Kardeş cinayetinin detayları ortaya çıktı

Bursa'da 9 yaşındaki kardeşini ilaç tankerine çıplak vaziyette atarak öldüren 17 yaşındaki ağabeyin kardeşini neden öldürdüğü ortaya çıkmaya başladı. Ö.F.A, kardeşini kendisine lakap taktığı için öldürdüğünü söyledi.

Bursa'da Kumlukalan Mahallesi'nde 9 yaşındaki oğulları Yunus Emre A.'yı bir türlü bulamayan aile jandarmadan yardım istemişti. Jandarma ve mahalleli ile birlikte 6 saat boyunca aranan küçük bulunamamıştı. Arama çalışmaları sırasında evin büyük oğlunun ifadelerini çelişkili bulan jandarmanın arıştırmaları sonucunda küçük çocuğun cansız bedeni evin bahçesinde bulunan ilaçlama tankerinin içinde bulundu. 

Çelişkili ifadeler veren Yunus Emre'nin ağabeyi 17 yaşındaki Ö.F.A. gözaltına alındı. Ö.F.A, cumhuriyet savcısı huzurunda alınan ifadesinde, kardeşini öldürerek ilaçlama deposuna attığını itiraf etti. Bunun ardından evin bahçesinde yapılan aramada küçük çocuğun cansız bedeni ilaçlama tankerinde bulundu. Ağabey tutuklanırken, Yunus Emre'nin cesedi Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı.

 "Tankeri çırıpçıplak koydum"

Bursa Cumhuriyet Savcısı, Ö.F.A., hakkındaki iddianameyi tamamladı. Ö.F.A.'nın iddianamede yer alan ifadesinde, "Sabah kahvaltının ardından annem, babam ve kardeşimle birlikte tarlaya gittik. 12.00 gibi kamyonetle evimize geldik. 16.00 saatlerinde, evimin yanında kardeşimi gördüm. Kardeşime, 'tarlaya gidelim, çalışalım' dedim. Bunun üzerine Yunus bana bağırdı, gelmek istemediğini söyledi. Bende sinirlenerek, 2-3 defa sırtına vurarak darp ettim. Yunus bağırarak eve kaçtı. 2-3 dakika sonra gittiğimde Yunus, soyunmuş vaziyette ilaç tankerinin yanında duruyordu. Ben tekrar gidelim dediğimde, yine gelmeyi kabul etmedi. İlaç tankerine girip serinlemek istediğini söyleyince öfkelendim, 3-4 dakika boyunca elimle ve tekmeleyerek darp ettim. Kardeşimin kafası hariç vücudunun diğer tüm bölümlerine vurdum. Yunus biranda baygınlık geçirdi. Bende korktuğumdan dolayı Yunus'u kucaklayarak ilaç tankerinin içerisine çırılçıplak koydum. İlaç tankerinin içerisinde sadece su vardı. Kardeşimin elbiselerini de elimle top edip ilaç tankerine attım. Kardeşimin terliği ilaç tankerinin dış kısmanda kaldı. İlaç tankerinin filtresini koyduktan sonra, kapağını sıkıca kapattım" dedi.

"Onu arıyormuş gibi davrandım"

Olayın ardından 16.20-16.30 sıralarında tarlaya giderek çalışmaya devam ettiğini dile getiren Ö.F.A., "Babamla biraz çalıştıktan sonra 18.00 sıralarında ben bisikletimle, babam kamyonetle arkamdan eve geldi. Eve geldikten sonra annem, Yunus'u bana sordu. Bende korktuğumdan dolayı anneme bir şey söyleyemedim. Babam eve gelince, korktuğumdan Yunus'u dışarıda arıyor gibi yaptım. Yunus'u bulamadığımızdan 21.00 saatlerinde jandarmaya haber verdik. İşlemiş olduğum bütün eylemleri bir başkasının yönlendirmesiyle yapmadım. Biranlık öfkeyle hareket ettim ve kendimi kaybettim. Kardeşimle daha önce çok kavgalarımız oldu. Ancak hep kavgayı kardeşim başlatmıştır. Bana çoğu zaman ağabey diye hitap etmiyordu. Bana lakaplar takıyordu. Bu sebeple kendisine çok kızıyordum. Bu nedenle kardeşime zarar verdim. Olaylardan ailemin haberi yoktur, pişmanım" diye konuştu.

Baba şikayetçi olmadı

Öte yandan baba Hüseyin A. ((41), oğlundan şikayetçi olmadı. Cumhuriyet savcısı, sanık hakkında "kasten öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet talep etti. Ö.F.A., önümüzdeki günlerde Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkacak.

Sonraki Haber