Kraliçe İkinci Elizabeth'in bilinmeyen 3 yanı
8 Eylül'de Kraliçe İkinci Elizabeth'in hayatını kaybetmesi ailesi ve İngiltere halkını yasa boğdu. Ölümünün ardından kraliçenin bilinmeyen 3 yanı ortaya çıktı. İkinci Dünya savaşında yaptıkları, çanta detayı...
Kraliçe İkinci Elizabeth'in İkinci Dünya Savaşında aktif rol aldığını, ehliyetsiz kamyon kullandığını bir çok araçı ve aleti söküp tamir edebildiğini, çantaşının iletişim cihazı olarak kulllandığını yada dünya üzerinde pasaportsuz tek kişi olduğunu pek çok kişi bilmiyordur.
İşte Kraliçe İkinci Elizabeth'in bilinmeyenleri...
Pasaport ve ehliyeti yok
Kraliçe'nin pasaportu ve ehliyeti yok. Dünya insan dünya üzerinde seyahat ederken pasaportsuz hareketsiz kalacak olsa da Kraliçe’nin yabancı bir ülkeye giderken pasaport kullanmasına gerek yok. Pasaportsuz seyahat etmesi de tamamen meşru. İngiltere’de pasaportlar Kraliçe adına dağıtıldığından dolayı İkinci Elizabeth’in pasaportu olmasına gerek yok. Ancak diğer Kraliyet Ailesi fertleri hatta Galler Prensi ve Cambridge Dükü de dahil pasaportu olmak zorunda.
Aktif bir vatansever
İngiltere kraliçesi İkinci Elizabeth, Dünya Savaşı’nda ehliyeti olmamasına rağmen kamyon şoförlüğü yapmıştı. Babası Kral Altıncı George ilk olarak izin vermese de sonradan o da sesini çıkarmadı. 1942'de, 16 yaşında olan İkinci Elizabeth, o zamanlar İşçi İngiliz İstihdam Bürosu'na kaydoldu. İkinci Elizabeth, yardımcı bölge servisinde bir tekerleği nasıl değiştireceğini, motorların nasıl yapılacağını ve yeniden nasıl inşa edeceğini, ambulansların ve diğer araçların nasıl taşınacağını ögrendi, hepsini uygulamalı olarak yapıyordu. Dünyada aktif olarak 2. Dünya Savaşına katılan tek kraliyet üyesidir.
Çantalarıyla yanındakilere mesaj iletiyor
Kraliçenin küçük çantasının bile görevi var. 2. Elizabeth, yardımcılarıyla el çantası aracılığıyla iletişim kuruyor. Kraliçe için her şey yolunda gidiyorsa ve halinden memnunsa, el çantasını sol koluna takıyor. Ancak bir toplantıda ya da konuşmada çantasını sağ koluna aldığında işler değişiyor. Kraliçe bu hareketiyle çok sıkıldığını, bir an önce beni buradan çıkarmalarını istediğini belirtiyor. Yemekte çantasını masaya koyarsa da bu gitmek istediği anlamına geliyor.