Milliyetçiler karşı karşıya mı?

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici 2024'ü değerlendirdi.

Kendisiyle, seneyi değerlendirmesinden önce, ünlü “arabaşı çorbası” sohbeti ettik.

“Arabaşı” deyip geçmeyin, tam bir Anadolu lezzetidir, özellikle Yozgat civarında rağbet görür. Masrafı azdır, ama soğuk kış günlerinde sıcaklığı ile sohbetlere vesile olur.

Başkan Destici ile Ankara'da bir arabaşı sohbeti de yapacağız inşaallah.

Önce Mustafa Destici'nin açıklamalarını aldığım notlar üzerinden vereyim:

-FİLİSTİN: Vahşet ve soykırım karşısında Arap ülkeleri sessiz kalarak suça ortak oldu. Türkiye’nin duruşunu ortaya koyamadılar.

-RUSYA: Ukrayna’da kazanımları oldu, ama çok ağır bedeller ödedi. Kırım’ı ilhaktan vazgeçmeli ve Kırım bağımsız olmalı.

-SURİYE: Türkiye’nin başarısını takdir etmeliyiz. Suriye’de 3 önceliğimiz var. 1)Ne pahasına olursa olsun terör örgütlerinin bulunmaması. YPG/PYD ile birlikte ABD/CENTCOM’un da bölgeyi terk etmesi 2)Türkmen varlığının muhafazası, yeni yönetimde etkin olarak vâr olmaları 3)Geçici sığınmacıların bir an önce güvenli dönüşünün gerçekleşmesi

-KANUNLAR: Ceza yasalarıyla ilgili değişiklikler yapılmalı. Terör eylemi gerçekleştirenler için idam ve tahliyesiz müebbet gelmeli

-ENFLASYON: Enflasyon düşüş trendinde, ama çarşı-pazarda henüz hissedilmiyor. Kiralar çok yüksek. Enflasyon %44 iken asgari ücrete %30 zam gelmesi olmaz, bu yanlıştır. BBP Genel Merkezi için kiraya %58 zam isteniyor. İnsanlar ekonomik zorluklar yaşarsa güvenlik endişeleri ikinci plana düşebilir.

-EMEKLİ MAAŞLARI: Kök maaş uygulaması adaletsizdir. Maaşlara hakkaniyetli düzenleme gelmeli ve kök maaş uygulaması kaldırılmalıdır

-TERÖR: Kürt sorunu yoktur, terör sorunu vardır. Türkiye’de siyasi bölücülük sorunu vardır ve bu silahlı terörden daha tehlikelidir.

-ÖCALAN GÖRÜŞMESİ: 2014’teki çözüm sürecinin hiçbir faydası olmadı. Yeni çözüm süreci, yeni paradigma olmaz. Bunlar oyalanmadır. Şehit Muhsin Yazıcıoğlu’nun, “Terörle müzakere olmaz” sözünü hatırlatırım. Önce silahı bıraksınlar. PKK/PYD/YPG silah bıraktığını açıklasın. Ondan sonra oturulsun, konuşulsun. Elinde silah olanla konuşamazsın. Biz Büyük Birlik Partisi olarak ilkesel bir duruş ortaya koyuyoruz. Şahsım, partim asla bu sürecin yanında olmayacaktır.

“MİLLİYETÇİ CEPHE”

Destici’nin açıklamalarını genel hatlarıyla yazdım.

Konuşması bitince, “Sen ne düşünüyorsun Hacı Bey?” diye sordu.

“Yüzde 99,9 size katılıyorum” dedim.

Zira PKK, Öcalan gibi konularda Sayın Destici ile bakışımız aynıdır.

Ayrıca kök maaş uygulaması büyük bir adaletsizlik doğuruyor.

Peki, Sayın Destici ile yüzde 0,1 anlaşamadığımız yer neresi?

Ben DEM Parti’yi hiç sevmesem de bu sürecin sonunda “pazarlıksız şekilde” artık silahların bırakılmasından öte PKK’nın lağvedileceğini düşünüyorum. Bu açıdan da görüşmeleri olumlu buluyorum. Diyelim ki silah bırakma açıklaması gelmedi. O zaman, “Ya devlet başa, ya kuzgun leşe” deme hakkı doğar ve kimse ülkemizin selâmetinin önünde duramaz.

Sayın Destici elbette PKK’nın lağvedilmesini istiyor. Ancak DEM ile olan süreçte farklı düşünüyor. Sonuna da, “Umarım ben haklı çıkmam” diye ekliyor.

Çünkü süreçlere bakış açılarımız yüzde 0,1 farklılık gösterse de vatan sevgimiz hep beraber yüzde 100’dür.

Acaba bu süreçte milliyetçi partiler çok mu ters düştü ve çok mu karşı karşıya geldiler?

“Hayır, herkes kendi fikrini söylüyor” diyen Mustafa Destici, “Demek ki milliyetçi bakış açıları farklı ve bu aslında Türkiye için bir zenginliktir. Cumhur İttifakı’nın içindeyiz, ama farklı düşündüğümüz mevzular var. Bu bir cephe değil, siyasetin doğasıdır.” diyerek sözlerini tamamladı.

SON SÖZ: Büyük Birlik Partisi samimi bir camia ve içinde Alperen’ler var. En kısa zamanda genel merkezde hem Başkan Destici ile hem parti yöneticileriyle buluşacağım. Detayları yazarım.