Kraliçe II. Elizabeth'in ölümü, Dünya'nın en büyük elması Koh-i-Noor'u yine tartışmaların merkezine taşıdı

Koh-i-Noor adlı elmas Kraliçe'nin ölümünün ardından yeni tartışmaların merkezine oturmuş durumda. Ender bulunan ve günümüzde benzersiz bir elmas olarak nitelendirilen bir yumurta büyüklüğündeki değerli taş, bazılarının gözünde kan dökülmesinin, çalınan tarihin ve sömürgeciliğin dehşetinin güçlü bir sembolü olurak görülmekte.

195 karatlık elmas şu anda 2.800 diğer küçük pırlantanın arasında, geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Kraliçe II. Elizabeth'in tacının merkezinde yer alıyor. Bu taç Kraliçe'nin  annesine aitti ve 1937'de kocası Kral VI. George’un yanında bulunduğu taç töreni için üretilmişti.

Bu taç, Kraliçe II. Elizabeth tarafından halk arasın da hiç giyilmedi ve Pazartesi günü tabutunun üstüne yer alan taç da o değildi. Ancak, Birleşik Krallık Kraliyet Mücevherlerinin bir parçası olması sebebiyle Kraliçe II. Elizabeth'e aitti.

Bu ayın başlarında Kraliçe’nin hayatını kaybetmesinin ardından, Koh-i-Noor'un mülkiyeti konusundaki tartışmalar yeniden alevlendi. Geleneğe göre Anne Kraliçe'nin tacı ve devasa elmas, Kral III. Charles'ın eşi Queen Consort Türkçesi Kral Eşi yada Yoldaş Kralıçe olarak anılacak olan Camilla tarafından miras alınacak ve onu 1 sene sonra taç giyme töreninde giymesi bekleniyor.

Ancak herkes bunun adil olduğuna inanmıyor. Yıllar içinde Hindistan, Pakistan ve hatta Afganistan'daki Taliban bile elmasın gerçek sahibi olduğunu iddia etti. Şimdi, Kraliçe'nin ölümünün ardından, Hindistan'dan birçok kişi, elmasın anavatanına iade edilmesini istiyor.