Sen milleti bırakmadın, millet seni bırakır mı?

“Bu son seçimim” derken bile partisi birinci…

“Benim için bu bir final” derken bile partisi Türkiye'nin birincisi!

Biz Cumhurbaşkanı’mızı “ideali olduğu” ve “ideallerimizi gerçekleştirdiği” için seviyor, mazlumları unutmadığı için destekliyoruz.

“Minareler süngü, kubbeler miğfer” dediği için girdiği yoldan bu şiir mısralarını miting alanlarında “marş” haline getirip meydanları inleten kaç kişi vardır?

Sokaktaki vatandaşı yanımıza gelip; “Beni Cumhurbaşkanı’mızla görüştür” diyecek özgüvene ulaştırdığı için takdir ediyoruz. Elbette bizim böyle bir yetki ve vazifemizin olmadığını izah ediyoruz, ama vatandaş Cumhurbaşkanı’nı kendisine işte böyle yakın hissediyor.

O bir lider...

Recep Tayyip Erdoğan...

“O GÜN ORADA OLACAĞIM”

Bugüne dek Cumhurbaşkanı’mızdan sadece tek isteğim oldu.

Bu vesileyle onu da açıklayayım.

Üzerimde emeği olan, büyük gazeteci merhum Hasan Karakaya'yı anma programı yapmayı düşündüm.

Cumhurbaşkanı’mızdan da bu programı teşrif etmesini istedim.

“Bakarız” demedi.

“Hele bir düşüneyim” demedi.

“Hasan abiye yakışır bir program yapacağınıza eminim” dedikten hemen sonra, “O gün orada olacağım” dedi.

Ve tam da o gün oradaydı. Binlerce kişinin katılımıyla güzel ve duygulu bir program yapmak nasip oldu.

Hepsi bu...

Ahde vefa...

Bunun adı ahde vefa...

Sadece ahde vefa...

İletişim Başkanı Fahrettin Altun Hoca’mdan da bir konuşma yapmasını rica ettim. Çünkü Hasan Karakaya vefat ettiğinde onun yanındaydı.

O da bir an bile düşünmeden kabul etti.

Vefalı adamın vefalı yol arkadaşı Fahrettin Altun Hoca...

Vefatından iki saat önce beraberdiler, saf tuttular. Sabah Medine-i Münevvere’de buluşmak üzere sözleştiler.

Ama o gece otelin lobisinde, dostlarının yanında kalp krizi geçirip vefat etti Hasan abi...

Cumhurbaşkanı’mız etrafındaki hiç kimseye sırtını dönmemiş bir liderdir.

Kendi isteğiyle ayrılanlara da eyvallah etmemiş ve ihanet etmedikleri müddetçe sırtını dönmemiş bir lider!

İhanet edene gelince, asla affetmez; ama yok etmek için de uğraşmaz.

Onlar kendi kendilerini yiyip bitirirler zaten!

“BENİM İÇİN BU BİR FİNAL”

Cumhurbaşkanı Erdoğan TÜGVA Gençlik Buluşması’na katılan binlerce gence hitaben; "Ardı arkası kesilmeyecek şekilde çalışmalarımı sürdürüyorum. Adeta nefes almaksızın koşturuyoruz. Çünkü benim için bu bir final. Yasanın verdiği yetkiyle bu seçim son seçimim ama buradan çıkacak netice benden sonra gelecek kardeşlerim için bir emanetin devri olacak. Onun için de hazırlıklarımızı buna göre yapıp, adımı da buna göre atmamız lazım ki çok farklı bakanlara karşı gereken cevabı istiyoruz ki 31 Mart akşamı verelim. 1 Nisan'dan itibaren de yeni bir dönemi inşallah başlatalım" dedi.

Sen milleti bıraktın mı ki millet seni bıraksın?

Bu sadece benim şahsi düşüncem değil, milyonlar böyle düşünüyor.

Evet, kanunlar “İki defa seçilir” diyor.

Ancak bu siyaseti bırakacağı, elini milletin üzerinden çekeceği manasına gelmez.

Böyle bir liderin elini millet bırakmaz.

Çünkü o taşın ardına saklanmadı, millet de dağın ardına saklanmaz.

SON SÖZ: Anayasa’da, “Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” maddesi var. Yine Anayasa’da, “Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde, Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir” (Anayasa,116/3) maddesi de var. TBMM tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üçüncü defa cumhurbaşkanı adayı olması anayasal hakkıdır. Ancak bunu şimdi konuşmak için erken ki daha dört sene var. Kimse de kanunları zorlayacak değildir. Allah’ın izniyle millet ne derse o olur!