylediğini belirten Soylu, şöyle devam etti:

"Sen bu ülkeye çok iyi bir doktor olacaksın. 2016 ve 2019 yıllarında kimse tıp fakültesini kazanmadı, 2020 yılında 4, 2021 yılında Hakkari'de 19 çocuğumuz tıp fakültesini kazandı. Çocuklarımızı dağa götürmek isteyenlere en büyük cevap. Çocuklarımız tıp fakültesini kazandığı zaman çocukları dağa götürenlere karşı, çocuklarımız tıp fakültesi kazandığında oh diyorum ve demeye devam edeceğim. Hep birlikte bunu koruyacağız. Bunun yolu siyasetten, çok çalışmaktan ve birlikten geçmektedir. Çok önemli bir dönemin içine giriyoruz. 2023'ü, 2023 olarak görmedik. 21. yüzyılda başladığımız yolculuğun 2053 ve 2071'deki en önemli durağıdır. Meselemiz 2023'de bitmiyor. Türkiye'nin, AK Parti'nin, Cumhur İttifakı'nın ve bu milletin meselesi 2023'de başlıyor. Kılıçdaroğlu ve HDP dinle. Çok zorluklar aşıldı."

"Buna hazır mıyız?"

Güçlü Türkiye'yi her noktaya iletmek ve anlatmak gerektiğini kaydeden Soylu, bunu muhafaza etmek ve iyi bir noktaya getirmenin temel sorumlulukları olduğunu ifade etti.

"Huzuru getirdik, terörü tasfiye ettik, bir taraftan altyapımızı oluşturduk, şimdi bütün her tarafımızı turizmle, sporla, işle, fabrikalarımızla, tarımımızla öyle bir noktaya getirdik ki herkes çatlasın patlasın" ifadelerini kullanan Soylu, şunları kaydetti:

"Birbirimize sımsıkı ve birlik içinde olalım. Biz sadece kendimize ait bir topluluk değiliz. Dünyaya söyleyeceklerimiz ve anlatacaklarımız var. İyilikleri anlatacağız, kötülüklerden sakındıracağız. Biz insansız hava araçlarından atak helikopterlerine kadar, dünyanın en büyük barajlarından dünyanın en büyük havalimanlarına kadar, her şeyi onların inadına başarıyoruz. Bundan sonrasını da AK Parti başaracaktır. Buna hazır mıyız? Anketler şöyleymiş böyleymiş. Çocukluğumdan beri siyasetin içindeyim. Bugüne kadar hiçbir ay anket incelemesi yapmadan geçirmedim hayatımı. Onlar 2023'e kadar tabanlarını oyalamaya çalışıyorlar. Eski siyaset oyunları onları çok gördük, onlar eskide kaldık. Yeni Türkiye'de Tayyip Erdoğan'ın siyaset meselesi var. CHP ile aramızdaki puan farkı 15,5 bu bize az. Daha da yükseltmemiz lazım. Aç tavuk kendini darı ambarında sanır. Hem havaya girdiler hem de birbirlerine girdiler. Cumhurbaşkanlığını paylaşamıyorlar, ya siz elinizdekinin kıymetini bilmiyorsunuz. Beceremiyorsunuz, yönetemiyorsunuz. Bu millet size 2023 öyle bir ders verecek ki kendi partinize giremeyeceksiniz."

Soylu, "Çok çalışacağız, birlik içinde olacağız. Büyük bir mücadelenin içinde olacağız ve 2023'e kadar vatandaşlarımızın emrine amade olacağız. 10 büyük elçi bildiri yayınladı kimsenin sesi çıkmadı yine Erdoğan Aslan gibi kükredi. Bunlar batı talimat verse bunu hemen kabul ederler eski Türkiye aklı bu. Buna müsaade edilmez. Bunlar meydanlardan da sandıklardan da korkarlar. 2023'de Kılıçdaroğlu, HDPliler, arkanızda Avrupa'da olsa başkaları da olsa silineceksiniz." diye konuştu.

Toplantıda, AK Parti Muş Milletvekili Mehmet Emin Şimşek, Belediye Başkanı Feyat Asya, İl Başkanı İbrahim Avcı da birer konuşma yaptı. Bakan Soylu daha sonra Beyza İlim Kültür ve Eğitim Vakfını ziyaret etti.

Sonraki Haber