Kellik ilacı geliyor!

Amerika merkezli bir Türk firması kelliğe çare olacak ilacın ilk iki fazlık çalışmasını başarı ile tamamladı. 4 ay önce 625 hasta üzerinde başlanan son faz araştırma 1 yıllık sürede tamamlanacak. İlaç Türk patentli ilk ilaç olma özelliği taşıyacak.

Bir Türk firması kellik tedavisinde kullanılabilecek bir molekül ve bu molekülden bir ilaç geliştirildi.

Kafa derisine sürülerek kullanılacak ilacın kellik sorununu kökten çözeceği belirtiliyor. Kellik ilacının son faz araştırması, İÜ-Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Server Serdaroğlu'nun koordinatörlüğünde titizlikle sürdürülüyor. 

3. faz çalışmalarına 10 şehirdeki 14 merkezde toplamda 625 hasta katılıyor. 4 ayı geride bırakan çalışmalar 8 ay sonra son bulacak. Araştırmanın olumlu sonuçlanması halinde ilaç Türk patentli ilk ilaç olma özelliği taşıyacak.

Henüz sonucu kimsenin bilmediğini söyleyen Prof. Dr. Server Serdaroğlu, "Şu ana kadarki veriler umut vadediyor. Bu açıdan gelecekte saç dökülmeleri kader olmayacak diyebiliriz" diye konuştu.

İlaç, kellik sorununun çözümü için umut vadederken aynı zamanda Türkiye'nin ilk patentli ilacı olma özelliğini de taşıyacak.

"Saç dökülmesi bir belirti"

Saç dökülmelerine ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Serdaroğlu, saç dökülmesinin bir belirti olduğunu ve bunun arkasında birçok nedenin yer alabileceğini söyledi.

En sık şeklinin hem kadınlarda hem de erkeklerde görülen "erkek tipi dökülme" olduğunu belirten Serdaroğlu, kadınların yüzde 50-55'inde erkeklerin ise yüzde 75'in de saç dökülmesinin görülebileceğini söyledi. Kelliğin kader gibi kabul edildiğini ancak bu konuda yapılabilecek çok şey olduğunu söyledi.

Serdaroğlu, diğer saç hastalıklarına ilişkin de bilgi vererek, şunları kaydetti:

Türkiye'deki tek saç hastalıkları merkezinin Cerrahpaşa'da olduğunu söyleyen Serdaroğlu, Türkiye'nin her yerinden hatta çevre ülkelerden çok sayıda hastanın kendilerine başvurduğunu söyledi.

"İlk iki fazla önemli ışık görüldü"

İki fazlık çalışmada ileriye dönük önemli ışık aldıklarını söyleyen Serdaroğlu, son faz aşamasına geçilen çalışmanın oldukça geniş kapsamlı bir araştırma olduğunu, ilacın bu süreç içerisinde 18-45 yaşyarı arasında yaklaşık 625 kişi üzerinde deneneceğini anlattı.

 Prof. Dr. Serdaroğlu, bir yıl sonra tamamlanması beklenen çalışmanın sonuçlarını merakla beklediklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Çok umut olduğunu biliyoruz çünkü bu aşama, faz 3 çalışması. Faz 1 ve 2 çalışmaları tamamlandı. Faz 1 Avustralya'da, faz 2 ise Amerika'da uygulanmış ve oldukça önemli ışık gördüklerini biliyoruz. Bu çalışmaya başladık. Tabii orijinalinde bir Türk firmanın olması hoş bir durum. Çünkü bu çalışma başarılı olup, ilaç olduğu andan itibaren Türkiye'nin belki de ilk ilacı olacak. Çalışma burada yapıldığı için Türkiye'ye mal edilecek. Bu açıdan gurur verici bir şey olacak. Ayrıca çalışmaya katılan bütün arkadaşlarımız çok heyecanlı.

Çalışma başarılı olduğu taktirde biz mesleki olarak en azından bütün dünyada refere edilen hekimler olacağız. Bu açıdan akademik anlamda çok onur verici bir çalışma olacak. Onun ötesinde tabii ülkeye getireceği artılar da var. Ülkenin ilk ilacı olacak. Zaten çok büyük bir yatırım yapıldı bu ilaç için. Güvensiz bir ilaç da değil, ama her denek olası risklere karşı sigortalandı ve çalışma bu şekilde sürdürülüyor. Hem güvenli hem de etkili olacağını düşündüğümüz bir ilaç olacak. Tabii sonucu ben de henüz bilmiyorum ama şu ana kadarki veriler umut vadediyor. Bu açıdan gelecekte saç dökülmeleri kader olmayacak diyebiliriz."

"2-3 yıl içinde satışa sunulabilir"

Prof. Dr. Server Serdaroğlu, çalışmanın şu anda belli bir dökülmenin görüldüğü bireylerde kullanıldığını dile getirerek, "Tam saç kaybı olan kişilerde başarısı ne olacak bilmiyorum ama eğer başarılı olursa en azından saçı yeni dökülmeye başlamış tüm erkekler ve sonrasında tüm kadınlarda kellik tarih olabilir. Ama saçlarını kaybetmiş kişiler için de bir umut olabilir mi? Onu daha sonraki araştırmalar gösterecek." şeklinde konuştu.

Gelecek ay denek alma süresinin dolacağını, bu tarihten itibaren de çalışmanın yaklaşık bir yıl süreceğini vurgulayan Serdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Çalışma şu anda İstanbul - Ankara - Bursa - Samsun - Trabzon - Kayseri - Mersin- Kocaeli - Denizli ve İzmir'de yürütülüyor. Bir yıldan sonra bütün sonuçlar, protokoller açılacak. Doğru hastalar, doğru grupların içinde mi ve bunlar faydalandı mı bunlara bakılacak. İstatistikler yapılacak, ardından ne kadar önemli olduğuyla ilgili bir makale yazılacak ve kabul görecek hakem denetiminden geçmiş bir dergi de yayınlanacak. Bundan sonra ilaç olma şansı var. Bunların hepsi toplamda 2-3 yıllık bir süreç. Bu sürenin sonunda artık çalışma ilaç olmuşsa başarılı olmuşsa herkes bundan faydalanacak."

Sonraki Haber