Hükümlüler için geliştirildi!.. Artık…

Yasalaşacak infaz paketi ile şüpheli, sanık ve hükümlünün takibi için yeni bir uygulama geliştirildi.

Buna göre, hükümlülerin artık kendisine ait telefon üzerinden takibi yapılabilecek. Hükümlüye, geliştirilecek uygulama üzerinden belli aralıklarla yüz veya ses doğrulama isteği gönderilecek. Sistem, görüntünün ya da sesin gerçekten o kişiye ait olup olmadığını analiz edecek.

YeniŞafak'ın haberine göre infaz paketinde yer alan ve hükümlünün telefonundan takibine imkan sağlayan sistemin ayrıntıları ortaya çıktı. Buna göre, denetimli serbestlik tedbiri uygulanan hükümlünün telefonuna geliştirilen uygulama yüklenecek ve sisteme kişinin biyometrik imzası tanımlanacak. Hükümlüye, uygulama üzerinden belli aralıklarla yüz veya ses doğrulama isteği gönderilecek. Sistem, görüntünün ya da sesin gerçekten o kişiye ait olup olmadığını ‘check’ edecek.

Mevcut uygulamada, şüpheli, sanık ve hükümlülerin toplum içinde izlenmesi, gözetimi ve denetimi elektronik cihazların kullanılması suretiyle yerine getirilebiliyor. Hükümlülerin takibinde kullanılacak yeni bir uygulamaya ilişkin düzenleme de infaz paketine girdi. Buna göre, teklif yasalaşırsa denetimli serbestlik kapsamında hükümlünün takibi, kendisine ait elektronik cihazlarla da yapılabilecek. Ancak bu yöntem hükümlünün rızasına dayalı olacak.

 Paketin TBMM Adalet Komisyonu görüşmeleri sırasında, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Fatih Güngör, söz konusu sistemin nasıl uygulanacağına ilişkin bilgiler verdi. Türkiye’de elektronik izleme sisteminin 2012’de bu yana uygulandığını, klasik elektronik izlemenin kişiye elektronik kelepçe takılmak suretiyle uygulandığını aktaran Güngör, “Getirmiş olduğumuz bu sistemde yeni bir teknoloji geliştirdik. Şu anda pilot uygulamasını yapıyoruz. Bu, kişilerin şahsi cep telefonlarına bir uygulama yüklemek suretiyle yapılmaktadır. Kişilerin rızasına dayalı olarak bunu yapıyoruz. Mevcut klasik elektronik izlemeye göre de daha az müdahaleci ve hükümlülerin daha çok tercih ettikleri bir uygulamadır” dedi.

Sisteme “BİOSİS” adını verdiklerini belirten Güngör, şunları söyledi: “Biyometrik imza dediğimiz bir proje bu. Sistem kişilere, kişinin de önceden bilmediği belli zaman aralıklarıyla otomatik biyometrik imza sinyalleri gönderiyor. İki yazılım var şu anda elimizde, birisi yüz doğrulama isteği gönderiyor. Yüz doğrulama üzerinden çalışıyor. Sistem kişinin veya ilgili memurun bilmediği algoritmalarla yüz doğrulama isteği gönderiyor. Kişi yüzünü telefona tuttuğunda gerçekten o kişi olup olmadığını analiz ediyor. İlk başta o program kişinin telefonuna yüklenirken bir referans resmi yükleniyor, böyle bir analiz yapıyoruz. Ses doğrulama da yine başka bir yazılım üzerinden çalışıyor. Kişiye bir referans ses tanımlanıyor. Daha sonra gerçekten o sesin o kişiye ait olup olmadığını sistem ‘check’ ediyor.”

Bu yöntemin ciddi kolaylıklar sağlayacağını dile getiren Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Fatih Güngör, “İmza yükümlülüğü için karakola gitme zorunluluğu var. Ancak bu uygulama hayata geçtiğinde kişi, karakola gitmeden bulunduğu yerden, evinden bulunduğu yeri ispatlayabilecek” diye konuştu.

Sonraki Haber