Sinan Ateş davasında 'telefon şifresi' gerginliği
Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in Ankara’da öldürülmesine ilişkin davanın ikinci duruşmasında 22 sanığından 8'i savunma yaptı. Avukat Serdar Öktem savunmasında cinayetle ilgisi olmadığını belirtti ve mahkeme başkanının telefon şifresini hatırlayıp hatırlamadığını sorması üzerine, "Telefon şifremi hatırlamıyorum." cevabını verdi. Avukatın şifreyi hatırlasa bile vermeyeceğini söyledi. Davanın ertesi güne devam etmesine karar verildi.
Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in Ankara’da öldürülmesine ilişkin davaya bugün ikinci oturum ile devam edildi. Davanın 22 sanığı dün ilk kez hakim karşısına çıktı. Cinayetin tetikçisi ve azmettiricinin de aralarında bulunduğu 8 sanık savunma yaptı.
"BİR KİŞİ HEDEF GÖZETMEKSİZİN ATEŞ ETMEYE BAŞLADI"
Savunma yapan tetikçi Eray Özyağci, Ankara’ya siyasi cinayet için değil, Doğukan Çep’ten Ateş’i ayaklarından vurması için telkin alarak geldiğini söyledi. Özyağci, “Bir kişi, hedef gözetmeksizin ateş etmeye başladı. Ben de onlara ateş ettim. Daha sonra ‘reisi vurduk, reisi vurduk’ diye bir ses duydum.” dedi.
DOĞUKAN ÇEP: EVET BEN AZMETTİRDİM
Cinayetin azmettiricisi Doğukan Çep ise “Evet ben azmettirdim.” dedi. Cinayetin planının kendisi tarafından yapıldığını itiraf eden Çep, “Ama amacım öldürmek değildi. Eğer ben bir suikast düzenlettirecek olsaydım, motorla yanlarından geçerken ateş ettirebilirdim.” diye konuştu.
TOLGAHAN DEMİRBAŞ: CİNAYETLE İLGİM YOK
Duruşmanın dün görülen öğleden sonraki bölümünde, dosyada azmettirici olarak adı geçen Tolgahan Demirbaş savunma yaptı. Demirbaş, cinayetle hiçbir bağlantısı olmadığını ileri sürdü. Öğretmen olduğunu söyleyen Demirbaş, böyle bir cinayete karışmayacağı yönünde ifade verdi.
“BİLGİM YOKTU”
Davanın bugün görülen celsesinde 13 sanık savunma yaptı. Duruşma, tetikçi Eray Özyağci'yi araçla İstanbul'dan Ankara'ya getirdiği belirtilen tutuklu polis memuru Murat Can Çolak'ın savunmasıyla başladı. Çolak, Ankara’ya Özyağci ile birlikte gideceklerinden haberi olmadığını savundu. Aşkın Mert Gelenbey’le birlikte Ankara’ya eğlenmek için gittiklerini savunan Çolak, Özyağci’nin da masrafları karşıladığı için kendileriyle birlikte gelmelerine izin verdiklerini söyledi. Çolak, “Bu olaydan bilgim yoktu.” dedi.
“BORÇ PARA GÖNDERDİM”
Savunma yapan isimlerden bir diğeri tetikçi Özyağci’ya para gönderdiği isim olduğu belirtilen Ufuk Köktürk’tü. Köktürk ise Doğukan Çep’le cezaevi arkadaşı olduklarını, zaman zaman birbirlerine borç para gönderdiklerini, bu para gönderme işleminin de bu sebeple gerçekleştiğini savundu. Köktürk, olayla ilgisi olmadığını iddia etti.
“PARAYI ÇEP’TEN ALDIM”
Tetikçiyi Ankara’ya getiren VIP aracı özel harekat polislerine kiralayan Mustafa Uzunlar ise Çep’in ısrarı üzerine aracı polislere kiraladığını anlattı. Uzunlar, parayı Çep’ten aldığını söyledi. Uzunlar, telefonundan çıkan “Ankara’ya icraate gittiler.” mesajını için ise “Çapkınlık olarak niteliyorum.” dedi. Otopark işletmecilerinden Osman Bayraktar da bugün savunmasını gerçekleştiren dördüncü sanık oldu.
SERDAR ÖKTEM’İN SAVUNMASI SIRASINDA GERGİNLİK
Daha sonra dava kapsamında tutuklu bulunan avukat Serdar Öktem’in savunmasına geçildi. Öktem savunmasında, olayla ilgili bağlantısı olmadığını, olaya karışan kişilerin kendisinin müvekkili olduğunu ve aralarında müvekkil-avukat ilişkisi dışında herhangi bir ilişki bulunmadığını söyledi.
"TELEFON ŞİFREMİ HATIRLAMIYORUM"
Mahkeme başkanının, “Telefon şifreni hatırlıyor musun?” sorusuna sanık Serdar Öktem, “Telefon şifremi hatırlamıyorum.” cevabını verdi. Ateş’in avukatı, “Şifreyi hatırlasaydınız verir miydiniz? 22 sanıktan 21’inin telefonu incelendi, Öktem’in incelenmedi. Hatırlasaydı şifreyi verir miydi?” diye sordu. Sanık Öktem, “Avukatlık Kanunu 36’ncı madde kapsamında vermezdim.” dedi. Avukatın, “Telefonda yalnızca müvekkillerinizle mi görüşüyorsunuz?” diye sorunca sanık müdafileri itiraz etti.
Sanık avukatları, müşteki avukatlarının sorularına tepki gösterdi. Sinan Ateş’in avukatı Ali Yücel, sanık avukatlarının sorularına müdahale ettiğini söylerken, salonda sesler yükseldi. Mahkeme Başkanı, Ateş’in avukatı Ali Yücel’i salon dışına çıkarmak istedi, müşteki avukatları ile salondakiler tepki gösterdi. Mahkeme Başkanı, avukatları salondan çıkarmayan kolluk görevlileri hakkında inceleme başlatılacağını söyledi. Avukat Yücel salondan çıkarılmadı ancak bir avukat ile Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, salondan çıkarıldı.
ESKİ CİNAYET BÜRO AMİRİ: BAZEN BİLGİ TALEPLERİ OLDU, SUÇ OLDUĞUNU BİLİYORUM
Duruşmada tutuklu sanıklardan dönemin Ankara Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal da savunma yaptı. “9 aydır cezaevinde olduğum süre zarfınca olayı gerçekleştirenlere maktul Ateş'in konumunu verdiğim medyada yazılmış, bunları okudum. Alınan ifademde de ‘aldatma’ usulünün tamamını anlatacağım.” diyen Aykal, Tolgahan Demirbaş dışında hiçbir sanığı tanımadığını söyledi.
“Kendisi çok sayıda meslek büyüğümü tanıyan, onların vasıtasıyla şahsımı tanıyan, emniyet, bürokrasi camiasından çok sayıda tanıdığı olan, herhangi bir adli suça karışmadığını bildiğim, biridir. Bu şahıs, zamanla tarafımda oluşturduğu güven çerçevesinde bazen şahsımdan bilgi taleplerinde bulunmuştur. Bu fiilin suç olduğunu bilmekteyim. Ama olağanüstü durumlar gibi yaklaşılıyor.” diyen Aykal, tahliyesini istedi. Mahkeme başkanı Aykal’ın telefon şifresini neden açmadığını sordu. Aykal da buna karşın, “Başkanım susma hakkım var diye biliyorum, içerde tutulduğuma dair somut bir delil ortaya çıksın, telefon şifremi paylaşırım.” yanıtını verdi.
DAVA YARINA ERTELENDİ
Davada bugün toplamda 13 sanık daha savunmasını yaptı. Avukatı mazeret bildirdiği için savunma yapamayan bir sanık, yarın savunma yapacak. Mahkeme heyeti, davayı yarın 09.00’a erteledi.
POLİSLER HAKKINDA SUÇ DUYURUSU
Heyet ayrıca, tutuklu avukat Öktem’in savunması sırasında yaşanan gerginlikte avukat Ali Yücel’i dışarı çıkarmadıkları belirtilen polisler hakkında suç duyurusunda bulundu.