MLKP’lileri oraya kim getirdi?..
Ancak Boğaziçi Üniversitesi’ndeki yaşananları bunlarla izah etmek çok doğru değil… İlk gün yaşananlara şöyle bir bakıyorum da, protestoların öğrenci çerçevesinden çıkarak nasıl terörize edildiğini görüyorum… Terör örgütü flamalarının açıldığı, sloganlarının atıldığı, marşlarının çalındığı bir ortama dönüştürüldü protestolar… Rektör atama protestosunda ‘katil polis’ sloganları neden atılır?
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun ‘örgütlü dayanışma’ çağrısının tesadüf olduğunu kim söyleyebilir?
Olaylar sonrası gözaltına alınan 17 kişiden 15’inin, MLKP ve DHKP-C bağlantılı olması nasıl açıklanabilir? Buna rağmen ‘öğrenciler, çocuklar gözaltına alındı’ yaygarası koparanları da anlamak mümkün değil…
Cevap bulunması gereken soru şu;
Protestoları provoke etmek için hazır kıta bekletildikleri açık olan terör örgütü militanlarını ‘örgütlü’ bir şekilde Boğaziçi Üniversitesi’nin önüne kim getirdi?
Herkes konuşuyor iktidar suçlu oluyor
Muharrem İnce bir şey söyler iktidar suçlanır… Bir gazeteci köşesinde bir iddiayı yazar iktidar suçlanır… Ünal Çeviköz ‘ABD’ye gel gel yapar’ iktidar suçlanır… İlker Başbuğ bir şey söyler iktidar suçlanır… Can Ataklı darbe imasında bulunur iktidar suçlanır… Fikri Sağlar ayrımcılık yapar iktidar suçlanır…
Bu örnekleri çoğaltmak mümkün…
İsteyen istediğini söylerken kimseden ses çıkmazken, bu söylenenlere iktidar kanadından tepki gelince muhalefetin ilk refleksi şu; “Bu tartışmaları AK Parti bilerek büyütüyor, böylece gündem değiştiriyor”…
Bu nasıl bir mantık inanın anlayabilmiş değilim… Lafı eden, gündemi oluşturan kendilerinden olmasına rağmen suçlu AK Parti oluyor…
Ayıptır, günahtır…
Muhalefetin burada yapması gereken, AK Parti’yi suçlayacağına, kendi adamlarına ayar çekmesidir…