Rusya’ya tehdit; Zelenskiy’nin halledemediği İŞ’in taşeronu Kılıçdaroğlu mu olacak?

Korkunç bir senaryonun eşiğindeyiz.

Allah korusun bu ülkeyi.

Memleket Partisi’nin Cumhurbaşkanı adayı olarak yarışa katılan Muharrem İnce’nin ipi zaten Kemal Kılıçdaroğlu’na özel olarak yapılan ve devlet sırrı gibi saklı tutulan kamuoyu araştırması ABD’nin eline ulaştıktan sonra çekilmişti. Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce’yi ziyaret etmeden önce oldu bu. Kılıçdaroğlu’nun kazanamadığı açıkça görülmekteydi.

Bir şeyler yapılmalıydı. İnce’nin çekilmesi gerekirdi ama nasıl? Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce’yi ziyaret ettiğinde bu anket bilgisi elindeydi. İnce’ye de çekilmesi gerektiğini ima etti, malum Halil İbrahim Sofrası metaforuyla. Ama Muharrem Bey oralı olmadı, “Hoş geldiniz güle güle” diyerek Kılıçdaroğlu’na yolu gösterdi.

Mesaj alınmıştı. FETÖ’cülerin görevlendirmesi o anda yapıldı. Bilinen yöntem devreye girdi. Bir İsrail porno sitesinden alınan ve Muharrem İnce’ye benzetilmesi ihtimali olan bir adamla kadının görüntüsü servis edildi. Fetullahçı ve CHP’li trollerin bot hesaplarıyla İnce’ye ağır saldırılar başlatıldı. Çekil baskısı o kadar korkunçtu ve öylesine güçlü biçimde saldırıya uğruyordu ki Muharrem İnce sonunda dayanamayıp dün çekildi.

Ama aynı sözleri tekrarlayarak çekildi.

“Kumpası FETÖ’cüler yaptı, CHP’li troller, eski dostlarım yaydı.”

Hepsinden önemlisi, kaybedeceklerinin ipucunu verdi:

“Hiçbir bahaneleri kalmasın. Yoksa seçimi kaybettiklerinde bütün suçu bize atacaklar.”

Partisine oy istedi ve kendisine verilecek oylar içinse bir ADRES göstermedi.

Oysa birkaç hafta önce yaptığı konuşmada adres göstermişti. İnce orada “Bana çekil çekil baskısı yapıyorsunuz ama çekilirsem bana verilecek oylar Kılıçdaroğlu’na gitmeyecek ki” demişti.

Bu da burada dursun.

Şimdi gelelim meselenin en TEHLİKELİ kısmına.

Yedili Masa’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, dün bir Twitter paylaşımı yaparak Muharrem İnce’ye yapılan KUMPASIN FAİLİ FETULLAHÇI TERÖR ÖRGÜTÜNÜ AKLAYARAK RUSYA’YI SUÇLADI. Akıl almaz bir dönem yaşıyoruz hakikaten. İnanın bana, tahmin edebileceğimizden daha büyük bir tehlike ile karşı karşıyayız.

Ziraatçi Prof. Dr. Hüsnü Demirsoy, hemşerimdir ve sevdiğim bir kardeşimdir. O yollamış bana. Öylesine cuk oturuyor ki yazdıkları.

Evet, onun da dediği gibi ABD dünyada ilk kez bir siyasetçi klonladı. Aslında Zelenskiy’i de klonladılar ama o bozuk mal çıktı. İkinci ve üçüncü klonlar Türkiye’den; Kemal Kılıçdaroğlu ve yerine hazırladıkları Ekrem İmamoğlu. Sahada test edilecekler.

Her ikisinin şimdiye kadarki performansları gayet iyi ABD açısından:

Yalan söylemek, iftira atmak, tezgâh yapıp mağdura yatmak, hiç iş yapmayıp çok yapmış gibi algı operasyonu yürütebilmek, yapılan işlerin üstüne yatmak, dost ülkelerle aramızı bozmak, millî çıkarlarımızı ve Türkiye’yi bağımsızlaştıran her yatırımı itibarsızlaştırmak, doğal felaketlerde yapılan işi baltalamak, Türkiye’nin güvenliğini tehlikeye atmak…

Nitekim ABD, bizimle ve Rusya ile savaşsınlar diye yıllardır PKK ve 20 askerî üs kurdukları Yunanistan’a silah, mühimmat yığarken, Kılıçdaroğlu ağzındaki baklayı çıkardı. Cumhurbaşkanı olursa Rusya’ya yaptırım uygulayacaklarını açıkladı. Tipik bir Zelenskiy. Gerginlik tırmandırma ve ülkeyi savaşa sokabilme potansiyeli çok yüksek. Dünkü tweeti ise hepsinden beterdi. FETÖ’cülerin kumpası ortadayken, üstelik bu şerefsizler bile yaptıkları işi sahiplenirken, İnce’ye yönelik linçin, paylaşılan GÖRÜNTÜLERİN SUÇUNU RUSYA’YA ATABİLECEK BİR PERFORMANSA ancak şapka çıkarılır.

Altılı Masa’nın yani ittifakı olan TİP’in Genel Başkanı Erkan Baş ne diyor bu duruma diye sormuş Hüsnü Demirsoy.

Hani adı Türkiye İşçi Partisi ve sosyalistler (!) ya ondan. Hani ABD emperyalizmine karşı olmaları, ABD’nin tıpkı Ukrayna gibi bizi de savaşa sokabilme ihtimaline karşı bir tutum göstermesi beklenir değil mi bu sosyalistten. Ara ki bulasın.

Sonra öğrendim ki Erkan Baş Putin’e kırgınmış meğer! Duydum, Putin çok üzülmüş buna. Aldığım bilgiye göre “Bir yanlış anlama var” demiş. Neden? Çünkü Putin Rusya’yı kapitalistlere teslim etmiş. Nasıl yani diye sormayın, yakın tarihi de bilmiyor. SSCB 1990’da dağıldığında Vladimir Putin yarbay rütbesinde bir KGB subayıydı.  1999 yılında önce başbakan, 2000 yılında da Rusya Devlet Başkanı oldu.

O zamandan beri de başkan.

Dünyanın en güçlü dört liderinden biri.

O kare astan biri de Tayyip Erdoğan.

Türkiye’nin sorunu çok büyük.

Solcuları Amerikancı, sosyalistleri de kıro ve bilgisiz.

Neyse artık, Erkan Baş ile ilgili tek sorunsal bence belli. “Muharrem İnce çekilirse ben de çekilirim” demişti ama çekilmiyor. Tükürdüğünü yalayacak anlaşılan. Ne olacak, nasıl olsa SÖZ NAMUS onlarda.

Neyse, onu bunu bırakalım.

Şimdi Zelenskiy gibi, belki ondan daha iyi tasarlanıp formatlanmış ve klonlanmış bir tipin ülkemize başkan olduğunu hayal edin:

Önce Rusya’ya yaptırım, ardından Ukrayna’ya asker gönderme, yetmez deyip silah, tank ve cephane ile destek verme, tüm İHA ve SİHA’larımızı Ukrayna’nın emrine amade hale getirme.

Neler olacağını da siz düşünün bir zahmet.

Özellikle de 14 Mayıs seçim gününe uyanmadan evvel; geceleyin.