Prof. Dr. Üşümezsoy’dan ezber bozan açıklama! İstanbul için ‘deprem tezi çürüdü’ diyerek uyardı

Son zamanlarda yaşanan depremler sonrası gözler beklenen Büyük Marmara depremine çevrildi. Birçok uzman İstanbul’u etkileyecek depremin en az 7 büyüklüğünde meydana gelmesinin olası olduğunu söylerken Prof. Dr. Şener Üşümezsoy’dan farklı bir açıklama geldi. Prof. Üşümezsoy, “250 yılda bir deprem olacak tezi çürüdü” diyerek Marmara’daki riskli faya dikkat çekti.

Son zamanlarda yaşanan depremler sonrası gözler beklenen Büyük Marmara depremine çevrildi. Birçok uzman İstanbul’u etkileyecek depremin en az 7 büyüklüğünde meydana gelmesinin olası olduğunu söylerken Prof. Dr. Şener Üşümezsoy’dan farklı bir açıklama geldi.

Türkiye'nin aklının bir köşesinde her zaman duran büyük bir tehlike var, beklenen Marmara depremi. Bu konu yıllardır uzmanlar ve vatandaşlar arasında en çok konuşulan ve merak edilen konuların başında geliyor. Peki Marmara'da beklenen deprem olursa İstanbul'u nasıl etkiler? Hangi bölgeler riskli? Deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, “1999 yılından beri söyleye söyleye dilimde tüy bitti. Marmara Denizi'nde fay kırılmamış denilen önermeler tamamen yanlış. Marmara'da risk taşıyan tek fay bulunuyor ve burada 6.5’lik bir deprem olabilir” diyerek önemli uyarılarda bulundu.

Son zamanlar meydana gelen depremlerin ardından sosyal medyanın gündeminde yine beklenen Marmara depremi vardı. Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, İstanbul’da ve Marmara Denizi’nde risk taşıyan kırılmamış fayı haritalar üzerinden anlattı.

“BİR SPEKÜLASYON”

Marmara bölgesinin ayrıntılı bir şekilde incelenmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, “İstanbul Türkiye’de deprem riskinin en düşük olduğu bölgedir. Son günlerde konuşulan İstanbul depremi tam bir spekülasyon. Çünkü dayandığı temel tez yanlış” iddiasında bulundu.

Marmara’daki fayların kırılma potansiyeline değinen Prof. Üşümezsoy, “Marmara bölgesi için bu günlerde konuşulan önermeler yanlış. ‘Marmara Körfez'de fay kırılmış o halde Marmara'da risk var. Sismik boşluk var’ diyorlar. Bundan önce de 1509’da kırılmış diye bir spekülasyon yapılıyor. Bu bölgede deprem sadece 1509'da ve 1766'da olmuş gibi gösteriyorlar. Bu tarihler dışında başka deprem olmadığını söylüyorlar. 250 yılda bir deprem olacakmış gibi bir teori ortaya atıyorlar” diye konuştu.

“250 YILDA BİR DEPREM OLUYOR TEZİ ÇÜRÜDÜ”

Marmara depremine ilişkin yanlış teoriler üretildiğine dikkat çeken Üşümezsoy, şu ifadeleri kullandı:

“Marmara’daki fay 1999’da Körfez'den Yalova-Çınarcık kıyısından Esenköy’e kadar kırılmış. Bunun devamı Çınar çukurunun güneyinde 1894’te kırılmış. Böyle olunca Marmara'nın doğu kesimi, 60 kilometresinde stres boşalmış. Batı’da ise 1766’da kırıldı ve bir daha kırılmadı denilen fay, Marmara Adası önünde 1912’de kırılmış. Bu da o bölgede 60 km’lik stresi boşaltmış. Demek ki Marmara Denizi'nde 1912 ve 1999’dan beri fay kırılmamış denilen önerme de yanlış.”

“Marmara Denizi'nde 1766’dan beri fay kırılmamış deniyordu” diyen Prof. Üşümezsoy, “Aslında 1766’da kırılan fay 1912’de kırılmış ve stres boşalmıştır. Doğu Marmara'da Çınar çukuru güneyi kenarındaki fay, 1894’te kırılmış. Fakat 1999’da bu fayın Doğu kesimi kırılmıştır. Aslında 1719’da da fay hattı kırılmıştır. Bu durumda demek ki Marmara’da 250 yılda bir deprem oluyor tezi de çürümüş oluyor” ifadelerini kullandı.

“ADALAR FAYI HİÇBİR ZAMAN KIRILMAZ”

“Marmara’da Adalar fayı kırılırsa kaç büyüklüğünde deprem olur?” sorusunun son günlerde oldukça konuşulduğuna dikkat çeken Prof. Üşümezsoy, “Adalar fayı hiçbir zaman kırılmaz. Orası Marmara Denizi açılırken çalışmış ama bugün ölü bir faydır. 10 milyon yıldan beri açılan Marmara Denizi çukurunda düşey fay olarak çalışmıştır. Kuzey Anadolu payı ise yanal hareketlidir. Yani bir çukurluk açmaz. Gerek 17 Ağustos’ta gerek 5 Şubat’ta kırılan faylar tarla içinden dümdüz gitmiştir. Ama tarlaların bir tarafı diğer tarafına çökmemiştir. Bu anlamda Adalar fayında kırılma riski yoktur” iddiasında bulundu.

SİLİVRİ VE BÜYÜKÇEKMECE’YE DİKKAT

Marmara Bölgesi’yle ilgili değerlendirmede bulunan Prof. Üşümezsoy, “Orta Marmara fayı dediğimiz fay, 50 km’lik fayın 20 km’si Doğu kenarında kalan Yeşilköy ve Büyükçekmece arasında kalan kesim Adalar fayının devamıdır. Adalar fayında deprem olmayacağı gibi o fayda da deprem olmaz. Çünkü bu fay Adalar fayı gibi ölü bir faydır. Batı kesimde ise Silivri ile Büyükçekmece çukuru arasında kalan Kumburgaz sırtında yer alan 30 km’lik bir faydır. 2019’da Silivri'de olan deprem bu faydadır. Bu da ters fay biçimindedir. Yani Kumburgaz burnu bu fay üzerine doğru bindirmiştir” diye konuştu.

MARMARA DENİZİ’NDEKİ TERS FAY

Marmara’da bulunan fay hattındaki ters sıkışmaya dikkat çeken Prof. Üşümezsoy, “Marmara Denizi'ndeki Kuzey Anadolu fayı, Doğu Marmara'da Çınarcık çukurunun güneyinden geçer. Bu fay 1894’te ve 1999’da kırılmıştır. Bu fayda 1719’da ve 1766’da deprem olmuştur. Batı Marmara'da ise fay hattı Marmara Adası önünden geçer. Aynı fay üzerinde 1912’de deprem olmuştur. Bu anlamda Marmara Denizi'ndeki Güney kıyıdan geçen Kuzey Anadolu fayında stres boşalmıştır. Kuzey kenardaki Kumburgaz çukurundaki fay ise bu sistem dışında ters fay olarak Marmara Denizi'nde, saatin tersi yönüne dönmesiyle oluşmuş bir ters sıkışmadır” şeklinde konuştu.

Adalar Fayı’nın aktif bir fay olmadığının altını çizen Prof. Üşümezsoy, “Haritada görüldüğü gibi 1894’te Çınar çukuru Güneyi, Doğu Marmaris’in Güney kesimi kırılmıştır. 1999’da Çınarcık ve Gölcük İzmit Körfezi'nin güneyi kırılmıştır. Daha sonra Saros Batı Marmara fayı kırılmıştır. Ortada kalan 50 km’lik kırmızı ile gösterilen risk taşıyan fay, 2 fay segmentten oluşmaktadır. Biri Doğu’daki orta sırtı kesen Yeşilköy ile Büyükçekmece arasında kalan fay hattı Adalar fayının devamıdır ve aktif bir fay değildir. Batı’da ise Büyükçekmece ile Silivri arasındaki kesimde Kumburgaz çukuru boyunca devam eden ters faydır ve risk taşıyan yegâne fay budur” dedi.

DEPREMİNİN NEREDE BEKLENDİĞİNİ HARİTA ÜZERİNDEN AÇIKLADI

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, İstanbul’da ve Marmara Denizi’nde risk taşıyan kırılmamış fayın, Kumburgaz ile Silivri çukurunun başlangıç noktası olduğunu söyleyerek harita üzerinden anlattı:

“Risk taşıyan, Kumburgaz fayı, birinci haritada kırmızıyla gösterilmiştir. Birinci haritada siyah çizgiyle gösterilenler 1912 ve 1894’te kırılan faylardır. Sarıyla gösterilen kesim ise ölü Marmara çerçeve fayıdır. Adalar fayı, Yeşilköy ve Büyükçekmece fayı o fayın bir bölümüdür.”

Prof. Üşümezsoy, stres yüklenen bölgeleri harita üzerinden açıkladı ve herkesin merak ettiği Marmara’daki riskli faya dikkat çekti:

“Haritada görülen mavi alanlar stresin düştüğü alanları, kırmızılar ise stres yüklenen fay hatlarını göstermektedir. 6 Şubat’ta Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinde meydana gelen 7.6 büyüklüğündeki depremin ardından Batı’ya doğru Çardak-Göksun fayı, Adana havzası ve Seyhan fay hattına stres yüklendi. Ayrıca Malatya Doğanşehir’den Yeşilyurt’a giden fay sistemi de deprem riski taşımaktadır. Herkesin merak ettiği Marmara Denizi’nde ise kırılmayan fay yalnızca Kumburgaz fayıdır ve bu bölge büyük risk taşımaktadır. Burada 6.5 büyüklüğünde deprem olabilir.”,

Kaynak: Posta

Sonraki Haber