KÖLE PAZARI MI KURDUNUZ? Rekabet Kurumu’ndan şirketlere KARA LİSTE cezası
Akademi dünyasında “Hocaların Hocası” olarak nitelendirilen ve pek çok siyasetçinin eğitiminde katkıları olan ünlü İktisatçı, merhum Prof. Dr. Sabahattin Zaim’in derslerinde sık sık tekrar ettiği bir söz vardır:
“Emeğin seyyaliyeti engellenemez…”
Seyyaliyet nedir?
Yeni nesil için Türkçesi (!) mobilizasyon ya da likidite…
Yani AKIŞKANLIK anlamında kullanılmakta.
Sabahattin Zaim Hoca bu sözüyle, emekçinin bir KÖLE olmadığının altını çizerek “Emekçi emeğini istediği alanda ve sektörde, işyerinde özgürce değerlendirir ve satar, çalışan hareketliliği engellenemez” demek istiyor öğrencilerine.
Sabahattin Zaim Hoca’yı anmamın sebebi REKABET KURUMU’nun internet sitesine girdiğimde gördüğüm tablo. Beni tam anlamıyla dehşete düşürdü diyebilirim.
Aralarında Türkiye’nin en tanınmış firmalarının bulunduğu onlarca şirket, aralarında “Centilmenlik Anlaşması” yapmışlar ve birbirlerinden ayrılan çalışanları istihdam etmeyeceklerini karara bağlamışlar. Böylece bir KARA LİSTE oluşturulmuş ve bu firmalarda çalışanlar işlerinden ayrıldıklarında anlaşan firmalar tarafından işe alınmıyorlar.
EMEĞİN GERÇEK DEĞERİNİ BULMASINI ENGELLEME ANLAŞMASI
Bu yönde şikâyetler çok artınca ve Rekabet Kurumu’na iletilince kurum hemen harekete geçiyor, bunun da bir KARTELLEŞME niteliği taşıdığı hükmüne vararak, bu firmalar hakkında soruşturma başlatmış.
Rekabet Kurumu internet sayfasında GEREKÇE aynen şöyle belirtilmekte:
“Soruşturma sürecinde soruşturma tarafı teşebbüslerin, birbirlerinin çalışanlarının istihdam edilmesini engellemeyi ve çalışan hareketliliğini kısıtlamayı konu alan çalışan ayartmama anlaşması yapıp yapmadıkları incelenmiştir. Bu anlaşmaların temelinde işverenlerin en önemli girdilerden olan emek üzerinde rekabet etmekten karşılıklı olarak vazgeçmeleri yatmaktadır. Çalışan ayartmama anlaşmaları emek faktörünün teşebbüsler arasındaki hareketliliğini azaltmasının yanı sıra emeğin karşılığı olan ücretlerin suni şekilde gerçek değerini bulamamasına da yol açabilmektedir. Netice itibarıyla çalışanların dağılımında etkinsizlik doğmakta ve işgücü piyasalarındaki rekabetçi yapı zarar görebilmektedir.”
Çok güzel yazılmış, altına imza atacağım bir gerekçe ve açıklama.
150 MİLYON LİRA PARA CEZASI KESİLEN ŞİRKETLERİN LİSTESİ
Sonuçta 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesini ihlal ettikleri belirtilen aşağıdaki firmalara TOPLAM 150 MİLYON LİRA CEZA kesmişler. Cezaların düşük tutulmasının sebebi, şimdilik bir İHTAR NİTELİĞİ taşımasını istedikleri içinmiş.
1- Arvato Lojistik Dış Ticaret ve E-Ticaret Hizmetleri AŞ
2- Bilge Adam Yazılım ve Teknoloji Anonim Şirketi
3- Binovist Bilişim Danışmanlık AŞ
4- Çiçeksepeti İnternet Hizmetleri AŞ
5- D-Market Elektronik Hizmetler ve Ticaret AŞ
6- Flo Mağazacılık ve Pazarlama AŞ
7- Koçsistem Bilgi ve İletişim Hizmetleri AŞ
8- LC Waikiki Mağazacılık Hizmetleri Ticaret AŞ
9- Sosyo Plus Bilgi Bilişim Teknolojileri Danışmanlık Hizmetleri Ticaret AŞ
10- TAB Gıda Sanayi ve Ticaret AŞ
11- Türk Telekomünikasyon AŞ
12- Veripark Yazılım AŞ
13- Vivense Teknoloji Hizmetleri ve Ticaret AŞ
14- Vodafone Telekomünikasyon AŞ
15- Zeplin Yazılım Sistemleri ve Bilgi Teknolojileri AŞ
16- Zomato İnternet Hizmetleri Ticaret AŞ
Bu arada İŞGÜCÜ DOSYASI KAPSAMINDA UZLAŞMALARDA VERİLEN CEZALAR da mevcut. Aşağıdaki firmalar ise hatalarını kabul edip Rekabet Kurumu ile uzlaşmayı tercih ettiler:
Öyle görünüyor ki Rekabet Kurumu bu işin peşini bırakmayacak.
Yine kurumun internet sayfasından aldığım bilgiye göre Etiya Bilgi Teknolojileri Yazılım Sanayi ve Ticaret A.Ş., Pia Bilişim Hizmetleri A.Ş., İnnova Bilişim Çözümleri A.Ş., NETAŞ Telekomünikasyon A.Ş., MAGİS Teknoloji A.Ş., Kafein Yazılım Hizmetleri Tic. A.Ş. ve RDC Partner Bilişim Danışmanlık ve Teknoloji Hizmetleri A.Ş. hakkında da soruşturma açıldı.
Söz konusu firmaların da kendi aralarında “Centilmenlik Anlaşması” yaparak 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun’un 4. Maddesini ihlal ettikleri sonucuna varıldı.
BEYİN GÖÇÜNÜN SEBEPLERİNDEN BİRİ DE BU KARA LİSTELER
Dikkat ederseniz, genellikle beyaz yakalıları ilgilendiren, nitelikli işgücünün gerçek değerini bulması amaçlı olarak akışkanlığını engellemeyi, çalışanı bulunduğu yerde köleleştirmeyi amaçlayan bir anlaşmadan söz ediyoruz.
Sonuçta ne oluyor, bu insanlar bir işyerinden ayrıldığında kimse tarafından kabul edilmediği için işsiz kalıyor, çareyi yurt dışına gitmekte buluyor. Bu da BEYİN GÖÇÜNÜN kaçınılmaz sonuçlarından biri haline geliyor.
MEDYADA DA ESKİ SABAH VE DOĞAN GRUBU BAŞLATMIŞTI
Bu türden centilmenlik anlaşmalarının geçmişte Aydın Doğan’ın sahibi olduğu Doğan Grubu medyasıyla Dinç Bilgin’in sahibi olduğu Sabah-ATV arasında da yapıldığını hatırlatalım.
Böylece bir gruptan ayrılan gazeteci ya da medya çalışanının yolu, medyanın neredeyse yarısına sahip olan diğer grup tarafından kesiliyor, gazeteci dar bir alana hapsediliyordu.
Bu kölelik düzeninin sürdürülebilir olmadığı daha sonraki yıllarda anlaşıldı ve çok şükür ortadan kalktı ama iktidara yakın medyanın kendi içinde, iktidar hizipleşmeleri bağlamında küçük çaplı ve yönetici bazında da olsa böyle bir ambargo uyguladığını söylemek mümkün.
Son bir söz de REKABET KURUMU için.
Özellikle market zincirlerine yönelik 2,7 milyar liralık KARTEL CEZASI kestiğinden bu yana gözüm bu kurumun üstünde. Hakikaten ülkemizin YÜZAKI kurumlarının başında geliyor. İnsana aldıkları her kararla “EVET DEVLET VAR VE KENDİMİ GÜVENDE HİSSEDİYORUM” dedirten bir kurum.
Tüm yöneticilerini ve çalışanlarını tebrik ederim.