İYİ PARTİ’den istifa eden vekilin ilginç öyküsü

Bugün İYİ PARTİ’den istifa eden İstanbul Milletvekili Seyithan İzsiz’in ilginç bir siyasi öyküsü var. 1976 doğumlu Seyithan İzsiz, garsonlukla başladığı iş hayatını, restoran müdürlüğü ile başka bir evreye taşıyor. Kısa bir süre sonra ise HOLDİNG sahibi oluyor. Ardından siyaset macerası başlıyor. 2014’te AK PARTİ - Beylikdüzü Belediye Meclis Üyesi oluyor. İzsiz bu sırada siyasi ilişkilerini de geliştiriyor. 2023 seçimlerinde AK PARTİ’den milletvekili adayı olmak istiyor ve Numan Kurtulmuş’la görüşüyor. Kurtulmuş’a “Kaçıncı sırada olurum?” diye sorunca, Kurtulmuş “Bizde sıra sorulmaz. Aday olunur ve beklenir” diyor.

ŞANSINI CHP’DE DE DENEMİŞ

Listeye giremeyeceğini düşünen İzsiz bunun üzerine dönemin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile irtibat kurmak ister. Amacı CHP’den milletvekili olmaktır. Seyithan İzsiz’in bu çabasını duyan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu duruma müdahale eder ve “Sakın vekil yapmayın. Koyu AK PARTİ’lidir. CHP’ye hiçbir şekilde uymaz” der.

İmamoğlu’nun müdahalesi sonuç verir ve İzsiz’in CHP’den vekil olması engellenir.

Tam bu sırada İYİ PARTİ Genel Başkanı Meral Akşener Seyithan İzsiz’i evinde ziyaret eder. İzsiz’in yakın çevresinin de olduğu görüşmede İzsiz’in İYİ PARTİ’den vekil olması karara bağlanır. İzsiz, İstanbul 3. Bölge’den aday olacaktır. Listeler açıklanır. İzsiz’in 3. Bölge 2. sıradan aday olduğu görülünce aile çevresi “Bu doğru olmadı, 1. sıra denilmişti bize” tepkisini gösterir. İzsiz Ailesi’nin tepkisi, “2. sıra’’nın seçilememe riskinin olmasından dolayıdır.

Neyse ki; korktukları olmaz.

Aslında Tolga Akalın için ayrılan 2. sıraya gelip oturan İzsiz, İYİ PARTİ Milletvekili olur. Ancak meclis açılmasına rağmen ilk 3 ay Ankara’ya çok fazla gelip gitmez.

AKŞENER’İN EKİBİNDEN…

Meral Akşener’in çelik çekirdeğinde olan ve İYİ PARTİ’de siyasi bir geçmişi bulunmayan İzsiz, bugün partisinden istifa etti. İzsiz’ in bayramdan sonra AK PARTİ’ye geçeceği söyleniyor.

Akşener’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ziyaretinin ardından gerçekleşen bu istifa görüşmeye dair tartışmaları alevlendirecektir. Bu yazıdan çıkarılacak ders ise şudur: Milletvekilliği gibi önemli bir makam, parti liderlerinin ulufesi haline gelmiştir.

Fazla söze gerek var mı?