Merak edilen soru yanıt buldu, "Türkiye öncelikli olacak"
Prof. Dr. Uğur Şahin ve Dr. Özlem Türeci’nin bulduğu aşı dünya gündemine oturdu. Prof. Dr. Uğur Şahin, “2021’in ilk 3 ayı içinde Türkiye’ye aşı getirme imkânı olur. Sağlık Bakanlığı kaç doza ihtiyaç olduğunu ve zamanını bildirirse Türkiye için de yeterince aşı ayırmayı istiyoruz” dedi.
Prof. Dr. Uğur Şahin 2021’in ocak, şubat, mart aylarında Türkiye’ye aşı dozları getirme imkânı olacağı müjdesini verdi.
2021 yılı bitmeden yaklaşık 1.5 milyar doz aşı üretileceğini söyleyen Prof. Dr. Şahin, “Sağlık Bakanlığı ile protokol sağlarsak 2021’in ilk üç ayında Türkiye’ye de aşı dozlarını getirmeye imkân olur. Türkiye için de yeterince aşı ayırmayı istiyoruz” dedi.
Sağlık Bakanlığı: Anlaşma yapılacak
Aşı için Sağlık Bakanlığı, işbirliği detaylarını netleştirmeye hazırlanıyor.
Türkiye’ye ne kadar geleceği konusunda netlik olmadığını belirten yetkililer, “3. faz çalışmalarında Türkiye de yer aldığı için öncelikli ülkelerden biriyiz.
Ancak ilk aşamada ne kadarlık bir aşının geleceği, görüşmeler sonucunda belirlenecek. Sürecin çok hızlı bir şekilde ilerlemesini bekliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Herkes onu konuşuyor
Dünyanın önde gelen gazeteleri Prof. Dr. Şahin ile eşi Dr. Özlem Türeci’nin başarısını haber yaptı. İngiliz Times gazetesi çifti manşetine taşıdı. Amerikan New York Times, ‘COVID-19’u çözecek aşının arkasındaki karı-koca ekibi’ başlıklı habere yer verdi. İngiliz Guardian da “Aşının arkasındaki rüya takımı” başlığını attı.
Aşı dünyaya nasıl dağıtılacak?
Onay gelir gelmez aşının dağıtımına başlanacak. Ancak ısıya karşı hassas olan aşının dünyanın bir ucuna nasıl taşınacağı da merak konusu.
ABD’li ilaç şirketi Pfizer, Reuters’a yaptığı açıklamada aşının nakliyesi, saklanması ve sürekli ısı takibi için detaylı lojistik plan ve araçlar geliştirdiğini açıkladı.
Buna göre COVID-19 aşısı, Pfizer’ın kendi geliştirdiği eksi 70 santigrat derecelik nakliye konteynerlerine konulacak.
Tropikal ülkeler endişeli
Sıcaklık kontrol sistemine sahip bu konteynerler, bin ile 5 bin dozu 10 gün boyunca eksi 70 derecede herhangi bir ekstra dondurma işlemine gerek kalmadan taşıyabiliyor. Fakat uzmanlar, Batı’daki en prestijli hastanelerde bile soğuk depolama kapsitesinin yetersiz olduğuna dikkat çekiyor.
Tropikal iklime sahip ve uzak adalarda yaşayan topluluklar ile ultra soğuk dondurucuların eksikliği dolayısıyla birçok Asya ülkesi de aşının nasıl depolanacağı konusunda endişeli.
Pfizer’ın baş bilim insanlarından Mikael Dolsten, aşının toz versiyonu üzerinde çalıştıklarını, ancak bunun da en erken gelecek yıl hazır olacağını söyledi.
Aşı çıkmadan kavga başladı
Aşının yüzde 90’ın üzerinde etkili olduğunun açıklanması üzerine tüm dünyada dağıtımın nasıl yapılacağı kavgası başladı. Önceden BioNTech ve Pfizer şirketiyle 100 milyon dozluk anlaşma imzalaması, ABD’ye öncelik tanınacağı tartışmalarına yol açtı.
Almanya Sağlık Bakanı Jens Spahn, aşıyı Alman şirketinin geliştirmiş olmasına rağmen önce başka ülkelerde kullanılmasının anlaşılır olmayacağını açıkladı ve AB’yi bir an evvel aşı siparişi anlaşması imzalamaya çağırdı.
AB Komisyonu 300 milyon doz sipariş vereceğini duyurdu. AB, aşıyı üye ülkelere nüfus oranına göre dağıtacak. Almanya’ya yüzde 19’a tekabül eden 56 milyon doz düşüyor. Ama Almanya 100 milyon doz istiyor.
Eşit ve adil dağıtacağız
Aşı dağıtımında imtiyazlı ülkeler olacağı tartışmalarına karşı BioNTech’ten açıklama geldi. BioNTech Mali İşler Başkanı Sierk Pötting, aşıyı eşit ve adil biçimde dağıtacaklarını, öncelikli ülkeler olmayacağını açıkladı.
New York Times’a röportaj veren Prof. Dr. Uğur Şahin ve eşi Dr. Özlem Türeci, pazar günü aşının yüzde 90 etkili olduğunun açıklanmasını kendilerine Türk çayı demleyerek kutladıklarını anlattı.
Haberde çiftin işe yakın bir apartman dairesinde yaşadığı, arabalarının olmadığı ve işe bisikletle gidip geldikleri belirtildi.
Prof. Dr. Uğur Şahin, Hatay’ın İskenderun ilçesinde mütevazı bir evde dünyaya gözlerini açtı. Henüz 4 yaşındayken babası Almanya’ya gitmeye karar verince ailesiyle birlikte gurbet yollarına düştü. Küçük Uğur, bu evden Almanya’ya doğru ilk adımını attığında, ileride ‘dünyayı kurtaracak adam’ olacağını kimse tahmin edemezdi.
Almanya’da bilim alanında başladığı kariyerinde kanser çalışmalarıyla tanındı, aşı müjdesiyle de dünyanın umudu oldu. Bugün 3.9 milyar dolarlık servetiyle Almanya’nın en zengin 100 kişisi içinde.
Komşuları: Minnettarız
Prof. Dr. Uğur Şahin’in doğduğu ailesine ait İskenderun’un Kurtuluş Mahallesi Şehit Oğuz Yener Caddesi’ndeki ev şu an boş duruyor. Komşularıysa çocukluğunu hatırladığı Prof. Dr. Şahin’le büyük gurur duyuyor.
İskenderun Gazeteciler Cemiyeti’nin eski başkanı Sami Uygur (76), “Şimdi Uğur’u dünya konuşmaya başlayınca, bazı kişiler İskenderun’daki akrabalarına ulaşmaya çalıştı.
Ne yazık ki üzülerek söylüyorum, İskenderunda Uğur’un tek bir akrabası dahi kalmadı. İskenderun’da kaldıkları, yaşadıkları ev de bomboş, harabe duruyor. Benim görüşme imkânım olsa Uğur’a ulaşıp, kendisiyle gurur duyduğumuzu söyleyebilirdim” diyor.
‘Uğur'u ölümden annem kurtardı’
Sami Uygur da mahalleden eski komşusu Prof. Dr. Uğur Şahin’in ailesini yakından tanıdığını da anlatıyor: “Uğur Şahin’in anne ve babası bizim kapı komşumuzdu.
Küçük yaşta karşıya geçerken bir arabanın altında kalmak üzereyken rahmetli annem Uğur’u kolundan tutup kenara çekmiş. Daha sonra annesi, Uğur’u annemin yanına getirdiğinde sık sık ‘Senin hayatını kurtaran teyze’ diye söylerdi.”