İkinci bilirkişi raporu ortaya çıktı! Rönesans Rezidans'ın çökme nedeni bakın neymiş

Hatay'da 'Cennetten bir kare' denilerek satılan ve yüzlerce kişiye mezar olan Rönesans Rezidans'la ilgili ikinci bilirkişi raporu ortaya çıktı. Rezidansın çökme nedenine yer verilen raporda, bina, bodrum katın üstünde pencere türü boşluklar bırakıldı ve kısa kolon etkisi oluşarak yıkıma uğradı.

Kahramanmaraş merkezli depremlerde yüzlerce kişiye mezar olan Rönesans Rezidans'la ilgili yürütülen soruşturmada, ikinci bilirkişi raporuna ulaşıldı. Raporda, rezidansın çökme nedeni yer aldı. İşte detaylar...

'Cennetten bir kare' denilerek milyonlarca lira bedelle satılan ve yüzlerce kişiye mezar olan 249 daireli Antis Yapı Rönesans Rezidans'la ilgili yürütülen soruşturmada ikinci bilirkişi raporu ortaya çıktı. İnşaat mühendisi, 2 jeoloji mühendisi ve bir karot uzmanından oluşan bilirkişi heyeti yaptıkları incelemelerde, Antis Yapı Rönesans Rezidans'ın bodrum katına ait perdelerden ve bodrum kat tabanından yer altı suyunun sızdığına dikkat çekti. Heyette yer alan inşaat mühendisine göre bina, bodrum katın üstünde pencere türü boşluklar bırakıldı ve kısa kolon etkisi oluşarak yıkıma uğradı. Raporda ayrıca, bazı kolon etriyelerinin (demir filizlerini saran dikdörtgen şeklindeki demir) deprem bölgelerinde kullanılması gereken yöntem olan 135 yerine 90 derece bükülerek yapıldığı vurgulandı.

Hatay'daki yıkımın simgeleri arasında olan 249 daireli Antis Yapı Rönesans Rezidans'la ilgili yürütülen soruşturmada önemli bir gelişme yaşandı.

Antis Yapı Rönesans Rezidans'ın neden yıkıldığına ilişkin hazırlanan 12 Şubat tarihli ilk raporun ardından, enkazın tamamen kaldırıldığı bilgisi üzerine bilirkişi heyeti rezidansın enkazında yeni bir incelemede daha bulundu. İnceleme sonrası hazırlanan rapora ise Sabah ulaştı.

Soruşturmayı yürüten Hatay Deprem Suçları Soruşturma Bürosu'nda görevli savcı ve 1 inşaat mühendisi, 2 jeoloji mühendisi, 1 karotçudan oluşan heyet 4 kişilik bilirkişi heyetince, ilk etapta olay yeri her açıdan fotoğraflandı ve video kaydına aldırıldı. Bilirkişiler eşliğinde, usulüne uygun olarak enkazda bulunan kolon ve kirişlerden, perde beton kısımlarından incelemeye esas karot numunesi alındı.

BODRUM KAT TABANINDAN YER ALTI SUYU SIZINTISI

İncelemelere başlayan bilirkişi heyeti, binanın enkazının tamamen kaldırılmış olduğunu ancak bodrum kata ait çevre perde ve kolonları ile bodrum içi birkaç kolon ve perdenin yıkılmaya uğramadan bulundukları yerde olduklarını saptadı.

Binanın bodrum kat perdelerinden 3 adet, bodrum kat kolonlarından 2 adet karot numunesi alındı. Bilirkişi heyeti, bodrum kattaki inceleme esnasında bodrum kata ait perdelerden ve bodrum kat tabanından yer altı suyunun sızdığını gözlemledi.

BİNANIN ÇÖKME NEDENİ KISA KOLON ETKİSİ

Bilirkişi heyetinde yer alan inşaat mühendisi, bodrum katın üstündeki binanın kuzey doğu cephesi dış kenar kolon ve perdelerinde bırakılan pencere türü boşluk nedeniyle kısa kolon oluştuğu, Antis Yapı Rönesans Rezidans'ın bu noktalardan kırılıp göçtüğü gözleminde bulundu.

Ayrıca, bu pencere türü boşluğun bina projesinde olup olmadığı ya da inşaat aşamasında bu boşlukların sonradan oluşturulup oluşturulmadığının incelenmesi gerektiğine dikkat çekti.

KOLON ETRİYELERİ 135 YERİNE 90 DERECE YAPILDI

"Binanın asıl çökme nedeninin bu kısa kolon etkisinden kaynaklanabileceği tarafımdan düşünülmektedir" tespitinde bulunan inşaat mühendisi, "Bodrum kat kolon ve kiriş birleşimlerinde kolon etriyelerinin (Bükülmüş inşaat demiri parçası. Demir filizlerini saran dikdörtgen şeklindeki demir) devam ettirilmediği de tarafımdan gözlemlenmiştir.

Bazı kolon etriyeleri 135 yerine 90 derece yapılmıştır" tespitlerinde bulundu. Uzmanlara göre, etriyelerin 90 derece bükülerek bırakılması, deprem tehlikesi bulunan bölge ve ülkelerde o yapının kolayca yıkılmasına zemin hazırlayabiliyor. Etriyeler, kolon ve kirişlerin hasar almasını ve zedelenmesini önleyen ve sağlamlaştırmasını da sağlıyor.

ZEMİN SUYA DOYGUN TESPİTİ

Jeoloji mühendisi ikinci bilirkişi de, bodrum kat perde duvarlarından ve zeminden sızan suyun, zeminin suya doygun olabileceğini gösterdiğini vurguladı. Ayrıca, sondaj yapılarak zeminin ve dayanma gücünün yeniden tespit edilip proje yapılmadan önceki haliyle karşılaştırılması gerektiğine dikkat çekti. Üçüncü bilirkişi de raporda, bir diğer jeoloji mühendisi de, sondaja dayalı zemin etüdünün yapılmasının uygun olacağını dile getirdi.

Sonraki Haber