‘Nasipse adayız’ dönemi bitiyor mu?

Tarihçiliğimizde ‘Mısırlılaşma’ diye bir tanım vardır.

Orjinali…’Eygptitation…’

***

Mısır 1517’de Osmanlı toprağı oldu.

Kuzey Afrika’daki en uç eyaletimizdi.

Tam 250 yıl böyle kaldı.

Sonra kısa bir dönem Fransız işgali.

Ve derken gene Osmanlı hakimiyeti…

Ama bu sefer biraz farklı bir şekilde.

Vali olarak atanan Kavalalı Mehmet Ali Paşa bağımsız hareket etmeye başlamıştı.

İç işlerinde serbest, dış işlerinde İstanbul’a bağlıydı.

Ama Osmanlı hanedanının hiçbir dediğini yapmıyordu.

Yani…

Özetle…

Mısır harita üzerinde Osmanlınındı.

Ama gerçekte…Kafasına göre takılıyordu.

İşte bu durum tarihçiliğe ‘Mısırlılaşma’ olarak geçti.

Senin ama senin değil…

Sana bağlı ama seninle alakası yok.

***

ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın adaylık açıklamasını Kübra Par’ın TV 100’deki programında öğrendik.

“Nasip olursa herkesin belediye başkanı olmaya devam edeceğim. Bu dönemde olduğu gibi yeni dönemde de bir devlet adamına yakışır şekilde rozetsiz başkanlık yapmaya devam edeceğim. Bu yolda benimle yürümeye var mısınız?”

Hoppala…

İlk şaşkınlığımı yayında ifade ettim.

“Mansur Bey kendi kendine adaylığını nasıl ilan ediyor? Partinin MYK'sı karar aldı mı? Genel Başkan olur verdi mi? Daha da önemlisi Parti Meclisi onayladı mı?”

Bunlar hiç biri yoktu.

Partinin teamüllerine aykırı bir durumdu.

Dahası…Yavaş’ın açıklamasında CHP kelimesi geçmiyordu.

Bu durumun ilginçliğine yayında dikkat çektim.

Program boyunca bunu tartıştık.

***

Ama ondan öncesi vardı.

İmamoğlu’da ondan 10 gün önce açıklamıştı zaten adaylığını…

"İstanbul için bir kez daha yola çıkıyorum. Kentine sahip çıkan, oyuna sahip çıkan İstanbul gönüllüleriyle İstanbul'u savunmak için bir kez daha yola çıkıyorum" 

Olsa olsa aday adaylıklarını açıklayabilirlerdi.

Herkes kafasına göre takılıyordu.

Yavaş’ı ertesi gün Tunç Soyer izledi.

Onu Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve diğerleri.

***

Seçim yenilgisi ardından başlayan tartışmalar Genel Merkez’in otoritesini sarstı.

Değişimciler bir değişimin kaçınılmaz olduğunu gördükleri için genel merkeze çok da fazla hesap verme ihtiyacı duymuyorlar.

Ercan Kesal’ın müthiş eserindeki gibi ‘Nasipse Adayız’ diyen yok artık.

Gözü kesen doğrudan ‘ben adayım’ diyor.

 ***

Yani uzun lafın kısası…

CHP ‘Mısırlılaşıyor…’